Savaş, ABD ve Batı'nın açtığı "ikinci cephede" başladı: Rusya, Ermenistan'ı "gaz bombasıyla" tehdit ediyor
Kremlin zaten dolaylı olarak Paşinyan hükümetine Ermenistan'ı vurmak için hangi "silahları" kullanacağını anlatmaya çalışıyor... Rusya, başta enerji kaynakları olmak üzere ekonomik faktörleri Ermenistan'a karşı ana "saldırı silahı" haline getirme niyetini gösteriyor...
20 Nisan 2024 - 12:46
Rusya'nın Güney Kafkasya'daki jeopolitik konumu ciddi şekilde zayıflamaya devam ediyor. Böylece Kremlin, Ermenistan üzerindeki etki mekanizmaları üzerindeki kontrolünü hızla kaybediyor. Yani Ermenistan'ın Rusya'ya askeri-siyasi ihaneti artık belirleyici bir aşamaya gelmiştir. Özellikle Brüksel ortak konferansının ardından yetkili Erivan, Rusya'dan tamamen uzaklaşma kararı aldı. Bu da Ermenistan'ın Rusya ile stratejik ittifak "köprülerini" sonsuza kadar havaya uçurma niyetinin ciddiyetini gösteriyor.
Mesele şu ki, ABD, Avrupa Birliği ve Ermenistan, Güney Kafkasya'da Rusya'ya karşı "ikinci bir cephe"nin açıldığını Brüksel ortak konferansında doğruladılar. Yetkili Erivan'a Rus askeri üslerini mümkün olan en kısa sürede Ermenistan'dan çekmesi emredildi. Başbakan Nikol Paşinyan da Brüksel'de bu konuda ilkeli bir taahhütte bulundu. Ve şimdi Kremlin'in tepkisi Rusya'nın Ermenistan'daki varlığının gelecekteki kaderini belirleyebilir.
Kremlin'in durumun ciddiyetini şimdiden kabul etmeye başladığını da belirtmek gerekiyor. Her halükarda Rus siyasi çevreleri son dönemde Paşinyan hükümetine yönelik suçlamaları yoğunlaştırmayı tercih etti. Üstelik Kremlin yetkilisi Erivan'dan Ermenistan'ın davranışlarına ilişkin bir rapor talep ediyor. Bu da Kremlin'in Erivan'la yüzleşmesinin artık ciddi bir gerilim aşamasına girdiğini gösteriyor.
İlginçtir ki Kremlin şu anda Brüksel ortak konferansının sonuçlarına odaklanıyor. Bu nedenle Rus siyasi çevreleri Paşinyan hükümetinin Brüksel'de varılan anlaşmalara ilişkin daha kesin ve kapsamlı bir açıklama yapmasını talep ediyor. Böylelikle Brüksel, ortak konferansın Rusya'nın "kırmızı çizgilerini" ihlal ettiğini düşünüyor. Yetkili Erivan'ın davranışı düzeltilmezse daha radikal bir tepkinin verileceğine dair ipuçları da var.
Elbette Kremlin'in Ermenistan üzerindeki kontrolünü kaybetmeye niyeti yok. Büyük ihtimalle ABD ve Batı, Ermenistan'ı Rusya'dan ayırma girişimlerine sonuna kadar güçlü bir şekilde direnmeye çalışacak. Zaten Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un son açıklamaları Ermenistan'a, ABD'ye ve Batı'ya yönelik uyarı mesajları içeriyor. Rus bakan da Kremlin'in atabileceği radikal adımlara mümkün olan en yumuşak diplomatik ipuçlarıyla dikkat çekmeyi tercih etti.
Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rusya ve Ermenistan'ın hâlâ müttefik ülkeler olduğunu özellikle vurguladı. Rus bakan, Ermenistan'da Rusya'nın Ermenistan'ın güvenliği ve ekonomik kalkınmasındaki önemli rolünü anlayan insanlar olduğuna inanıyor. Ve bu, Rusya'nın Ermenistan'daki "beşinci kolunun" harekete geçirilebileceğine dair örtülü bir ipucu etkisi yaratıyor. Ve Rus bakan, Erivan'a Güney Kafkasya'da ihtilaf yaratmak isteyen yabancı güçlerin peşine düşmemesini resmen tavsiye etti.
Mesele şu ki, Rus diplomat ABD ve Batı'nın Ermenistan'ı Rusya'dan hızla ayırmak istediğini vurguladı. Ona göre Erivan yetkilisi bu taleplere olumlu yanıt vermeye devam ederse Ermenistan büyük zarar görebilir. Bu da Kremlin'in şimdiden Ermenistan konusunda somut adımlara karar vermek zorunda olduğunu gösteriyor.
Çünkü Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un açıklamalarında açıkça dile getirilmeyen bir tehdit var. Böylece Rusya bakanı, Ermenistan'ın Avrasya Ekonomik Birliği'nden büyük fayda sağladığını ifade etti. Ermenistan ekonomisinin yüzde 35'i Avrasya Ekonomik Birliği'ne bağlı. Ancak Rus bakan bunu söyleyerek dolaylı olarak Ermeni ekonomisinin bir bütün olarak Rusya'nın kontrolü altında olduğunu ima etmek istiyor. Zaten Ermeni iktisatçılar Rusya'nın Ermeni ekonomisindeki payının yüzde 55'in üzerinde olduğunu kabul ediyor. Rus bakanın Avrasya Ekonomik Birliği ile ilgili açıkladığı rakam göz önüne alındığında, Ermenistan ekonomisinin bir bütün olarak Rusya'ya bağlı olduğu konusunda ciddi bir şüphe yoktur.
Öte yandan Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rusya'nın enerji kaynaklarının Ermenistan için belirleyici önemine değinmeyi de unutmadı. Böylece Rusya bakanı, Rusya'nın Ermenistan'a doğalgazı bin metreküpü 170 dolara, yani imtiyazlı fiyatlarla sattığını vurguladı. Yetkili Erivan'ın Rus doğalgazına alternatif bulma şansının olmadığını söyledi. Üstelik resmi Erivan dünyanın hiçbir yerinde bin metreküpü 170 dolara doğalgaz bulamıyor. Ve bu, resmi Erivan'a yönelik çok ciddi bir uyarı mesajıdır.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un açıklamalarından Kremlin'in Ermenistan'a yönelik ana taktiğini büyük ölçüde belirlediği anlaşılıyor. Görünüşe göre Kremlin ilk aşamada askeri ve siyasi faktörleri Ermenistan'a karşı kullanmaya niyetli değil. Yani Kremlin öncelikle Rusya ve Avrasya Ekonomik Birliği'nin Ermenistan ekonomisi üzerindeki baskı mekanizmalarını kullanabilir. Bununla Ermenistan'da sosyo-ekonomik bir krizin yaratılabileceği tamamen makul görünüyor. Aynı zamanda paralel olarak Rusya'nın Ermenistan'daki "beşinci kolu" da devreye sokulabilir.
Son olarak, Paşinyan'ın gücüne en ağır ve doğrudan darbenin, enerji kaynaklarının Ermenistan'a ihracatının durdurulmasıyla vurulması ihtimali var. Çünkü Ermenistan'ı enerji kaynaklarından mahrum bırakmak, Rusya'nın "beşinci kolu"nun Paşinyan hükümetine karşı etkinliğini daha etkili hale getirebilir. Ve tüm bunların büyük bir hızla gerçekleşmesi Paşinyan hükümetini çaresiz bırakabilecek an.
Çünkü Rusya'ya Ermenistan üzerinden "ikinci cephe" açan ABD ve Avrupa Birliği'nin Paşinyan hükümetine destek verme şansı yok. Bu açıdan bakıldığında Kremlin'in şimdiden Ermenistan'ı vurmak için hangi "silahları" kullanacağının ipuçlarını verdiği düşünülebilir. Kremlin ilk aşamada enerji kaynakları başta olmak üzere ekonomik faktörleri Ermenistan'a karşı ana silah haline getirme niyetini ifade ediyor. Bu da Kremlin'in zaten Ermenistan'a karşı bir "gaz bombası" hazırladığını gösteriyor.
Elçin KHALIDBEYLİ,
Siyaset uzmanı,
" Yeni Mu Savat" Medya Grubu
Not: Yazı ilk olarak 19 Nisn 2024 tarihinde Musavat gazetesinde yayınlanmıştır. (https://musavat.com/)
Mesele şu ki, ABD, Avrupa Birliği ve Ermenistan, Güney Kafkasya'da Rusya'ya karşı "ikinci bir cephe"nin açıldığını Brüksel ortak konferansında doğruladılar. Yetkili Erivan'a Rus askeri üslerini mümkün olan en kısa sürede Ermenistan'dan çekmesi emredildi. Başbakan Nikol Paşinyan da Brüksel'de bu konuda ilkeli bir taahhütte bulundu. Ve şimdi Kremlin'in tepkisi Rusya'nın Ermenistan'daki varlığının gelecekteki kaderini belirleyebilir.
Kremlin'in durumun ciddiyetini şimdiden kabul etmeye başladığını da belirtmek gerekiyor. Her halükarda Rus siyasi çevreleri son dönemde Paşinyan hükümetine yönelik suçlamaları yoğunlaştırmayı tercih etti. Üstelik Kremlin yetkilisi Erivan'dan Ermenistan'ın davranışlarına ilişkin bir rapor talep ediyor. Bu da Kremlin'in Erivan'la yüzleşmesinin artık ciddi bir gerilim aşamasına girdiğini gösteriyor.
İlginçtir ki Kremlin şu anda Brüksel ortak konferansının sonuçlarına odaklanıyor. Bu nedenle Rus siyasi çevreleri Paşinyan hükümetinin Brüksel'de varılan anlaşmalara ilişkin daha kesin ve kapsamlı bir açıklama yapmasını talep ediyor. Böylelikle Brüksel, ortak konferansın Rusya'nın "kırmızı çizgilerini" ihlal ettiğini düşünüyor. Yetkili Erivan'ın davranışı düzeltilmezse daha radikal bir tepkinin verileceğine dair ipuçları da var.
Elbette Kremlin'in Ermenistan üzerindeki kontrolünü kaybetmeye niyeti yok. Büyük ihtimalle ABD ve Batı, Ermenistan'ı Rusya'dan ayırma girişimlerine sonuna kadar güçlü bir şekilde direnmeye çalışacak. Zaten Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un son açıklamaları Ermenistan'a, ABD'ye ve Batı'ya yönelik uyarı mesajları içeriyor. Rus bakan da Kremlin'in atabileceği radikal adımlara mümkün olan en yumuşak diplomatik ipuçlarıyla dikkat çekmeyi tercih etti.
Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rusya ve Ermenistan'ın hâlâ müttefik ülkeler olduğunu özellikle vurguladı. Rus bakan, Ermenistan'da Rusya'nın Ermenistan'ın güvenliği ve ekonomik kalkınmasındaki önemli rolünü anlayan insanlar olduğuna inanıyor. Ve bu, Rusya'nın Ermenistan'daki "beşinci kolunun" harekete geçirilebileceğine dair örtülü bir ipucu etkisi yaratıyor. Ve Rus bakan, Erivan'a Güney Kafkasya'da ihtilaf yaratmak isteyen yabancı güçlerin peşine düşmemesini resmen tavsiye etti.
Mesele şu ki, Rus diplomat ABD ve Batı'nın Ermenistan'ı Rusya'dan hızla ayırmak istediğini vurguladı. Ona göre Erivan yetkilisi bu taleplere olumlu yanıt vermeye devam ederse Ermenistan büyük zarar görebilir. Bu da Kremlin'in şimdiden Ermenistan konusunda somut adımlara karar vermek zorunda olduğunu gösteriyor.
Çünkü Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un açıklamalarında açıkça dile getirilmeyen bir tehdit var. Böylece Rusya bakanı, Ermenistan'ın Avrasya Ekonomik Birliği'nden büyük fayda sağladığını ifade etti. Ermenistan ekonomisinin yüzde 35'i Avrasya Ekonomik Birliği'ne bağlı. Ancak Rus bakan bunu söyleyerek dolaylı olarak Ermeni ekonomisinin bir bütün olarak Rusya'nın kontrolü altında olduğunu ima etmek istiyor. Zaten Ermeni iktisatçılar Rusya'nın Ermeni ekonomisindeki payının yüzde 55'in üzerinde olduğunu kabul ediyor. Rus bakanın Avrasya Ekonomik Birliği ile ilgili açıkladığı rakam göz önüne alındığında, Ermenistan ekonomisinin bir bütün olarak Rusya'ya bağlı olduğu konusunda ciddi bir şüphe yoktur.
Öte yandan Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rusya'nın enerji kaynaklarının Ermenistan için belirleyici önemine değinmeyi de unutmadı. Böylece Rusya bakanı, Rusya'nın Ermenistan'a doğalgazı bin metreküpü 170 dolara, yani imtiyazlı fiyatlarla sattığını vurguladı. Yetkili Erivan'ın Rus doğalgazına alternatif bulma şansının olmadığını söyledi. Üstelik resmi Erivan dünyanın hiçbir yerinde bin metreküpü 170 dolara doğalgaz bulamıyor. Ve bu, resmi Erivan'a yönelik çok ciddi bir uyarı mesajıdır.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un açıklamalarından Kremlin'in Ermenistan'a yönelik ana taktiğini büyük ölçüde belirlediği anlaşılıyor. Görünüşe göre Kremlin ilk aşamada askeri ve siyasi faktörleri Ermenistan'a karşı kullanmaya niyetli değil. Yani Kremlin öncelikle Rusya ve Avrasya Ekonomik Birliği'nin Ermenistan ekonomisi üzerindeki baskı mekanizmalarını kullanabilir. Bununla Ermenistan'da sosyo-ekonomik bir krizin yaratılabileceği tamamen makul görünüyor. Aynı zamanda paralel olarak Rusya'nın Ermenistan'daki "beşinci kolu" da devreye sokulabilir.
Son olarak, Paşinyan'ın gücüne en ağır ve doğrudan darbenin, enerji kaynaklarının Ermenistan'a ihracatının durdurulmasıyla vurulması ihtimali var. Çünkü Ermenistan'ı enerji kaynaklarından mahrum bırakmak, Rusya'nın "beşinci kolu"nun Paşinyan hükümetine karşı etkinliğini daha etkili hale getirebilir. Ve tüm bunların büyük bir hızla gerçekleşmesi Paşinyan hükümetini çaresiz bırakabilecek an.
Çünkü Rusya'ya Ermenistan üzerinden "ikinci cephe" açan ABD ve Avrupa Birliği'nin Paşinyan hükümetine destek verme şansı yok. Bu açıdan bakıldığında Kremlin'in şimdiden Ermenistan'ı vurmak için hangi "silahları" kullanacağının ipuçlarını verdiği düşünülebilir. Kremlin ilk aşamada enerji kaynakları başta olmak üzere ekonomik faktörleri Ermenistan'a karşı ana silah haline getirme niyetini ifade ediyor. Bu da Kremlin'in zaten Ermenistan'a karşı bir "gaz bombası" hazırladığını gösteriyor.
Elçin KHALIDBEYLİ,
Siyaset uzmanı,
" Yeni Mu Savat" Medya Grubu
Not: Yazı ilk olarak 19 Nisn 2024 tarihinde Musavat gazetesinde yayınlanmıştır. (https://musavat.com/)
FACEBOOK YORUMLAR