Cemal Süreyya üzerine: "Eski Kadınlar"

Mehmet Çalışkan'ın Habertürk sitesinde Cemal Süreyya üzerine hakkında yazdığı"Eski Kadınlar" yazısı.

Cemal Süreyya üzerine: "Eski Kadınlar"
13 Nisan 2020 - 18:53 - Güncelleme: 13 Nisan 2020 - 20:29
 

Asıl adı Cemalettin Seber olan Cemal Süreya, Türk şiirinde modernist bir hareket olan 'İkinci Yeni Şiiri'nin öncü şairlerinden biridir.

İlk şiir denemelerini ortaokulda eskizlerle, lisede aruzla yapsa da asıl şiir çalışmaları üniversite yıllarında başladı. Şiirin yanı sıra deneme, eleştiri, günlük ve antoloji türlerinde de kitaplar yazan Cemal Süreya'nın eserlerinde en sık işlediği temalar; 'Aşk', 'Kadın', 'Yalnızlık', 'Sosyal ve siyasal eleştiriler', 'Ölüm - Tanrı düşüncesi', 'Portreler' ve 'Manzum poetika'dır.
Ayrıca çocuklar için ele aldığı yazılardan oluşan ve daha sonra kitaplaştırılan 'Aritmetik İyi Kuşlar Pekiyi', Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan 100 temel eser listesinde 30'uncu sırada yer aldı.

 

 

Sanat hayatı boyunca çeşitli mahlaslar kullanan Cemal Süreya, 'Cemal Süreyya' adını kullanırken girdiği bir iddia sonucu soyadındaki 'y' harflerinden birini attı.

Sosyalist bir dünya görüşüne sahip olan Cemal Süreya, yayımladığı Papirüs Dergisi'nde edebî görüşlerini açıklamasının yanı sıra dergiyi bir aydın olarak fikirlerini ortaya koymak için araç olarak kullandı.

 

 

1931'de doğan Cemal Süreya, 9 Ocak 1990'da girdiği şeker koması sonucu 59 yaşında vefat etti.
1991'den itibaren Cemal Süreya Kültür ve Sanat Derneği tarafından Cemal Süreya Şiir Ödülü veriliyor.

...

Cemal Süreya'nın bazı yazıları, ölümünden sonra Cemal Süreya Kültür ve Sanat Derneği tarafından kitaplaştırıldı.

 

 

ESKİ KADINLAR

Baktık çıldırmak işten değil
Söndürüp attık cigaramızı
Baktık olacak gibi değil
Bir adam düşündük camların arkasında
Baktık beyaz pardesülü burunlu
Bir adam birdenbire peydahlandı
Kaptığımız gibi şapkamızı eski
O eski kadınları bilirsiniz
Keder basınca bilhassa hatırlanan
Sokaklarda yaşanmış veya evde
Karanlığın ortalık yerinde beyaz
Ve sevgili olan enine boyuna

Baktık olacak gibi değil
Kaptık şapkamızı dışarı çıktık
Ama gel ki kazın ayağı öyle değil
Baktık değişen bir şey yok ortalıkta
İki kişi bezik oynuyordu veya tavla
Birinin zavallı olduğunu gördük
O zavallı kadınları bilirsiniz
Sevildimi pekalâ sevilebilen
Geceyken yağmurluyken hava
İyice inceltip ufak yüzlerini
Birebir gelirler yağmura karanlığa
O eski kadınlar o zavallı

 

 

8.10 VAPURU

Sesinde ne var biliyor musun
Bir bahçenin ortası var
Mavi ipek kış çiçeği
Sigara içmek için
Üst kata çıkıyorsun

Sesinde ne var biliyor musun
Uykusuz Türkçe var
İşinden memnun değilsin
Bu kenti sevmiyorsun
Bir adam gazetesini katlar

Sesinde ne var biliyor musun
Eski öpüşler var
Banyonun buzlu camı
Birkaç gün görünmedin
Okul şarkıları var

Sesinde ne var biliyor musun
Ev dağınıklığı var
İkide bir elini başına götürüp
Rüzgarda dağılan yalnızlığını
Düzeltiyorsun.

Sesinde ne var biliyor musun
Söyleyemediğin sözcükler var
Küçücük şeyler belki
Ama günün bu saatinde
Anıt gibi dururlar

Sesinde ne var biliyor musun
Söylenmemiş sözcükler var

 

HÜZÜN KUŞLARI

Ben bütün hüzünleri denemişim kendimde
Canımla besliyorum şu hüznün kuşlarını
Bir bir denemişim bütün kelimeleri
Yeni sözler buldum seni görmeyeli

Kuliste yarasını saran soytarı gibi
Seni görmeyeli
Kasketim eğip üstüne acılarımın
Sen yüzüne sürgün olduğum kadın
Kardeşim olan gözlerini unutmadım
Çık gel bir kez daha beni bozguna uğrat

Sen tutar kendini incecik sevdirirdin
Bir umuttum bir misillemeydin yalnızlığa
Şanssızım diyemem kendi payıma
Hain bir aşk bu kökü dışarda
Olur böyle şeyler ara sıra
Olur ara sıra

Mehmet Çalışkan

Yazının devamı için link:https://www.haberturk.com/eski-kadinlar-2643666

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum