Önder GÜRCAN

Önder GÜRCAN

[email protected]

KÜRESEL TEHLİKELİ OYUN SENDROMU

21 Nisan 2024 - 10:08

KÜRESEL TEHLİKELİ OYUN SENDROMU 

Dünya toplumlarının gözü, kulağı ve dili işlevini yürüten uluslararası basın kuruluşları (The Washington Post, International Harold Tribune,  Daily Express, Le Figaro, Welt, The Guardian, Le Monde, Lestampa, Die Zeit, Time, Newsweek, The Economist, Associated Press, CNN, BBC, France 24, Reuters vd.)  ile sosyal medyanın sıcak gündemindeki büyük fotoğrafta yer alan günlük haber, makale, deneme, röportaj, sohbet ve yorumların konu başlıkları son beş yıldır pek değişmiyor.

Burada bir parantez açalım: Dünyada 208 devlet var. Bu devletlerin 193’ü Birleşmiş Milletler Teşkilatı (BM) üyesidir.

BM; 1945'te, dünya barışını, güvenliğini korumak ve uluslararasında ekonomik, toplumsal ve kültürel bir iş birliği oluşturmak amacıyla kurulmuş  uluslararası bir örgüttür.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin, “Veto” yetkisine sahip “5 Daimi Üyesi”  Amerika Birleşik Devletleri, Rusya, Çin, Fransa ve İngiltere (Birleşik Krallık)’dir. 10 geçici daimi üye ise, iki yıllık bir süreç için seçilmekte ve 5’i her yıl yenilenmektedir.

*

Dünyanın hedefinde politik değil, sosyolojik kapsamda bir “Değişim” var. Ama ne yönde?

*

Konumuza dönelim: Uluslararası basının sıcak gündeminde büyük önem taşıyan  başlıca sorunlar konu başlıklarıyla şöyle sıralanmaktadır:  Rusya-Ukrayna Savaşı - İsrail-Filistin Savaşı - Onbinlerce insanın hayatını, evini, ailesini ve geleceğini kaybetmesi -   İsrail-İran Gerilimi - Denetim altına alınamayan yüksek teknoloji ve sanayileşme ile başlayan doğa tahribatı - Orman yangınları -  Coğrafi, jeolojik ve jeofizik açıdan bilimsel zemin etüdüne dayanmayan çarpık kentleşmeler, tarım arazilerinin azalması,  deniz seviyelerin yükselmesi, bazı göl ve ırmakların kuruması gibi nedenlerin yol açtığı küresel iklim değişikliği, ısınma ve kuraklık - Depremler ve toprak kaymaları - Bazı kara parçacıkları ile   yerleşim alanlarının su altında kalma ve su baskınları tehlikesinin başgöstermesi  - Küresel güçler arasında kutuplaşma, çatlatlık, diyalog kopukluğu, uyumsuzluk ve soğuk savaş imajı - Bazı ülkelerde sosyal ve siyasal karmaşa lle kaos - Uluslararası hukuk ihlalleri - Küresel terörizm ve şiddet -  Ekonomik ve kültürel kriz - Üretim maliyetlerinde yükseliş - Ülkeler arası yüzbinlerce dramatik ve trajik göçmen, mülteci ve sığınmacı akınları -  Kontrolsüz nüfus artışı - İşsizlik - Yaşam koşullarında zorluklar ve yoksulluk - Suç oranlarında yükseliş - Bireysel karamsarlık,  yalnızlık, fiziksel ve mental yorgunluk  olgusu -  İnternet ve yapay zekalı makinaların dünya dillerinde aşınmaya neden olması - Materyalist değerler yükselirken insani, manevi, kültürel ve evrensel değerlerde yavaşlama -  Çevre kirlenmesi, atmosferdeki gizemli kozmik ışınlar ve radyasyon belirtileri - Bir takım salgın hastalıkların endişe verici boyutlara ulaşması - Bazı toplum kesimlerinde kadınlara baskı - Hayvan neslinde azalma -  Küresel gelir dağılımında dengesizlik - Dünya insanlığının ortalama insani gelişmişlik endeksindeki yetersizlik - Entelektüel kültürde ve bilimsel eleştiride gerileme - Edebiyat, müzik ve diğer güzel sanatlara ilginin giderek azalması - Sporda durgunluk...

*

Dünya basınında hergün yayımlanan olumsuz haberler insanlığı etkiliyor. İnsanlık güzel haberlere özlem duyuyor.

Dünyanın karşı karşıya bulunduğu  küresel gelişmeleri açıklamak, değerlendirmek, kronikleşen bu sorunlara insanlığa yakışır çözümler bulmak ve günlük hayata geçirmek için  ilk önce dünya insanlığının tarihini bilmek ve tarihten ders almak gerekmektedir.

*

Burada sırası gelmişken biraz da hukuktan söz edelim: Hukuk, toplum hayatlarını düzenleyen yazılı ve yazısız kuralların bütünüdür. Her dünya devleti, farklı bir toplum  geleneği, kültürü ve hukukuna sahiptir. Her şeyde olduğu gibi hukukta da çeşitlilik hakimdir. Ancak hukuk; hukuk felsefesi,  insani, manevi, etik ve evrensel değerler bağlamında yapılandırılır.

Uluslararası_hukuk da, devletler arası ilişkilerin hukuksal boyutunu bilimsel bir disiplin içinde inceler ve düzenler.

Hukuk dışı uygulamalar, dünya kamuoyunda rahatsızlık uyandırır. Çünkü, bir devlet; diğer devletlerce kendisine nasıl davranılmasını istiyorsa, başka  devletlere de ayni anlayış içinde yaklaşım sergilemesinin uygun olacağı düşünülmektedir.

*

Dünyada yaşanmakta olan  olumsuzların kaynağı nedir? Bir insanın, kendi iradesi dışındaki küresel olumsuzlukları ve kara delikleri kontrol altına alacak ve değiştirecek gücü yoktur. Buna göre, günlük dünya hayatı, insanın kendisi, toplum ve doğa ile insani duygu ve düşünce,  duyarlılık ve hukuk felsefesi doğrultusunda bir inanç ve  zorlu bir mücadeleden ibarettir.

İnsanlık; belirli kutsal bir amaç doğrultusunda tekdüzen bir küresel eğitim sistemi içinde eğitilmiş olsaydı, bugün uzayı keşfeder, diğer bilinmeyen dünyalar arasında seyahat eder ve oralarda da mutlu yaşamını sürdürür olurdu.

*

Bu dünya, bilge insanların deyişiyle “Yönünü ve yolunu şaşırmış bir dünya mı?”

Dünyanın yedi kıtasında olup bitenlerin arka planının araştırılması, dünya basınının sıcak takibinde ve gündemindedir.

Sorunlar, çözüm için vardır. Dünyanın yeni bir “Rönesans” dönemine ihtiyacı olduğu bilge kişilerce ifade edilmektedir. Bu bağlamda dünya ülkelerinde küresel temel bir tekdüzen eğitim sistemi yoluyla olumlu ve bilinçli kamuoyu oluşturulması ile birlikte insanlığın sağlık, huzur ve mutluluk içinde yaşaması genel kabul gören bir prensip olarak değerlendirilmektedir.

Bunu gerçekleştirmek, BM’nin yasal ve asli görevi olarak kabul edilmektedir.

*

Bu konuları sırası geldikçe ele almaya devam edeceğiz.


 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum