Kadir KESKİN

Kadir KESKİN

[email protected]

FIKRA

22 Mayıs 2010 - 18:00

 FIKRA

          Adam çok zenginmiş. 

Beş tane da çocukları varmış. Malla, maşakatla uğraşmak da adama ağır gelmeye başlamış. Hanımına demiş ki “ Hanımcığım artık malların arkasından koşuşturmak bana ağır gelmeye başladı.  Ben mallarımı çocuklarıma dağıtacağım.  Yiyeceğimiz bir lokma ekmek. Nasıl olsa çocuklarımız bizi aç susuz bırakmazlar”,der.  Hanımının da onayını aldıktan sonra çocuklarını toplar ve düşüncesini onlara aktarır. Onlar da büyük bir sevinçle babasının bu isteğini canla başla kabul ederler. Mallar eşit olarak 5 çocuk arasında dağıtılır. Ve hemen ertesi gün beş çocuktan her öğün beş çeşit yemek gelir.  Bu durum birkaç ay devam eder ve adam hanımına  “ Gördün ya hanım ne hayırlı evlatlar yetiştirmişiz!” diye gururla hanımına ve çevresine anlatır. Ancak yemekler birkaç ay sonra azalmaya başlar.   Zamanla 5 çocuktan gelen yemek dörde, üçe, ikiye, bire düşer zamanla da gelmemeye başlar. Ve adam hanımı yemek gelecek diye kapıyı gözetlemeye başlarlar ama nafile. 

Adam kendine göre bir çıkış yolu bulur. Büyük bir boynuz bulur ve içini geçersiz bozuk para, demir ve teneke parçalarıyla doldurur. Küçük çocuğunu çağırır.  “ Evladım çocuklarım içinde en çok seni seviyorum. Diğerlerinin haberi olmasın bu benim son birikimlerim” diye boynuzun içinin altın dolu olduğunu sallayarak sesi dinletir. Ve boynuzu da yatağının altında sakladığını söyleyerek ölümünden sonra kendisinin almasını söyler, ama diğer kardeşlerinin haberi olmamasını da tembih eder. Bunun üzerine en küçük çocuğundan aynı gün sofra gelmeye başlar. 

Aynı şeyleri ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci çocuklarını da çağırarak aynı şeyleri de onlara söyler ve sofralar ilk üç ayda olduğu gibi ölesiye kadar eksiksiz her öğün beş sofra gelmeye başlar. Yiyemedikleri yemekleri baba bu defa “ne kadar hayırlı evlatlarım var” diyerek fakir komşuları ile paylaşmaya başlar. Nihayet  gün gelir emr-i hak vaki olur. Bu defa beşkardeş hepsi birden birbirinden habersiz yatağın altına hücum ederler, altınlara sahip olmak için. Fakat boynuzu bulup boşalttıklarında içinden geçersiz bir sürü bozuk para ve teneke parçaları çıkar.  Ve bir de babasının el yazısı ile yazılmış bir mektup çıkar.  Mektupta “ Benim gibi sağlığında malını evlatlarına paylaştıran babaların  gözüne bu boynuzun ucu  batsın”  yazısını hayırlı   evlatlar (!)utanarak  okurlar.