Naci YENGİN

Naci YENGİN

Genel Yayın Yönetmeni
[email protected]

KEP ATMA TÖRENLERİ /MEZUNİYET BALOLARI

12 Haziran 2016 - 15:35

KEP ATMA TÖRENLERİ /MEZUNİYET BALOLARI

 Her yıl tekrarlanan ve neredeyse milli bir görev gibi icbar edilen eğitim öğretim hayatının son günlerinde kep atma törenleri kabak tadı vermeye başladı!

Anaokulundan üniversiteye kadar devam eden mezuniyet baloları, törenleri ve kep atma törenlerini kimler hangi amaca hizmet etmek amacıyla Türkiye’de başlattılarsa amaçlarına ulaşmış görünüyor!

Herkes farkında ancak sistemli ve köklü bir çözüm bulma noktasında başarılı olabilmiş değiliz. Milyonlarca öğrenci yaz aylarında başıboş dolaşacak, olmadık işler yapacak… Aileler, çevre… Hele hele milyonlarca gencin avarelik yapmasından yorulacak. Yorulmak ne ki birçoğu illallah edecek!

Bazı öğrenciler yaz aylarını fırsata çevirecek. Çalışmaya başlayacak. Çalışmak zorunda kalacak! Bir kısmı köyünde, çiftinde çubuğunda, bir kısmı sanayi ya da küçük atölyelerde çalışacak!

Ancak sorun çalışmak zorunda kalan gençlerde değil! Onlar bir şekilde yaz aylarını değerlendirecek.  Asıl mesele çalışmayan, denetimsiz ancak gençlik enerjisini atamayan bedenlerin yaz aylarında ne yapacağı?

 Okulların kapanmasından haftalar önce başlayan anaokulu, ilk, orta ve lise öğrencilerinin son sınıflarındaki öğrencilere yönelik mezuniyet törenleri son yıllarda adeta zorunluluk haline geldi!

 Okulunu bitiren öğrenciyi sevindirmek tatlı hatıralarla bir üst eğitime hazırlamak güzel bir çaba.  Ancak gelinen noktada bu konuyu biraz daha derinlemesine düşünmek ve mezuniyet törenleri ve balolarla asıl amacın masum mezuniyet törenlerini aştığını görmek gerekiyor.

 Eskiden mezuniyet törenleri olurdu olmasına da; mesela tiyatrolar, şiir etkinlikleri, değişik yarışmalar, halk oyunları gösterileri şeklinde geçen törenler hem öğrencilerin yeteneklerinin sergilenip pekiştirilmesine yardımcı olur hem de ailelerin çocuklarıyla gurur duyması sağlanırdı.

 Son dönemde anaokullarına kadar inen balolar, kep atma, pasta kesme, göbek atma, dans etme ve olmazsa olmazlardan olan roman havası eşliğinde çığlık atma törenleriyle ne amaçlanmaktadır? Anaokulundan lise ve üniversite mezuniyet törenlerine kadar üç aşağı beş yukarı aynı formatta yapılan mezuniyet törenleriyle gençlerin hangi geleneklerinin ortaya çıkacağı sanılmaktadır? Batıcılaşmacı bir dayatmanın eseri olan bu tür uygulamaların müfredatta yeri var mıdır?

 Adeta Türk müziğinin uğramadığı mezuniyet balolarında sarmaş dolaş dans eden ve ortaokullara kadar inen alkol kullanma, sigara… İfade etmekten hicap duyduğum ortamları hazırlayan etkinliklerin amacı nedir?

 Her mezun olan öğrencinin cübbe giyip kep takması zorunlu mudur? İmkânı olmayan öğrencilerin törenlere katılamaması, törene katılmak istemeyen öğrencilerin okul idaresi ve arkadaşları tarafından dışlanacağı endişesine kim son verecektir?

Mezuniyet törenlerinin milli ve manevi değerlerin genç beyinlerde yeşermeye başladığı çağlarda yeniden düşünülmesi, amacına yakışır hale getirecek düzenlemelerin yapılması gerekmektedir.

 Anaokulundan üniversite sonuna kadar devam eden eğitim döneminde her öğrencinin yılsonunda ortaya koyacağı bir eseri, bir başarısı mutlaka olacaktır, olmalıdır. Yılsonu etkinliklerinin şölen haline geçmesi yeniden sağlanmalıdır.

 Tiyatro, müzik, resim, şiir, hikâye, sportif yarışmalar, sinema, kısa film, alan başarısı… gibi başlıklar halinde sıralanabilecek yıl sonu etkinlikleriyle tarih, kültür, milli değerler, Türk halk ve sanat müziği, musiki zevki aşılanmalı bu amaçla teşvik edici kurslar, yarışmalar düzenlenmelidir. Zira gençliğin tek başına içine düşürülmek istenen girdaptan kurtulması çok zor,  muhal ve hatta mümkün görünmemektedir.

 Geleceğin kaybedilmesi anne karnında başlayan bir süreçtir. Anaokulundan eğitim hayatının sonuna kadar geleceğini kurgulamadığımız; gerekli alt yapı çalışması yapmadığımız hiçbir genç bu ülkenin geleceği olamayacaktır! Olsa olsa beslendiği kaynağa hizmet eden standart batıcı yaşama iman eden fertler olarak hayata atılacaktır! Bu durum bir milletin yok olması için yeter de artar bile!