FİDANIM

Bir an sert bir poyraz esip yara açtı düşüncelerime… Yardım et aklım gene daldım derine…

FİDANIM
17 Mart 2016 - 17:59

FİDANIM

Sonsuz fidanlar vardı önümde, fakat ben, hangisini seçeceğimi bilmiyordum, gözüm hep birinde takılı kalıyordu, lakin o en küçüğüydü, elime alıp almamakta kararsızdım. Elimi yanındaki fidana uzatacağım uzatmasına da aklımda o var, vazgeçemiyorum, tam fidanı elime aldım; “o-o-olamaz, avucum kum dolu, nasıl olur?” Dediğim an sesim boşlukta yankı yapıp bana geri döndü.

Şaşkındım, bulunduğum durum zaten başka nasıl ifade edilir ki. Diğer fidanı elime aldım aynısı oldu…  Bir, iki derken etraftaki fidanlar eksilmeye başladı, artık sabrım kalmamış, sinirlenmeye başlamıştım. Sonra düşündüm, neredeyim ben, neden her yer karanlık, bir tek fidanlar beyaz ışıktaydı.

Neler oluyor? Bilmiyorum çok korkuyorum.

Sanki aklım bana oyun oynuyordu. Bir dakikada şaşırdım,sinirlendim ve korktum.

Bu hisleri aynı anda yaşamak bana ağır geliyordu…

Çaresizce etrafımda dönüp duruyordum, sebepsizce de ağlıyorum ve bu durumdan kurtulamıyordum.

Aklıma o fidan geldi bir an, sahi nerede o küçük fidan, onu en son nerede görmüştüm?

Dönmeyi bırakıp yavaş yavaş yürümeye başladım…

Ve tekrar onu gördüm, istemsizce yüzümde bir tebessüm oluştu. Şaşkın ve kendimi bilmez halime umut olmuştu bu fidan.

Onu hemen elime alıp bu durumdan kurtulmak istiyordum ama yapamazdım. Buradan bir kerede arkamı dönüp gidemezdim. Sebebi ise şu küçücük fidanda beni kendine bağlayan bir şey vardı, fakat ne olduğunu bende çözemedim…

Sanki şimdi alarm’ım çalacak;

-Annem içeri girip hadi evladım okula geç kalacaksın, diyecek gibi geliyor ama maalesef bu öyle kolay kolay uyanacağım ve ardından unutacağım bir rüya değildi.

Bu, benim kaderimin çizgisiydi lakin ben daha farkında değildim. Uyanmasam devam edip sonunu göreceğim ya da uyanıp sonuna varmadan bitecek rüyam.

Gelmiş geçmiş en büyük Araf ’taydım, tarifi yoktu benim için, ne yapacaktım ben şimdi?

Doğruyu seçip derin bir oh mu çekecektim, yoksa yanlışı seçip ‘Keşke’ kelimesini sürekli telaffuz mu edecektim?

Tüm bu karışık düşüncelerime sebep olan karşımdaki küçücük fidan mıydı?

Tek sorun oysa ortadan kaldırmalıydım belki de.

Peki, bu kararıma karşın hayat, bana bir bedel ödetecek miydi?

Bir an sert bir poyraz esip yara açtı düşüncelerime…

Yardım et aklım gene daldım derine…

 

16.03.2016 Afranur KARABAŞ

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 2 Yorum
  • Ömer Öz
    8 yıl önce

    Bu yazıyı düşünen aklına helal olsun inşallah başarı basamaklarını tek tek tırmanıp hayalini kurduğun mesleği eline alırsın...

  • Berat Öz
    8 yıl önce

    Eline koluna sağlık inşallah büyüyünce o kalemle daha çok metinler yazarsın