Önder GÜRCAN

Önder GÜRCAN

[email protected]

DÜNYANIN KADIN SİYASETÇİLERİ VE SİYASET BİLİMİ

17 Aralık 2018 - 09:14

DÜNYANIN KADIN SİYASETÇİLERİ VE SİYASET BİLİMİ

 

Önder Gürcan

 

[email protected]

 

Siyaset bilimcilerinin dünyadaki sürekli huzurun ve barışın sağlanabilmesinde ne gibi bir rolü vardır? Toplum bilimciler,  liderlik vasfının (ya da liderlik olgusunun) temellerini ve koşullarını henüz çözümleyemediler. Siyaset bilimi, sadece siyasal kurumları ve bu kurumların uygulamalarını inceleyen bir bilim dalı olarak kaldı. Siyaset sosyolojisi ya da siyaset felsefesi, küresel kapsamda analizci, sentezci, çözüm üreten ve yol gösteren bir bilim alanı olamadı.Bu yüzden yeryüzünde savaş ve karışıklıklar bir türlü eksilmiyor. Dünya bugüne kadar hiç güvenli bir yer olmadı.Dünya tarihi savaşlarla dolu.Tarihi süreç incelendiğinde dünyadan ne kadar çok devletin gelip geçmiş ve kaybolmuş olduğu anlaşılıyor.

 

Son olarak, I.Dünya Savaşı, II.Dünya Savaşı, Soğuk Savaş, Kore Savaşı, Vietnam Savaşı,  Afganistan Savaşı, Irak Savaşı, Somali Savaşı, Bosna ve Kosova Savaşı, Libya Savaşı, Suriye Savaşı.

 

*

 

Bugünün dünyası da iç savaşlar, sorunlar ve karışıklıklarla dolu : Orta Doğu’daki karmaşa ve uluslararası terörizm; Asya, Avrupa, Afrika ve Amerika’daki toplumsal huzursuzluklar devam ediyor. Dünya coğrafyasında şöyle güzel bir gün başlamıyor. Bir sorunu bir çözüm, bir çözümü de bir sorun izliyor.

 

Dünyanın beş kıtasında bugün 204 devlet vardır. Çok kutuplu bu dünya düzeninde her ülkenin, küreselleşme akımına karşın, farklı tarihsel alt yapı, coğrafi konum, geleneksel kültür ve  olgudan geldiği; bu nedenle de çeşitli yönetim biçimlerine sahip olduğu görülür.

 

İlk Çağ’dan günümüze kadar geçen süreçte devlet yönetim modelleri hakkında çok sayıda araştırma yapılmış ve kitap kaleme alınmıştır. Bunlara örnek olarak Platon’un (Eflatun) “Devlet”, Aristoteles’in “Politika”, Montesquieu ‘nun “Kanunların Ruhu Üzerine”, Yusuf Has Hacib’in “Kutadgu Bilig”, Niccolò Machiavelli’nin “Prens”, Thomas Moore’ın “Ütopya”, Daron Acemoğlu ile James A.Robinson’un “Ulusların Düşüşü” kitapları gösterilebilir.

 

Bu kültürel birikim ve gelişmelere karşın, dünyadaki savaşlar neden son bulmuyor? Dünya gerçekten kontrolden çıkmış bir dünya mı? Savaşların bölgesel veya küresel nedenleri nelerdir? Arapların “dünyada rahat yoktur” sözü dünya gerçeğini mi yansıtıyor?

 

Bu konuda “dünya ailelerinde ve okullarında iyi insan olmak yeterince öğretilmiyor” diye eleştiri getirenler var; öte yandan ”İnsanlığın mektebi yoktur” diyenler de...

 

*

 

İnsanoğlu beş bin yıllık tarihi süreçten ders almışa benzemiyor. Dünyadaki savaşlar yetmezmiş gibi, insanlık şimdi de yüzünü uzaya çeviriyor ve orada da, barış değil, yıldız savaşı projeleri üretiyor?

 

*

 

Dünyaki iç savaşlarının ve karışıklıkların sona erdirilebilmesi için ne yapılması gereklidir? İnsanların ve devletlerin birbirlerinden alıp veremediği şey nedir? Dünyada sürekli barış nasıl ve kim tarafından sağlanacaktır?

