Türk Edebiyatı Dergisi 2017'nin ilk sayısı

Türk Edebiyatı Dergisi 2017'nin ilk sayısına Necati Kanter'in Kopuk adlı hikâyesiyle başlıyor. Anadolu'da bir tuhaf kabadayının hikâyesi.

Türk Edebiyatı Dergisi 2017'nin ilk sayısı
08 Ocak 2017 - 11:10

Türk Edebiyatı Dergisi 2017'nin ilk sayısına Necati Kanter'in Kopuk adlı hikâyesiyle başlıyor. Anadolu'da bir tuhaf kabadayının hikâyesi. Bu tür hikâyeler sahihlik duygusuyla yakalar okuru. Temiz ve dupdurudur dili ve dünyası. Onu Metin Çalışkan'ın hikâyesi takip ediyor: Anlamını Yitirmiş Kelimeler İstasyonu… Bir kent hikâyesi. Hikâyecinin kentin gürültüsü ve kalabalığı içinde kelimelerle ilişkisini anlatıyor Metin Çalışkan. Bu iki hikâyeyi iki şiir takip ediyor. Bülend Tokgöz ve Muhammed Hüküm, Beşiktaş'taki alçak saldırıyı merkeze alan şiirler yazdılar. Tokgöz, bu topraklarda hıyanetin tarihten de eski olduğunu söylüyor. Derginin Yazı İşleri Müdiresi Funda Özsoy Erdoğan, yeni yılın ilk günlerinde yeni romanı okurla buluşan İskender Pala ile söyleşiyor. Pala'nın yeni romanı "Karun ve Anarşist", Lidyalılar dönemini, para ve insan ilişkisini ele alan bir antikçağ romanı.

Türk milletinin, Türk edebiyatının en gür seslerinden, en cesur kalemlerinden Süleyman Nazif'in vefatının 90. yıldönümü dolayısıyla derginin bir bölümünü onun aziz hatırasına tahsis edilmiş. Bu dosya merhumun İstanbul'un işgali üzerine 9 Şubat 1919'da kaleme aldığı ünlü "Kara Bir Gün" makalesiyle başlıyor. İbrahim Öztürkçü, merhumun bilinmeyen bir yönüne ışık tutuyor ve Süleyman Nazif'in hangi takımı tuttuğunu açıklıyor yazısında. Onu takip eden yazıda Tahsin Yıldırım, Süleyman Nazif'in neden II. Mahmud Türbesi'ne gömülemediğini anlatıyor. Bahtiyar Aslan da Nazif'in Firak-ı Irak adlı eserini millî romantizm açısından ele alıyor.

İbrahim Şahin, Tanpınar'la ilgili yazılarına devam ediyor: "Aynadaki Tanpınar: Kendimle Baş Başa…" Bu sayının hikâyecilerinden biri de Caner Çaylak. Yazar, hikâyesinde bir Kuzey Irak gazisinin dramını ele alıyor. Aydın Akdeniz'in hikâyesi ise hepimizin hayatından bir sahne gibi, duygusuyla, pastoral yanıyla…

Sultan Polat, "Sinema Hiçbir Zaman Yalnızca Sinema Değildir" başlıklı yazısında, sinema ve kutsal ilişkisi, İslam dünyasının sinemaya bakışı, sinemanın etkisi gibi konulara değiniyor. Gülcan Tezcan, sinema yazarı, yönetmen ve eleştirmenlerin "Hz. Muhammed: Allah'ın Elçisi" filmi ve film etrafında yürütülen tartışmalarla ilgili görüşlerini okura aktarıyor.

Türk Edebiyatı Dergisi Tel:(0212) 526 16 15

Kaynak: http://www.yenicaggazetesi.com.tr/yunani-anadoluya-salan-ingiliz-oyunu-154459h.htm

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum