Muammer AZMAK

Muammer AZMAK

[email protected]

EFSANE SU

05 Ağustos 2013 - 16:34

EFSANE SU

Damlalar, su damlaları, olmuşlar el ele verip Irmak,

Coşmuşlar, koşmuşlar, Nehir olup yüz sürmüşler.

Taştan taşa başvurmuşlar, yükseklere konup Şebnem,

Alçaklara durup boğucu nem,

İnsanoğlunu öldüren gam olmuşlar.

Bozuk musluğun tutamadığı damlalar…

Saçaklardan sivrilmiş akan damlalar…

Gözlerden akan buğulanmış damlalar…

Deryada saklanmış damlalar…

Birinde fırtına koparılan damlalar…

Su gibi aziz ol dediğimiz damlalar…

Dalgalanmadan birleşmeyen damlalar…

Toprağın kabul etmediği, sel olan damlalar…

Yarığında don tuttuğu kayayı çatlatan damlalar…

İki bölük olup peygambere yol veren damlalar…

Topuk darbesiyle aşikâr olan damlalar…

Arınmanın, paklanmanın mimarı damlalar…

Çölün ortasında vaha olan damlalar…

Hakkın gücünü küçük bedende gizleyen damlalar…

Rahmet ismiyle toprağın bağrına düşen damlalar…

Deriz biz bütününe su.

Yaratılmış ilkin su, olmuş mülk evvela âdeme.

Toprak içer su, kaplar her yeri hoş koku.

Hayatım der su,  parlar nebatatın yaprakları.

Hasta ister su, patlar hasretten yaralının dudakları.

Damlatırlar, kessin harareti, yolcuya son nefeste su.

Evvelimizde, ahirimizde, yaşantımızda hep vardır su.

Gelirken de dünyaya, giderken de dökerler çokça su.

Bazen olurken zulmet, bazen olur ab-ı hayat, efsane su.

                                                   02/ 07 / 2013 Muammer AZMAK