 

Oysa, dünyanın belirli bölgelerinde yaşanan iç savaşların ve karışıklıkların nedenlerinin ve bunların insani yönlerden çözümlenmesini öngören projelerin bilimsel bakış açısı ile ele alınması ve üzerinde uzlaşmaya varılacak evrensel uygulamaların (dünyada 196 devletin üye olduğu) Birleşmiş Milletler Teşkilatı ya da kısaca Birleşmiş Milletler (BM)’de gündem yapılarak hayata geçirilmesi gerekirdi. BM, geç de olsa bu açıdan yeni ve etkin bir işlev üstlenebilir.

 

*

 

Siyaset bilimci (Türk asıllı) Daron Acemoğlu ile James A.Robinson’un 2013’te yayımlanan “Milletler Neden Başarısız Olurlar” adlı kitabı bu konuları irdeliyor.Ama dünya kamuoyu bu kitaptaki yorumlara ve çözüm önerileriyle pek ilgilenmişe benzemiyor.

 

*

 

Geçenlerde bir siyaset bilimci arkadaşım şöyle bir söz etti: ”Dünya üzerinde tarih boyu hep erkek yöneticiler egemen oldular.Fakat dünyada beklenen karşılıklı anlayış ve saygı ortamı bir türlü (yeterince) sağlanamadı.Dünya liderleri bayan olsaydı, yeryüzü nasıl bir yer olurdu acaba?”

 

Cevabı zor bir soru!

 

*

 

Antik Çağ felsefecisi Plato (Eflatun) yöneticilerin kesinlikle felsefe öğrenmesini tavsiye etmişti. Bilim insanları, felsefenin yanı sıra, genel anlamda tarih, hukuk, sosyoloji, psikoloji, mantık, fizik, kimya, biyoloji, astronomi, matematik, spor, sanat, müzik ve edebiyat bilgisinin dünya yöneticileri için gerekli olduğunu söylüyorlar.Ayrıca, en az iki yabancı lisanın bilinmesini de şart koşuyorlar.Bu bilimsel temeldeki alt yapının, yöneticilerin gerek ulusal ve gerekse uluslararası karar alma mekanizmalarına olumlu katkı yapacağı görüşü hakim.

 

Ne var ki, bilim insanlarından pek siyasetçi lider çıkmıyor. Liderlik vasfı,  doğuştan kazanılmış donanım ve yetenek gerektiriyor.

 

*

 

Sırası gelmişken dünya siyasi tarihinde bugüne kadar yer almış olan başlıca bayan liderlere bir göz atalım:

 

Dünyada ilk bayan başbakan (1959) Seylanlı Silimavo Bandaranaike idi. Dünya bayan devlet başkanı ve başbakanları arasında : Arjantin - Maria Estella Peron, İsrail - Golda Meir, Avustralya- Julia Gillard, Bangladeş - Şeyh Hasina Vecid, Bulgaristan - Reneta Indzhova, Çin - Song Qingling, Dominik - Mary Eugenia Charles, Ekvator - Rosalía Arteaga Serrano, Endonezya - Megawati Sukarnoputri, Filipinler - Maria Gloria Macapagal Arroyo, Finlandiya - Tarja Halonen, Fransa - Edith Cresson, Güney Kore - Chang Sang, Gürcistan - Nino Burdzhanadze, Haiti - Claudette Werleigh, Hindistan - Indra Gandi, İrlanda - Mary Robinson, İsviçre - Ruth Dreifuss, İzlanda - Vigdis Finnbogadottir, Kanada - Kim Campbell, Letonya - Vaira Vike Freiberga, Litvanya - Kazimiera Danutë Prunskienë, Makedonya - Radmila Sekerinska, Malta - Agatha Barbara, Moğolistan – Nyam, Norveç - Gro Harlem Brundtland, Orta Afrika Cumhuriyeti - Elizabeth Domitien, Pakistan - Benazir Butto, Peru - Beatriz Merino Lucero, Portekiz - Maria Lurdes Pintasilgo, Polonya - Hanna Suchocka- İngiltere - Margaret Thatcher, Türkiye - Tansu Çiller, Ukrayna - Yuliya Timoşenko, Yeni Zelanda - Jenny Shipley, Yugoslavya - Milka Planinc, Arjantin - Cristina Fernândez gösterilebilir.

 

Antik Çağda ( M.Ö 500’lü yıllarda) bir  Türk kavmi olan İskitler’in (Sakalar) ilk kadın kağanı ve aynı zamanda dünya tarihinin ilk kadın hükümdarı olan Tomris Kağan’ı burada hatırlayalım. Amazonların da kadın  liderleri vardı.

 

*

 

Günümüzdeki tanınmış bayan başbakanlar arasında: Almanya’da Angela Merkel, İngiltere’de Theresa May ve Norveç’de Erna Solberg dikkati çekiyor.

 

Orta Doğu ve Uzak Asya Ülkelerinde kadınların siyasette yer almaması gerçekten şaşırtıcı.

 

ABD eski dışişleri bakanlarından Bayan Condoleezza Rice ve Bayan Hillary Rodham Clinton dünya siyasetinde etkin oldular.

 

ABD kamuoyu, son başkanlık seçimini, daha çok oy aldığı halde Trump'a karşı kaybeden Clinton, ABD’nin mustakbel başkanı olarak kabul ediliyor.

 

Federal Almanya Başbakanı Bayan Angela Merkel, mensup olduğu parti genel başkanlığından ayrlmasına karşın Avrupa’yı yönetiyor.

 

Birleşik Krallık'ın (İngiltere) ve İngiliz Milletler Topluluğu Başkanı ve İMT’nu oluşturan 15 devletin kraliçesi olan II. Elizabeth ya da Elizabeth Alexandra Mary Windsor dünya siyasetinde hala ağırlıklı bir konuma sahip.

 

IMF Başkanı bayan Christine Lagarde başarılı çalışmalarda bulunuyor.

 

Bazı ülkelerdeki hükümetlerde ve muhalefet parti genel başkanıklarında bayan siyasetçiler yer alıyor.

Avrupa ve Türkiye'de başarılı kadın belediye başkanları var.

Çok sayıda bayan bilimciler ülkelerinin önemli kurumlarında yönetici olarak görev yapıyor.

*

Dünya siyaset tarihinde (geçmişten günümüze kadar) yaklaşık 70 bayan, devlet başkanı, başbakan, parti lideri ve bakan olarak görev aldı.

Yapılan gözlemlere göre, son yıllarda, dünya kamuoyu, bayan siyasetçilere yeni bir bulvar açtı.

Dünya kamuoyunun en çok okuduğu ve izlediği Time, The Economist, Newsweek, Financial Times, Washington Post, International Harold Tribune, The New York Times, The Guardian, Le Monde, Die Zeit ve Bild gibi uluslararası dergiler ve gazeteler kadın siyasetçileri haber ve kapak olarak sayfalarına taşıyor.

CNN ve BBC gibi televizyon kanalları da bayan siyasetçileri sürekli olarak haber yapıyor.

*

Bayanların , dünya kamuoyu ve siyasetindeki yeri ve etkinliği giderek artıyor.

Bu konuda Çin, Rusya, İran gibi önemli ülkelerde de önemli değişimler yaşanabilir.

*

Bayan siyasetçiler; uluslararası uyum, anlayış, saygı, sevgi, hoşgörü, olgunluk, insan hakları, vicdan, adalet ve dünya barışına yönelik yeni ve etkin bir dünya düzeni için denenmesi gereken küresel bir fırsat ve girişim olabilir mi acaba?

ABD'nin uluslararası ünlü haftalık “ Time” dergisi, 15 Eylül 2017 tarihli nüshasında, dünyadaki mevcut bayan liderleri kapak yapmış ve “Dünyayı Değiştirmekte olan Kadınlar” konulu bilimsel bir araştırma yayımlamıştı.

*

Kadın siyasetçiler hakkında herkes farklı bir dünya görüşüne sahiptir.

Dünyaca ünlü Sanatçı Charlie Chaplin şöyle demiş :

"Dünyayı; anneler, öğretmenler ve şairler yönetseydi, kimseler sızlanmazdı.”

Sizler ne dersiniz?