Burcu BOLAKAN

Burcu BOLAKAN

[email protected]

II. Murad ve Muradiye Külliyesi

19 Mart 2024 - 20:54 - Güncelleme: 20 Mart 2024 - 11:14

II. Murad ve Muradiye Külliyesi
II Murad’ın ilk saltanat yılları 1421-1444 yılları arasındadır. İkinci saltanat devri ise 1446-1451 yılları arası sürmüştür. II. Murad Bursa’da tahta çıktığı zaman Edirne ve Rumeli’de Düzme Mustafa’yı desteklediler. Bizans Devleti bu sayede Gelibolu’yu tekrar almayı amaçlıyordur. Mustafa’yı destekleyenler arasında Karaman oğulları ve Germiyan oğulları da bulunmaktadır. II. Murad tahta geçtiği zaman Anadolu beyleri onu tanımazlar. Karaman oğulları Hamid-eli’ni, Kastamonu beyi ise Tosya-Kalecik bölgesini işgal eder. II. Murad babası Çelebi Mehmed gibi saltanatının ilk iki yılını mücadelelerle geçirmiştir. II. Murad Bizans’ı kuşatır ve surları elli gün boyunca topa tutar. Anadolu’ya geçen II. Murad kardeşi Düzme Mustafa’yı yakalatıp idam ettirir.
Karaman oğulları ve Candar oğulları da itaate mecbur olmuştur. Murad aslında ılımlı bir padişahtır ve savaşmayı sevmez. Bu olaylar bastırıldıktan sonra Bizans’a ve Anadolu beyliklerine karşı yumuşak bir tavır sergiler. Selânik 1402 yılında Osmanlı’dan geri alınmıştır. 1423 yılında ise Bizans Selânik’i Venedik’e teslim etmiştir. Osmanlılar ve Venedik arasında başlayan savaş yedi yıl boyunca devam etmiştir (1423-1430). Eflak, Sırbistan, Bosna prensleri II. Murad’a bağlılıklarını bildirir.

II. Murad fetih isteyen devlet adamları ve askerlerin olduğu bir devleti yönetmektedir. Hamza Bey ve Şihabeddîn gibi fetih yanlısı olan paşalar II. Murad’ı savaşa ve fetih hareketlerine teşvik ederler. Sırbistan ve Eflâk üzerinde egemenlik kazanmak için Macaristan’la girişilen mücadelede Osmanlı Devleti üstün gelir. II. Sigusmund ölmüştür, II Murad ordusuyla girerek Sırbistan’ı ilhak eder (1438). Hunyadi Janos da karşı saldırıya geçerek Niş ve Sofya’yı geri alır. Toplanan istila ordusu II. Murad komutanlığındaki Osmanlı ordusu tarafından durdurulur. II. Murad barışçı politikasına geri dönerek Sırp despotu Brankoviç’e ülkesini geri verir ve Tuna nehri sınır olacak şekilde Macarlar ve Sırplarla bir antlaşma imzalar (Edirne Antlaşması 1444). Hamid-elini de Karaman oğullarına bırakan II. Murad tahtan kendi isteğiyle çekilir. II. Murad’ın tahtan çekilmesi Haçlıların iştahını kabartır ve bir ordu toplayarak harekete geçerler. Macar-Eflâk ordusu Tuna’ya yaklaşırken Venedik donanması da Çanakkale Boğazı’nı kesmiş vaziyettedir. Varna’ya gelen Haçlılar yüzünden Edirne’de büyük bir panik oluşmuştur. II. Murad ricalarla ve ısrarlarla ordusunun başına çağrılır. Varna’da yapılan savaşta (10 Kasım 1444) Osmanlılar büyük bir zafer kazanmıştır. Bu zafer sadece Bizans için değil Avrupa devletleri açısından da önemi büyük ve yankısı çok olan bir savaş niteliği kazanır. Hunyadi, Arnavut beyi İskender Bey ile birleşerek Balkanlar’a üçüncü defa girmek istediyse de Kosova’da yenilmiştir (17-20 Ekim 1448).[1]
 
II. Murad’ın Şahsiyeti
Sultan II. Murad Osmanlı padişahlarının altıncısıdır. Babası Çelebi Mehmet han annesi ise Dulkadir Süli Bey’in kızıdır. 1404 yılında Amasya’da doğmuştur. II. Murad’ın çocukluğu Amasya, Bursa ve Manisa’da geçer. 1415 yılında lalası Yörgüç Paşa ile Amasya sancakbeyliğine gönderilir. Şehzade Murad 1417 yılında lalası Biçeroğlu Hamza Bey ile Samsun’u alır. Aynı yıl patlak veren Torlak Kemal ve Börklüce Mustafa isyanlarını bastırır. İsyanların bastırılmasında veziriazam Bayezid Paşa’nın da önemli bir rolü vardır. II. Murad 1421 yılında tahta çıkmış ve otuz yıl hüküm sürmüştür. Kırk yedi yaşında vefat eden II. Murad’ın mezarı Bursa Muradiye Külliyesi içindedir. Murad Han yassı burunlu, açık alınlı, koyu ela gözlü, kumral, seyrek dişli, kırmızı ak benizli, güler yüzlü, cömert ve iyiliksever hoş tabiatlı bir padişahtır. Sultan Murad Osmanlı tahtına oturduğu vakit henüz çok gençtir. Anadolu’da Timur Han’dan yüz bulan Türk beylikleri ile devletin zaafından faydalanmak isteyen Balkan ve Avrupa devletlerinin planları ve ihtiraslı emelleriyle karşı karşıyadır. II. Murad o sıralarda han olan Timur’un oğlu Şahruh’a karşı çıkmaz ve ince bir siyaset güderek onunla iyi geçinir. II. Murad Han halkı tarafından sevilen bir padişahtır. Koca Murad Bey, Koca Murad Gazi isimleriyle de anılmaktadır. II. Murad ince ruhludur, hassas, lütufkâr, adil, merhametli, cesur, tedbirli, başkomutanlık yeteneği olan bir devlet adamıdır. İlmi sohbetleri seven Murad Han âlimleri himaye eder ve onların ihtiyaçlarını karşılar. II. Murad’ın hayatının önemli bir kısmı savaş meydanlarında geçtiği hâlde imar işlerine de önem vermiştir. Bu nedenle de II. Murad’a Ebu’l Hayrat da denilmektedir. Edirne’de cami, medrese ve şadırvandan oluşan bir medrese yaptırır. Külliyenin adı Darülhadis olarak meşhur olmuştur. Külliyeye bir de gelir getirmesi için Tahtakale hamamı inşa edilir. Edirne’de yapılan diğer önemli yapı ise Üç Şerefeli Camii’dir.

Muradiye Külliyesi ise Bursa’da inşa edilmiştir. Muradiye Külliyesi olarak bilinen yapı II. Murad Han Camii, türbesi ve külliyesi olarak da bilinir. II. Murad Edirne’de bir köprü yaptırıp Uzunköprü kasabasını kurar. Selânik ve İpsala’da camiiler inşa ettirir. II. Murad Han ilme ve âlimlere büyük önem verirdi. Onun âlimlere verdiği değeri bilen Molla Yegan hac dönüşünde âlim Molla Gürani’yi getirip sultana takdim eder. II. Murad zamanında pek çok manzum ve mensur eserler yazılmıştır. Bu durum da sultanın ilme verdiği önemi göstermektedir. II. Murad’ın devrinde açık ve anlaşılır şekilde eserler Türkçe yazılmıştır. Yazıcıoğlu Ali’nin Tevarih-i Âli Selçuk, Molla Arif Çelebi’nin Danişmendnâme’si, Şeyhi’nin Hüsrev ve Şirin’i, Yazıcıoğlu Mehmed’in Muhammediye’si, Mercimek Ahmed’in Farsça’dan çevirdiği Kabusname’si onun devrinde yazılmış eserlerdir. II. Murad aynı zamanda kendi de şiirler yazmaktadır.

