Ben Senin Yüreğinim

Seni iyi tanırım, iyi bilirim. Evvelallah bir kötülüğünü görmüş değilim. Kimseyi kırmazsın, incitmezsin.

Ben Senin Yüreğinim
12 Aralık 2012 - 10:16

Ben Senin Yüreğinim.

 

Seni iyi tanırım, iyi bilirim. Evvelallah bir kötülüğünü görmüş değilim. Kimseyi kırmazsın, incitmezsin.

İncitirsen pişman olursun. Hep gülersin, güldürürsün. Her tanıdığına hatta bazen tanımadığına da selam verir geçersin.

 

Gündüzleri palyaço misali, geceleri kırık döküksün. Olgunluk der geçersin.

Ben senin yüreğinim.

 

Biliyorum sen de beni bilirsin. Acayip duygusalımdır. Hüzünlü bir film olsun, dökülür hemen incilerim.

Bir lafa darılayım, durur en az bir hafta gururum. Çabuk incinirim, çabuk yoğrulurum.

Yazmayı severim, okumayı severim. Hele seni daha çok severim.

Ben senin yüreğinim.

 

Hani olur ya bazen yalnız hissedersin kendini. Ama öyle bir yalnızlık değil benim dediğim.

Dağ başında tek kalmışlık değil, yetmiş milyonun içinde tek kalmışlık.

Olur ya konuşmak istersin, dertleşmek istersin. Hep izliyorum seni, kaldırıyorsun başını, etrafında birçok insan, birçok yüz, birçok yürek.

Tekrar eğiyorsun başını, vazgeçiyorsun. Konuşmaktan değil, vurdumduymazlıktan. Boş ver, diyorsun, nasılsa kimse beni anlamayacak, duymayacak, yüreğimle konuşmayacak. Beni bir ben anlarım diyorsun, bir de Allah.

Ben senin yüreğinim.

 

Kim demiş kendi kendine konuşan delidir diye?

Kendi kendine değil, kendi yüreğiyle konuşur insan.

Yüreğiyle bile konuşabilen insana nasıl deli denilebilir ki?

Yürek değil midir, beynin baş düşmanı?

Yürek değil midir, mantığı varlıksız kılan?

Yürek değil midir, insanın duygu merkezi?

Yürekte başlayıp yürekte bitmez mi acılar?

Yürektir insanın en iyi arkadaşı.

Ben senin yüreğinim.

 

Bedeninin merkezindeki değil, duygularının; acılarının, sevinçlerinin, hıçkırıklarının merkezindeki.

Beni duy, beni gör, beni hisset…

Valizinin içindeki eşya değil, valizim. Senin içinde ben, benim içimde senin duyguların.

Bir çanta dolusu, hüzün taşıyorum sırtımda, bir çanta dolusu sevinç.

Ve bir yaşamın kırıntılarını biriktirmişim cebimde.

Ellerim titriyor, gözlerim bozuluyor, sesim kısılıyor, dizlerim tutmuyor. Yardım et, yaşlanıyorum.

 

Bir el, bir can ver bana.

Beni kaybetme. Beni yok etme.

Koy elini üzerime öyle yaşa.

Çünkü ben senin vicdanınım.

Beni duy, Beni gör, Beni hisset…

 

                                                                                                                                                  Rümeysa Ertem

                                                                                                                                                          08.12.12

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum