Önder GÜZELARSLAN

Önder GÜZELARSLAN

[email protected]

BİR DÖNEME DAMGA VURAN İSİM İBNÜLEMİN MAHMUD KEMAL İNAL

09 Nisan 2022 - 18:14

BİR DÖNEME DAMGA VURAN İSİM İBNÜLEMİN MAHMUD KEMAL İNAL
Geçtiğimiz günlerde elime ilginç bir kitap geçti. İBB’nin sponsorluğunda basılan bu kitap “Bir İnsan Bir devir” başlığında İbnülemin Mahmud Kemal İnal’ın kaleme aldığı Hutut-ı Meşahir Defteri. Bu kitap hayatta iken basılma fırsatı elde edilememiş. İBB güzel bir hizmetle bu kitabı yayın hayatına kavuşturmuş. Kitaptan bazı bölümler okumaya başlayınca bir döneme damga vurmuş olan İbnülemin Mahmud Kemal İnal’ı merak edip biraz araştırdım. Araştırma sonucunda ilginç hayatını sizlerle paylaşmak istedim.
İbnülemin Mahmud Kemal İnal, ihmal edilmiş bir kişiliktir. Pek çok devlet görevinde bulunmuş, aynı zamanda bugün İstanbul’un gururu olan Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nin de kurucusudur. Osmanlı Devleti’ne 33 yıl boyunca çeşitli görevlerde hizmet etmiş olan İbnülemin Mahmud Kemal İnal, toplumsal hayatta çok hızlı ve büyük değişimlerin yaşandığı bir dönemde yaşamıştır.
17 Kasım 1871 yılında İstanbul’da Beyazıt’ta Mercan Ağa mahallesinde dünyaya gelen İbnülemin Mahmud Kemal İnal’ın babası, Sadrazam Yusuf Kâmil Paşa’nın yirmi yedi yıl mühürdarlığını yapmış, Rumeli beylerbeyliği payeli, Hz. Hüseyin’in soyundan gelen Mehmet Emin Paşadır. Dini ve ahlâkî terbiyesini aldığı annesi ise Hamide Nergis Hanım’dır. Ailenin bir kolu, yine baba tarafından Buhara emirlerinden olup çok eskiden Anadolu’ya göç ederek Arapkir’e yerleşmiş olan Selcenlioğulları’na dayanmaktadır.
Çocukluk yıllarında çoğu zamanını Yusuf Kâmil Paşa’nın eşi Zeynep Kâmil Hanım’ın konağında geçiren İbnülemin Mahmud Kemal İnal, ilk resmi eğitimine Mercan Ağa Sıbyan Mektebi’nde başlamıştır. Daha sonra Süleymaniye Camii İmareti’ndeki Şehzade Rüşdiyesi’ne devam etmiş ve buradan 6 Haziran 1885’te mezun olmuştur. 1885 yılında Şehzade Rüşdiyesi'ni bitirdikten sonra bir süre Mülkiye ve Hukuk mekteplerine devam etmiş ancak rahatsızlığı nedeniyle buraları bitirmeden ayrılmak zorunda kalmıştır. Eğitimini daha sonra özel hocalar ile medrese derslerine katılarak sürdürmüş bu şekilde kendisini yetiştirmiştir. Özel ders aldığı hocalar arasında Mehmet Akif’in babası İpekli Mehmet Tahir Efendi’de vardır. Ayrıca yine devrinin en iyi hocalarından Farsça, İran edebiyatı, Fransızca ve hat dersleri almıştır. İçinde doğduğu ve ölümüne kadar ayrılmadığı baba evi yetişmesinde önemli rol oynamıştır. Süleyman Nazif’in “Darü’l-Kemal” adını verdiği, Emin Paşa Konağı veya Sarı Konak diye meşhur olan bu ev Beyazıt’ta, şimdiki Bakırcılar Çarşısı içinde yer almaktaydı. Devrin, başta devlet adamları olmak üzere âlimleri, musikişinasları, şairleri, edipleri, hattatları bu konağın müdavimleriydi. İbnü’lemin Mahmud Kemal İnal bu çevrede devrin pek çok meşhur şahsiyetini tanıdığı gibi, onların İlmi sohbetlerini, musiki fasıllarını dinleyerek büyümüş, aynı şekilde babasına refakat ederek çocukluk ve gençlik yıllarını bu şahsiyetleri evlerinde ziyaret ederek geçirmiştir. Bu kültür iklimi onun kültürel gelişimine ve olgunlaşmasına vesile olmuştur.
Edebiyat, bilim ve sanat tarihçisi, İbnü’lemin Mahmud Kemal İnal, II. Abdülhamit devrinde Yıldız Sarayı arşivinde görev yapmış ve cumhuriyet devrinde ise arşivin tasnif edilerek Başbakanlığa devredilmesine başkanlık etmiştir. Birinci Dünya Savaşı yıllarında Evkaf-ı İslâmiye (İslâmî Eserler) müzesi ve Âsâr-ı Atika (Arkeoloji) Müzesinin kuruluşuna önayak olmuş, Tarih-i Osmani Encümeni yani Türk Tarih Encümeni üyeliklerinde bulunmuştur. Ayrıca Düyun-u Umumiye teşkilatında da görev yapmıştır. Topkapı Sarayı arşivlerinin tasnifi için kurulan komisyonun başkanlığını da yapan İbnülemin Mahmud Kemal İnal on altı sadrazamın (başbakanın) yanında çalışmıştır. 1927 yılında başladığı son resmi görevi olan İslam Eserleri Müzesi Müdürlüğü’nden 1935 yılında emekli olmuştur.
Yaşadığı dönemin seçkin simaları arasında yer alan İbnülemin Mahmud Kemal İnal özelikle de engin tecrübesi ve tarihi birikimiyle Osmanlı sadrazamları ve nâzırların görüş alma ihtiyacı duyduğu şahsiyetler arasında olmuştur. Nitekim I. Dünya Savaşı sonrası barış müzakerelerinde antlaşma esaslarının belirlenmesi için kurulan olağanüstü komisyonda sadaret makamının temsilcisi olarak görev yapmıştır.
Çocuk denecek yaşlarda yazı hayatına atılan İbnülemin’in ilk makalesi “Ömr-i Beşer” Tarîk gazetesinde yayınlanmıştır. Daha sonra senelerce Tercümân-ı Hakikat, Resimli Gazete, Asır, Mütâlâa, Beyânü’l-Hak gibi gazete ve dergilerde çeşitli konular üzerine yazılar yazmıştır. Yazım hayatında şiire de yer vermiş, Mehmet Akif ile birlikte ilk nazım denemelerine başlayarak eski şiir usulünü takip ederek şiirler yazmıştır. Çoğunlukla gazel tarzında manzumeler meydana getirerek, hece vezniyle de yazdığı eserler de oluşturmuştur. Hayatının devam eden yıllarında kendini ilmi çalışmalara vermiş ve yurt dışındaki ilmi kongrelere davet edilmiştir. Yine babasının vefatından sonra Beyazıt’taki konağında sohbet geleneğini devam ettirmiştir.
Son yüzyılda kültürümüze ve değerlerimize büyük hizmetlerde bulunmuş seçkin isimlerden biri olan İbnülemin Mahmud Kemal İnal, seksen altı yıllık bir ömrü öğrenmek, araştırmak, yazmak ve memlekete hizmet etmekle geçirmiş, 24 Mayıs 1957 yılında vefat etmiştir. Cenazesi 27 Mayıs 1957 günü Merkezefendi’deki aile kabristaniığına defnedilmiştir. Hayatı boyunca hep bilimsel araştırmalar içinde olmuş, vefat ettiğinde ardında birbirinden kıymetli kaynak eserler bırakmıştır. Okuyucuda derin tesirler bırakan roman ve hikâyeleri ile diğer eserleri şu şekildedir: Menafiüssavm, Ahlâk, Ravzatül-Kemal, Hülâsa-i Ziraat, Hülâsa-i Ticaret, Bir Yetimin Sergüzesti, Rahşan (Hikâye), Sabih (Hikâye), Yetim-i Alil, Kemalü'l-İsmet, Kemalü'l-Hikme, Kâmil Pasa’nin Sadareti ve Konak Meselesi, Tuhfetül Hattatîn Mukaddimesi, Menâkib-i Hünerveran Mukaddimesi, Divan-i Hikmet Mukaddimesi, Divan-i Gaalib Mukaddimesi, Divan-i Yahya Mukaddimesi, Tarihçe-i Evkaf ve Teracüm-i Ahval-i Nuzzar, Son Asır Türk Şairleri, Osmanlı Devrinde Son Sadrıazamlar (Kemalü's-Sudur), Son Hattatlar (Kemalü'l-Hattatîn) ve Hoş Sadâ.
Allah’ın lütfu olarak öğünülecek güçlü bir hafızası, keskin zekâsı, gecesi gündüzü olmayan çalışkanlığı, yakın tarihimize, edebiyatımıza, yazı ve musiki sanatımıza derin vukufiyeti ile sağlam eserler ortaya koyan bir abide şahsiyet olan İbnülemin Mahmud Kemal İnal, ömrü boyunca topladığı arşiv, koleksiyon, gazete ve kitaplarını İstanbul Üniversitesi Kütüphanesine, Mercan’daki konağı ile İbnülemin Mahmud Kemal Yurdu’nu İlim Yayma Cemiyeti ve İmam Hatip Okulunun yardım derneğine bağışlamıştır.

Reklam

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 1 Yorum
  • Mustafa Altınsoy
    2 yıl önce
    Öyle değerleri zaman zaman yazıp inmesi da hatırlatmakta fayda var teşekkür ediyorum Önder bey emeğine kalemine sağlık