‘’Her kişi dünyada meşgul oldu bir kâr üstüne
Sana meşgul olmuşuz biz kâr-ber-kâr üstüne

Lalezârun seyrin eyler bağ-ı dehre aldanan
Bize Seyr ettür cemalün çeşm-i hunhar üstüne’’

Âşık olan kimsede nâmus u âr etmez karar
Dökseler bir katre âbı mahvolur nâr üstüne

Taşra çıkma noktayı devr eyle ey sahib-kemal
Dest-i kudrettir havale çünki perkâr üstüne

Ey Muradi oldu her bir ilmin üstüne âlim
Çün anınçündür mukarreb geçdi ebrâr üstüne[2]

Muradiye Külliyesi
Muradiye Külliyesi Bursa’da Osmanlı sultanları tarafından yapılan son külliyedir. Sultan II. Murad zamanında yapılan külliye 1425-1426 yılları arasında yapılmıştır. Muradiye Külliyesi; camii, hamam, medrese, imaret ve külliyenin bahçesine sonradan yapılan on iki türbeden oluşmaktadır. Külliyenin merkezini Muradiye Camii oluşturur. Caminin giriş kısmı görkemlidir. Külliyenin içinde açık mezar taşları olan bölüm açık bir müze görünümü vermektedir. Külliye içinde II. Murad Türbesi, Şehzade Ahmed Türbesi, Cem Sultan türbesi, Şehzade Mahmud Türbesi, Şehzade Mustafa Türbesi, Gülşah Sultan Türbesi, Ebe Hatun Türbesi, Hüma Hatun türbesi, Mükrime Hatun türbesi, Saraylılar Türbesi, Gülruh Sultan Türbesi, Şirin Hatun Türbesi bulunmaktadır.

Külliyenin ilk yapısı Muradiye Külliyesi içinde bulunan camii kısmıdır. Muradiye Külliyesi yüz yılı aşkın bir sürede türbelerin ilave olmalarıyla tamamlanmıştır.

Muradiye Külliyesi, Kaplıca Caddesi ile Hamzabey Caddesi’nin kesiştiği noktada bulunmaktadır.

 

Muradiye Külliyesi Türbelerin olduğu bahçe.

 
II. Murad Camii
II. Murad Camii 1425-1426 yıllarında yaptırılmış olup zaviyeli camiiler gurubuna girmektedir. Bursa kemerli bir girişi bulunan camii ana eksen üzerinde kubbeli iki bölümle yanlardaki eyvanlardan oluşmaktadır. Dış cephesinde yer yer renkli sırlı tuğla ve çiniler kullanılmıştır. Giriş cephesi zengin süslemelidir, diğer yüzleri ise sade bir tuğla-duvar işçiliğiyle yapılmıştır.
 

Muradiye Camii

 
II. Murad Türbesi
Gösterişten hoşlanmayan II. Murad’ın türbesi son derece sadedir. Türbenin kubbesi II. Murad’ın vasiyeti gereği, mezarın yağmur sularıyla ıslanması için açık olarak yapılmıştır. II. Murad’ın türbesinin içinden geçilerek girilen odada II. Murad’ın oğlu Alaaddin ve kızları Fatma ve Hatice Sultanların sandukaları bulunmaktadır. II. Murad’ın Türbesi, külliyenin merkezinde, camiinin güneybatısındadır. II. Murad 1451 yılında Edirne’de hayatını kaybetmiştir. Vasiyeti gereği büyük oğlu Alaaddin’in mezarı yakınında olmak istediğinden cenazesi Bursa’ya getirilmiş ve Fatih Sultan Mehmed tarafından yaptırılan Muradiye Külliyesi içindeki türbeye defnolunmuştur.[3]
 
II. Murad Medresesi
Bursa’nın en güzel medresesi olma özelliği taşıyan bu yapı bir avlu çevresindedir. Avlunun çevresinde içlerinde birer ocak ve pencere bulunan on altı hücre bulunmaktadır. Medresenin duvarları moloz taş ve tuğla ile örülmüştür. Dershanenin duvarları ise firuze ve lacivert çinilerle süslenmiştir.
 

II. Murad’ın mezarı.


Türbenin üzerindeki açık kısım.



II. Murad Medresesi.





KAYNAKLAR:
 
[1] Halil İnalcık. Devlet-i ‘Aliyye Osmanlı İmparatorluğu Üzerine Araştırmalar I. Türkiye İş bankası yayınları. İstanbul. 2021. Sayfa 105-107.
[2] Ahmet Şimşirgil. Kayı II Osmanlı Tarihi. Timaş Yayınları. İstanbul. 2013. Sayfa 108-115.
[3] Yaşayan Müze Bursa. Bursa Büyükşehir Belediyesi. Sayfa 352-355.

Son Yazılar