Yeni Yaşın İlk Dakikaları…

Velhasıl kelam, Tüm yazılanlara katılmakla beraber her şeyi bi’ kenara bırakırsak yine de hatırlanmak güzel şey…

Yeni Yaşın İlk Dakikaları…
27 Haziran 2013 - 17:19

Yeni Yaşın İlk Dakikaları…

İnancımı yitiriyorum böyle özel görünen günlere, sadece doğum günlerine değil babalar, analar, sevgililer, kadınlar vs. ‘’kapitalizm oyunu bunların hepsi’’ cümlesinin de etkisi var tabii :D ama esas neden o değil galiba. Bi’ yerlerden bi’ şeyler çıkartıyoruz sonra buna inanmak istiyoruz ve inanmaya başlıyoruz daha da ötesi milleti inandırmaya başlıyoruz. Senin doğum günün bugün olsa ne olur 2 ay olsa ne olur?  

Esasında bu ot bok günleri arasında benim için en değerli olan doğum günüydü. Diğerlerinden ayrı bi’ yere koyardım bu günü, neden koyduğumu bilmeden. Neden koyduğumu bilmiyorum hala ama artık koymuyorum galiba. Doğum gününü özel kılan nedir? Doğum gününden çok daha özel güzel zamanlar geçirmedin mi o günleri de kutlayalım o zaman. Bugünün kalan 364 günden farkı ne ki?

Esas sorunu buluyorum galiba yazarken; abartmaya meraklıyız sadece abartmaya değil önem atfetmeye, bir kelimeye bin anlam yüklemeye filan da meraklıyız. Tüketmeye çok meraklıyız mesela. Değer vermeye çok meraklıyız olur olmaz herkese, her şeye. Hımmm bak buldum galiba, sorun ‘’değer meselesi’’ olabilir. değer verdikçe marjinal fayda artıyor filan da bi’ yere kadar. Sonra ulaşabileceği en uç noktadan gümmmm aşağıya serbest düşüş başlıyor(neydi bu teorinin iktisattaki ismi, hatırlamıyorum). ‘‘değer meselesi’’ne gerektiği özeni gösterseydik çok daha iyi olmaz mıydı? Bilmem belki.

‘’doğum gününü de mi kutlamayağğaaah’’ dersen eğer kutlayak tabii derim herhalde. Ama nasıl? Bi’ cafeye, bi’ türkü bara ya da bi’ cluba giderek mi? Yoksa evde oturup günün anlam ve önemiyle alakalı film izleyerek mi? Sahilde oturarak mı? Ya da boğazın kenarında oturup birer balık ekmek yiyerek mi veya martılara simit atarak, diğer taraftan bir boğaz turu yaparak mı? Hiç gitmediğin yerleri gidip görerek mi (mesela adalar)? Beklentiler içine girip bekleyerek mi? Facede twitterda duvarına profiline bakarak mı? Tüm günü sevgilinle geçirerek mi, ailene vakit ayırarak mı? Bu ve bunun gibi alternatifler çok, hangisi en uygun bilemem, belki de sadece uyuyarak mı kutlasak? :D Yok lan hani abartmayacaktık… : )

Olağan seyirde devam edelim derim ben. Özel bi’ şey olmamalı programımda, zaten olmasına gerek de yok. Hıh tam da anlatmak istediğim buydu işte. Özel şeyler yapmak için bugünü beklemem. Hem niye bekleyeyim ki?  Geçirilecek olan koskoca bir yılı yalnız başına kim ne yapsın ki? Sevdiklerimizle, arkadaşlarımız, dostlarımızla, bizlerin yanında olmak isteyenlerle beraber geçirilen her günün ayrı ayrı birer kıymeti olmalı her insanın nazarında… Her günü ayrı bi’ doğum günüymüş gibi geçirmeye çalışmalı her kişi bana göre, bize göre…

Ya dur şunu da sorayım; ne bekliyosun doğum gününden, hani mumları üflerken ne dileyecen, ‘’Allah’ım, sen konuyu biliyorsun Amin’’ demek yeterli olur bence. Hediye almak güzel oluyor aslında, hani açmadan önce sallayıp tahmin etmek filan heyecanlı bi’ durum, yüzdeki ‘’ne aldı acaba ifadesi’’ de çok hoş oluyor. İnsan ister istemez beklenti içine girer doğum gününde, neden diye sorma girer işte, çünkü o psikolojiyle bekliyoruz bugünleri, bize yapmamız gerekenin bu olduğunu düşündürtüyorlar(doğum günün ya hadi bakalım bugün bi’ şeyler beklemek hakkın), sen de gireceksin ben de girecem ama keşke girmesek o zaman daha huzurlu oluruz lan.

Velhasıl kelam, Tüm yazılanlara katılmakla beraber her şeyi bi’ kenara bırakırsak yine de hatırlanmak güzel şey… Güzel insanlarla tanışmışız, birlikte güzel anılar bırakmışız geriye… Sürprizler, pastalar filan hikaye.. Oturulup beraber içilen bir bardak çay daha fazla mutlu eder kimi insanları… Beni…

Hayatıma giren tüm arkadaşlarıma, dostlarıma, Aileme “Teşekkürler, Büyüyorum Sizinle” demek istiyorum… İyi ki varsınız…

24.Yaşın ilk dakikaları…

Sevgili Yoldaşım Samet ÇAĞLAR’ ın Kaleminden ve Benim düzenlemelerimle… 

www.tarihistan.org

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum