"İlhan Berk'in Manisa Hatıraları" konuşuldu.

Tarihçi-Yazar Naci Yengin yönetiminde devam eden Manisa Kültür Sohbetlerinin 15 Şubat 2020 tarihli programında Yazar Hakkı Avan “İlhan Berk’in Manisa Hatıralarını” anlattı.

"İlhan Berk'in Manisa Hatıraları" konuşuldu.
15 Şubat 2020 - 16:48

“İlhan Berk’in Manisa Hatıraları” konuşuldu.

Tarihçi-Yazar Naci Yengin yönetiminde devam eden Manisa Kültür Sohbetlerinin 15 Şubat 2020 tarihli programında Yazar Hakkı Avan “İlhan Berk’in Manisa Hatıralarını” anlattı.

İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Konferans Salonunda gerçekleştirilen program Manisa’nın işgal yılları, İlhan Berk’in çocukluğu, Manisa yangını, Manisa’da yayınlanan Yeni Doğuş, Bozkurt ve Gediz dergilerinin şehrin kültürel hayatına yaptığı katkılar, İlhan Berk’in sanatı, hayatı ve Türk edebiyatındaki önemi üzerinde duruldu.

 Yazar Hakkı Avan “İlhan Berk’in Manisa Hatıraları” kitabının hazırlanış süreci, kitabında bahsettiği İlhan Berk’in çocukluk, gençlik, eğitim, aile ve sanatı hakkında detaylı bilgiler verdi.

Program “İlhan Berk’in hayatı, Manisa’da kültür ve sanat hayatının nasıl canlandırılabileceği, kitap ve dergi yayıncılığı, hatıraların önemi” ile ilgili değerlendirmeler sonra sona erdi.

                 Ilhan Berk’in Hatıralarında Manisa ile ilgili özet bilgiler şunlardır:

“İlhan Berk, 1918’de Manisa’da doğduğunda Birinci Dünya Savaşı sona ermiş, Osmanlı Devleti’nin elinde kalan son topraklar da işgal edilmeye başlanmıştı.

Berk, henüz bir yaşındayken 15 Mayıs 1919’da İzmir, ardından 25 Mayıs 1919’da Manisa Yunanlılar tarafından işgal edilir. Manisa’nın işgali Yunanlılar için oldukça kolay olur. Çünkü Manisa mutasarrıfı Hüsnü Bey, Yunan işgaline taraftar bir yönetici olarak işgale karşı koymak isteyenleri durdurmuş, Manisa halkına da işgalin bir zararı olmayacağını telkin etmiştir. Manisa’nın işgali olaysız olsa da durum böyle devam etmez. İşgal altında geçen süre zarfında işgalciler Manisa halkına kan kusturur.

İlhan Berk, bu olaylar esnasında henüz çok küçüktür ve bu yüzden Manisa’nın işgali ve yaşananlar hatıralarında yer almamaktadır. Berk’in çocukluk yıllarından naklettiği ilk olay Manisa yangınıdır. 26 Ağustos 1922’de gerçekleşen Büyük Taarruz ile birlikte Yunanlılar Anadolu’dan kaçmaya başlamışlardır. Fakat kaçarken büyük bir hınçla çekildikleri şehirleri yakmışlardır. Yakılan Anadolu şehirlerinden birisi de Manisa’dır.

Yunanlılar, 5 Eylül 1922 günü Manisa’yı ateşe vermişlerdir. Yaklaşan Türk ordusu karşısında duramayacaklarını anlayan Yunan işgal birlikleri Manisa’yı terk etmeden önce şehri talan etmişler, ardından ateşe vermişlerdir. Şehri yakmadan birkaç gün önce Manisa’da yaşayan Rum ve Ermeniler, şehrin yakılacağı haberi ile İzmir’e göçmeye başlamışlar; şehirden kaçmak isteyen Türklere ise işgalciler tarafından şehirden çıkış izni verilmemiştir. Bundaki amaç, Türkleri şehirde bırakarak yanmalarını sağlamaktı. 5 Eylül günü yangın başladığında Manisa halkı, silahlı işgalcilere karşı koyamamış, yangını önleyememiştir. Halk, tüm malını yangının içerisinde bırakarak Spil Dağı’na kaçarak canlarını kurtarmaya çalışmıştır. Kaçmaya çalışanların bir kısmı da Yunan askerleri tarafından vurulmuştur.

İlhan Berk, Manisa’nın yanışını ve dağa kaçışlarını şöyle anlatmaktadır:

“Ben çocuk olduğum dünyayı alevler içinde buldum. Beş yaşındaydım ve Manisa yanıyordu. Bütün kent bir gömlekle dağa çıkmıştı. Askerlerimiz aşağıda düşmanla çarpışıyordu. Silah sesini ilk o zaman duydum. İlk topu, ilk uçağı da o zaman gördüm. Düşman, sözcüğünü de ilk o gün öğrendim, bir daha da unutmadım. Düşman yangın, top, tüfek demekti; daha çok da ölüm. Yanan kenti bir zaman dağdan seyrettik. Bir akşam kente indiğimizde de evimizin yerinde yeller esiyordu. Dağa çıkışımızı, sonra da inişimizi hiç unutmayacağım. Kentte hâlâ dumanlar tütüyordu. Halk ayakta kalan evlere sıkış sıkış yerleştirildi. Rum, Yahudi mahalleleriydi bu evler. (...) Burada ne kadar kaldık bilmiyorum. Yalnız elim, Halil İbrahim ağabeyimin elinde, bazen kenti dolaştığımız, bir o, usumda. Yıkıntı nedir o gün öğrendim. Sürülmüş tarlalara dönmüştü Manisa. Ayakta kalan kimi evlerin, dükkânların yalnız duvarlarıydı.”[1]

İlhan Berk’in 4-8 Eylül 1922 tarihleri arsında Yunan ve Emeniler tarafından yakılan Manisa’ya dair yazmış olduğu şiiri:

 

“1919

 

Ben dünyaya bir idare lambası altında geldim

Yeryüzü Birinci Dünya Harbi'ni yaşıyordu

Başımın üstünde mendil boyunda bulutlar vardı

 

Yunan Harbi'nde yanan şehirlerimizi bir dağdan seyrettim

O çadır çadır insanları askerleri esirleri

Arkalarında bir gömlekle kaçan halkımızı

İlk topu ilk tayyareyi gördüm

Anam kardeşim ve ben ayaktaydık

Kapanık dükkânlarıyla çarşılarımıza yağmur yağıyordu

 

Her sınıf insanıyla şehrim dağlara taşınmıştı

 

O yangından nehirlerimiz dağlarımız ve çeşmelerimiz kurtuldular

 

Yanmış ve yakılmış şehrimize bir akşamüzeri askerlerimiz girdi

Kursaklarında bir parça ekmekle insanlar ayaktaydı

O gün dünyayı ve insanları tanıdım

O gün ayağımın dibindeki şehirden ağlamayı öğrendim” / İlhan Berk/ İstanbul Kitabı

 

 

 

 

[1] Şen, Can, İlhan Berk’in Çocukluk ve Gençlik Hatıralarında Manisa, CBÜ Sosyal Bilimler Dergisi, Yıl: 2013 Cilt :11 Savı :3, s.347

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum