Kendini Türk dünyasına adayan lider Ebülfez Elçi Bey / Halit Kanak

"Yükselen Bayrak bir daha inmez."

Bu sözler 28 Mayıs 1918’de kurulan bağımsız Türk Devleti Azerbaycan’ın ilk cumhurbaşkanı Mehmed Emin Resulzâde’ye ait.

Kurduğu Devlet Rus,Ermeni ve İngilizler tarafından işgâl edilmiş, Bakü’nün idâresi Stéphane Şaumyan’a teslim edilmişti.

Mehmed Emin Resulzâde yardım için bir heyet hazırlayarak İstanbul’a Müslümanların Hâlifesi Sultân Mehmed Reşâd’a gönderdi.

Nağı Şeyhzamanlı başkanlığındaki heyeti dinleyen Sultân Reşâd derhal Genel Kurmay Başkanı ve Harbiye Nâzırı Enver Paşa’yı çağırdı.

Asker selamı verdikten sonra saygıyla hazırolda bekleyen Enver Paşa’ya Bakü’nün düşmandan temizlenmesi ve Cumhurbaşkanı Mehmed Emin Resulzâde’nin makâmına oturtulması direktifini verdi. “Emredersiniz Hünkârım” diyen Enver Paşa hemen harekete geçerek kardeşi Nuri Paşa’yı bu işle görevlendirerek kısa sürede kurulan Kafkas İslâm Ordusunun komutasını verdi

Nuri Paşa,Gence’den yola çıkmış,Gökçay,Kürdemir ve Ağsu’dan başlayarak Bakü Kapısına dayanmış ve bir bayram sabahı 15 Eylül’de Kurt Kapısından Bakü’ye coşkulu sevinç gösterileri arasında girerek Azerbaycan’ı baştan aşağı düşmandan temizledi.

(Bayram hutbesini Nuri Paşa bizzat kendi okudu.)

Dost ve kardeş ülke Can Azerbaycan’ın ikinci Cumhurbaşkanı Ebulfeyz Elçibey 1992 yılının 7 haziranında yapılan seçimle iş başına geldiğinde Türkiye’de bir kez daha heyecan doruk noktasına geldi

Tarihler 18 Ekim 1991’i gösterdiğinde Azerbaycan Âli Meclisi Azerbaycan Cumhuriyeti Bağımsızlığını oy birliği ile kabul etti.

Kadını, Erkeği, Genci, Yaşlısı ile heyecanla Azerbaycan Meclisinden çıkacak kararı bekleyen Türkiye Azerbaycan’ı tanıyan ilk ülke oldu

1992’nin Mayısında milli meclis,Ahmed Cevad’ın şiirini besteleyen Üzeyir Hacıbeyoğlu’nun eserini milli marş olarak onayladı.

Akabinde seçim yapılacağı ilân edilmiş ve 7 Haziran 1992 tarihi belirlenmişti.

Azerbaycan’da halk Ebulfeyz Elçibeyin bağımsızlık için kurduğu Halk Cephesinin etrafında toplanmaya başladı

Türkiyeden yardım gecikmedi.

Başta Rahmetli Alparslan Türkeş olmak üzere herkes seferber oldu.

Seçimlerden yaklaşık bir ay önce 3 Mayıs 1992 de Alparslan Türkeş Bakü’de Azadlık Meydanında yaptığı ve 500 bin kişinin katıldığı mitingte Elçibey’in etrafında toplanılma çağrısı yaparak,rahmetli Elçibey’in elini havaya kaldırdığında meydanda duygu sağanağı yaşanmış feryatlar gözyaşlarına karışmıştı.

İsa Gamber’in Meclis Başkanlığında seçimlere gidildi.

Seçimlerde yarıştığı 6 adayı geride bırakarak % 54 oyla Azerbaycan’ın ikinci Cumhurbaşkanı olarak seçilen Elçibey tamamen yerli ve milli bir politika uygulamaya başladı.

Bu durum birilerini oldukça rahatsıze etti

Hazar kaynakları ve Azeri Petrolüne göz diken, istediklerini alamayacağını anlayan şer güçler önce Ermenistan’ı kışkırtarak Karabağı işgâl ettirdiler. (Türkeş yine bu işgâl sırasında yüzlerce ülkücüyü Karabağ’a göndermiş, Ermenilerin ilerlemesini durdurtmuştur.) Daha sonra darbe yaparak Elçibey’in Bakü’den uzaklaşmasını sağladılar.

Elçibey sırf kardeş kanı dökülmesin diye geçici olarak Nahçivan’da köyü Kelekî’ye gitmiş fakat geri dönmesi cebren engellenerek 4 yıl 4 ay dışarı çıkartılmamıştı. Bu süre içinde elektrik verilmemiş,bozulan mobil telefonu dahi uzun süre yaptırılmamıştır.

Halk Cephesinden arkadaşlar Elçibey’in,yer yatağının içinde,omuzunda palto ile lamba ışığında kitap okurken çekilmiş resmini o dönem Başkanı olduğum MHP Bakırköy ilçe teşkilatına gelerek gösterdiklerinde, perşembe pazarından iki lamba bir faks makinasını çalıştıracak güçte bir jeneratör alarak göndermiştık.

Elçibey,1943 yılında henüz 5 yaşında iken babasını kaybetti.

O tarihte İkinci Dünya Savaşına katılan babası bir daha dönmedi.

Üniversiteye kadar zor şartlarda okudu.

Bakü’de arap dili ve edebiyatı bölümünden mezun oldu ama çok iyi bir tarihçi ve gözükara bir vatanperverdi.

Ülkesi için bağımsızlık mücâdelesi verirken daha 1975’lerde 14 ay hapis yatmıştı.

“Turan’ın yolu bağımsız Azerbaycan’dan geçer” diyordu.

Verdiği uzun ve çileli mücadelesinin ardından yorgun düşmüş hastalanmıştı,Ankara’ya getirildi ve tedâvisi için GATA’ya yatırıldı.

Ömrü vefâ etmedi. 22 Ağustos 2000 tarihinde Azerbaycan birinci Cumhurbaşkanı Mehmed Emin Resulzâde gibi Ankara’da vefât etti.

Mehmed Emin Resulzâde 6 Mart 1955’te Cebeci Asrî Mezarlığında defnedildiği hâlde,Elçibey çok sevdiği Bakü’de sevenleri tarafından toprağa verilmiştir. Mekânı Cennet olsun inşaallah.

Kaynak: https://asasmedya.info/