Önder GÜZELARSLAN

Önder GÜZELARSLAN

[email protected]

DİJİTAL ÇAĞ VE SOSYAL MEDYA

14 Mart 2020 - 08:43 - Güncelleme: 16 Mart 2020 - 18:12

DİJİTAL ÇAĞ VE SOSYAL MEDYA

Teknoloji baş döndürücü bir edayla çok hızlı ilerliyor. Teknoloji ile birlikte hayatımız da birçok yönden kolaylaştı. Bu yadsınamaz bir gerçek. Ancak teknoloji ile birlikte hayatımız kolaylaşırken, bizden alıp götürdüğü değerlerde var. O nedenle teknoloji kullanılırken bu yönünü düşünmeden edemeyiz.

Millet olarak hep içimizde uhde olan bir mevzu var. Osmanlı Devleti’ne matbaanın geç girmiş olmasını hep üzüntü ile karşıladık ve büyük bir eksiklik olarak gördük. Dijital çağın en büyük nimetlerinden birisi ise bugün bütün hayatımızı kolaylaştıran hayatımızın olmazsa olmazı haline gelen bilgisayarların ülkemize girişi ve yaygın olarak kullanımı 1960’lı yıllar olmuştur.

1953 yılı itibariyle dünyanın çoğunlukla üretmiş olduğu ilk bilgisayarı kabul edilen IBM 650, Türkiye’ye 1960 yılında girmiştir. Türkiye’nin ilk bilgisayarı olma özelliğini taşıyan IBM 650, bugünün bilgisayarlarından son derece farklıydı. Kısa süre içerisinde bütün devlet, özel kurum ve kuruluşlar, şirketler hatta bireyler bile bilgisayar ile tanışmış ve kullanılmaya başlanılmıştır. Bilgisayarlar, veri yükleme ve aktarma konusunda hayatı oldukça kolaylaştırmıştır.

Bilgisayarlar ile birlikte yine hayatta bilginin akışını ve öğrenilmesini çok hızlı hale getiren internet ile tanıştık. İnternet vasıtasıyla artık dünyanın öte ucundaki bir olaydan haberdar olabiliyor. Orada yaşanan gelişmeleri an be an takip edebiliyor duruma geldik. Türkiye’de ilk defa internet 1993 yılı Nisan ayında Orta Doğu Teknik Üniversitesi laboratuarlarında kullanılmaya başlanmıştır. İlk defa o bağlantı sayesinde CNN, BBC gibi ilk kurulan web sitelerine bağlantı kurulmaya çalışılmıştır. İlk kullanılan internetlerde hız 64 kbit/saniye olmuştur. ODTÜ’den sonra diğer birçok üniversiteler de interneti kullanmaya başlamıştır. Zaman içerisinde Telekom başta olmak üzere GSM şirketleri ve diğer özel şirketlerin bu konuda fiber alt yapı çalışmalarıyla günümüzde internet kullanılmayan kurum, kuruluş, şirket, işyeri ve ev neredeyse kalmamıştır.

İnternetin yaygınlaşması ile birlikte birçok haber sitelerinin yanı sıra çocuklar için hatta büyükler için bile zararlı içerik üreten siteler kurulmaya başlandı. Hızlı bir şekilde bilgi ve habere ulaşılabilen internet mecrası doğru kullanılmadığı anda tehlikeli olma durumuna da geldi. Başta cinsel içerikli siteler olmak üzere, yanlış bilgiler ile insanların aklını karıştıran siteler ki, bu kimi zaman haber siteleri, kimi zaman dini görünüme sahip içerik üreten siteler olmak üzere birçok faydalı sitelerin yanı sıra zararlı siteler de türemeye başladı. İnternetin zararlı yönlerinden kendimizi ve çocuklarımızı koruyabilmek için konunun uzmanlarının yaptıkları uyarılara dikkat etmek gerekiyor.

Hızlı bilgiye ulaşma vasıtası olan internetin yaygınlaşması ile hayatımıza bir başka alan girdi. Bugün büyük, küçük hepimizi internet başına kitleyen, internet sayfalarını ve uygulamaları cep telefonu ile kullanmamız nedeniyle cep telefonuna bağımlı hale getiren sosyal medya ortaya çıktı.

İnsanlar hayatta oldukları süre içerisinde hep birbirleriyle iletişimde olmayı arzulamışlardır. Bu iletişim bilgisayar olmadan önce farklı haberleşme araçları ile olmuştur. Bilgisayarlar, cep telefonları ve internet girdikten sonra hızlı ve anlık iletişim ağları birden hayatımıza girdi. İlk zamanlar mail yoluyla haberleşen insanlar günümüzde ortaya çıkan sosyal medya diye tanımladığımız Facebook, Twitter, Instagram, YouTube gibi sosyal medya ortamları vasıtasıyla birbirleriyle iletişim kurar hale geldi. Ayrıca bu mecralar vasıtasıyla özgür bir şekilde güncel veya kendilerinin belirlediği konularda fikirlerini başkaları ile paylaşma imkanı bulabilmekteler.

Günümüzde sosyal medya, eski teknolojinin getirmiş olduğu birikimleri toparlayıp, yeni teknolojilerle ortaya çıkan, bilgi paylaşımına ve iletişime yarayan eş zamanlı bir dijital platform haline gelmiştir. Sosyal medya son dönemlerde sadece kişisel paylaşım ve haberleşme siteleri olmanın ötesinde, şirketler ve markalar için reklam mecrası haline dönüşmüştür. Zira milyonlarca insan anlık olarak bu mecralarda dolaşmaktalar. Bu da markalar için önemli bir pazar olarak görülmektedir. Markaların bu alanlara yönelip reklam vermeye başlamasıyla da, insanların bu alanlara ilgisi giderek artmıştır. Bugün artık hayatımızın önemli bir bölümünü neredeyse sosyal medya oluşturmaktadır. İnsanlar artık sosyal medya aracılığıyla birer haberci, birer yazar, birer yorumcu haline geldiler. Yaşanan olayların olumlu ve olumsuz etkileri sosyal medya aracılığıyla anında tepkiler verilerek kamuoyuna yansıtılabiliniyor. Sosyal medya bu yönüyle de ciddi bir güç haline gelmiştir.

Sosyal Medyanın elde ettiği bu güç zamanla yazılı ve görsel basının önüne geçmeye başladı. Hatta dijital çağla birlikte artık yazılı basın diye bahsettiğimiz, gazete, mecmua, dergi vb. yayın organlarının önemini yitirdiğine şahit oluyoruz.

Kendilerine dijital ortamda yer bulmaya çalışan gazete ve dergiler aslına bakar isek, bugün sosyal medyanın da gölgesinde kaldıkları hepimizin malumudur.

Sosyal Medya platformları ilk kuruldukları zamanlarda sadece insanlar arasında iletişimi sağlamayı hedefler iken, artık günümüzde ticari amaçlara yönelik resimlerin paylaşılması, reklam ve ürün satışı yapılması yönüyle de ticaretin bir parçası haline geldiler.

İnsanların kendi hayatlarına dair her detayı paylaştıkları ve farklı hayatlara açılan pencere olarak kabul ettikleri sosyal medya platformlarının artık insanların hayatlarını yönlendiren en önemli araç haline geldiği inkar edilemez bir gerçektir.

Önder GÜZELARSLAN