Makedonya'nın Mostar'ı Kratova - Yazar: Gulsum Mustafova

Makedonya'nın Mostar'ı Kratova - Yazar: Gulsum Mustafova
06 Şubat 2021 - 13:07

Bugün Makedonya’nın kuzeybatısında bulunan Kratova şehri Balkanların en eski yerleşim yerlerinden birini oluşturuyor. Köprülerin ve kulelerin şehri olarak bilinen şehir, Balkanlardaki pek çok yerleşim yeri gibi Kratova Deresi etrafında yer alıyor.

Başkent Üsküp’ten 140 km uzaklıkta bulunan Kratova’ya Üsküp, Köprülü, Probiştip yolu üzerinden varılabilir. Üsküp- Kumanova yolu takip edildiğinde ise mesafe 40 km azalarak köprüler ve kulelerin şehri Başkent Üsküp’e 80 km uzaklıkta kalıyor.

Doğal Zenginlikleri ile Kratova

Günümüzde küçük bir kasaba haline gelen Kratova, 17. y.y’da Balkanların en önemli madden ocağı merkezlerinden birini oluşturmaktaydı. Birkaç Altın madeninin bulunması ile şehirde 300 civarında dükkanın var olduğundan söz edilmektedir. Söz konusu dükkanlarda altın ve metal para üretimi yapılmasıyla, şehrin doğal zenginlikleri onu önemli bir merkez haline getirmiştir.

Kratova’da her çeşit esnaf bulunduğunu fakat en büyükleri Kazancılar Çarşısı olduğunu söyleyen Evliya Çelebi, şehirde bakır madeni bulunduğundan burada işlenen bakır kap kacakların ne Bosna’da, ne Kastamonu’da, ne Küre şehrinde ne de Tokat kalesinde işlendiğini söylemektedir. Ayrıca kakma şamdan, buhurdan, fanus ve leğenlerin yanında çeşit çeşit nakışlı sürahiler, saf altın yaldızlı ibriklerin yapıldığını ve burada bütün bunların çok büyük ustalarının olduğunu belirtir.

Yaşayan Türk Mimarisi

Şehrin planlanması ve mimarisi tipik bir Türk mimarisinden oluşmaktadır. Bu şehrin önemli özelliklerinden birini ise taşlar ile döşenmiş dar sokakları oluşturmaktadır. Kratova’nın bir özelliği de Anadolu’da Beypazarı, Safranbolu Evleri olarak bilinen yapıların Ohri’den sonra bu şehirde de var olmasıdır. Kratova’nın merkezinde yer alan bu gösterişli evler günümüzde Kratova Belediyesi tarafından Kültür Evi olarak kullanılmaktadır.

Pek çok tarihi eserin yanı sıra Kratova’ya bugün müze görünümü katan köprüleri ve kuleleri Türk Gününde (Osmanlı Döneminde) inşa edilmiştir. Bu yapıtların tarihi 14. y.y’a kadar uzanmaktadır.

Köprüler Şehri Kratova

14.y.y’dan bu yana inşa edilen ve şehrin iki yakasını birbirine bağlayan köprülerin sayısı 17’ye kadar ulaşmıştır. 20. y.y’ın başlarına kadar Kratova’da, Kratova Deresi üzerine kurulan 14 köprü işlev görmekteydi. Köprüleri ile öne çıkan şehre zaman zaman “Makedonya’nın Mostar’ı” benzetmesi yapılmaktadır.

Sözü edilen köprülerin her birinin inşa edilme sürecine ait ayrı bir hikayeleri mevcuttur. Köprülerden birisi Yokşir ya da Domuz Köprüsü olarak adlandırılmıştır. Köprü’ye bu adın verilmesi ise Türk Gününde, bölgede yaşayan Hıristiyan halkın domuz bakması ile ilgilidir. Domuzların karşıdan karşıya geçirilmesi sırasında Müslüman halkı rahatsız etmemesi adına bu köprü inşa edilmiş ve o günden bu yana Yokşir- Domuz Köprüsü olarak adlandırılmıştır. Bazı araştırmalara göre Yokşir’in kelime anlamı da domuzun bir türünü ifade etmektedir.

   Kuleleri ile Kratova

Kratova’nın bir diğer öne çıkan güzelliği ise içinde bulundurduğu kuleleri. Söz konusu kuleler de Türk Gününde inşa edilmiş ve sayıları 13’ e kadar ulaşabilmiştir. Günümüzde ise bu sayı 6’ya düşmüştür. Kuleler, Zlatkova, Eminbey, Hacı Kostadin, Saat Kulesi gibi isimler ile anılmaktadırlar.

Bu yapıtlar, döneme göre farklı amaçlar için kullanılmış ve çoğunlukla düşmana karşı bir kale işlevi görmüşlerdir.

Saat Kulesi, Kratova’daki en gösterişli kuleyi oluşturmakta ve Kratova’nın en güzel manzarası bu kulenin balkonundan görülebilmektedir. Bugün Saat Kulesi halka açık ve içinde bir kafe işletmesi mevcuttur. Kulenin ziyaretçilerine şehrin en ünlü kalaycısı tarafından yapılan bakır cezveden Türk Kahvesi ikram edilmektedir.

Evliya Çelebi’nin ziyareti sırasında olduğu gibi Kratova’da bakır ustaları ve Türk Kültürü bugün de yaşamaya devam etmektedir.

https://orhaajans.com/yazar/gulsum/


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum