Ord. Prof. Dr. Sadri Maksudi Arsal'ın vefatının 67. yıl dönümü

Devlet adamı, düşünür ve bilim adamı olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarında büyük hizmetlerde bulunan Sadri Maksudi Arsal 67 yıl önce bugün hayatını kaybetti.

Ord. Prof. Dr. Sadri Maksudi Arsal'ın vefatının 67. yıl dönümü
20 Şubat 2024 - 09:41
Ord. Prof. Dr. Sadri Maksudi'nin aramızdan ayrılışının 67. yıl dönümü

Hem Türkiye’nin hem de Tataristan’ın ortak nişanesi Sadri Maksudi 67 yıl önce bugün aramızdan ayrıldı. Ord. Prof. Dr. Sadri Maksudi Arsal devlet adamı, düşünür ve bilim adamı olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarında büyük katkılar sundu. Bizzat Atatürk’ün daveti üzerine Türkiye’ye gelen Maksudi, uzmanlık alanı hukukun yanısıra özellikle dil ve tarih alanlarında önemli çalışmalar yaparak ciddi bir rol oynadı. Sadri Maksudi, Ankara Hukuk Fakültesi’nin kurucu öğretim üye kadrosunda  yer aldı ve Cumhuriyet hukuku eğitimini yerleştirilmesi ve dünyada ilk defa Türk Hukuk Tarihi disiplinini oluşturulması için büyük çaba sarf etti. Türklerin İslamiyet öncesi tarihinin gün yüzüne çıkmasını da sağladı.  

1880'de  Kazan’ın Taşsu köyünde dünyaya gelen Maksudi, Kazan’da eğitim hayatına başladı. Daha sonra Maksudi, eğitimci olan abisi Ahmet Hadi ile birlikte Kırım'a giderek fikir hayatının ilk tohumlarını attı. Kırım’da geçirdiği süre boyunca “manevi babam” dediği İsmail Gaspıralı’nın fikirlerinden genç yaşta etkilendi. Kazan’a dönüşünde Rus Öğretmen Okulundan mezun oldu ve Paris’e hukuk eğtiimi almak üzere gitti. 1906 yılında Çarlık Rusya’sına geri dönen Sadri Maksudi’yi hareketli günler bekliyordu. Çünkü ülkede Duma adlı parlamento kurulmuş, bir yandan Ceditçilik serpilmeye başlamış ve abisi de önde gelen Ceditçilerden biri olmuştu. Sadri Maksudi böyle bir dönemde Çarlık Dumasında Kazan temsilcisi olarak bulundu.

“EĞER ÖYLE BİR ŞEY OLURSA BÜTÜN RUSYA MÜSLÜMANLARINI KARŞINIZDA BULURSUNUZ”

Sadri Maksudi Duma’da görev aldığı süreç içerisinde yüreğinin yarısı Anadolu’da atmaktaydı. İstanbul’da II. Meşrutiyet’in ilanı sonrası Sadri Maksudi’nin girişimi ile Duma’dan Meclis-i Mebusan’a kutlama mesajı gönderildi. Yüreğinde büyük bir Türkiye sevdası taşıyan ve gelişmeleri yakından takip eden Sadri Maksudi, 1917 Devriminin gerçekleştiği sırada Kazan’da avukatlık yapıyordu. Devrim sonrasında St. Petersburga geri gelerek yapılan bir toplantıda boğazların işgali söz konusu olunca, “eğer öyle bir şey olursa bütün Rusya Müslümanlarını karşınızda bulursunuz” diyerek efsanevi sözlerini haykırdı.

1917 yılında sular yine durulmuyordu. Sadri Maksudi, 1917’de Kazan Hanlığı toprakları üzerindeki ilk devletleşme adımı diyebileceğimiz “İdil-Ural Devleti” nin ilk Cumhurbaşkanı olarak seçildi. Eğer bolşevikler Milli-Medeni Muhtariyet’i lağvedip bütçesine el koymasalardı, er geç tam bağımsız bir devlete dönüşmesi kaçınılmazdı. Muhtariyet yönetimi tepkisini ortaya koyarak Paris Barış Konferansı’na davalarını duyrulması için, Sadri Maksudi başkanlığında üç kişilik bir heyet gönderse de bu girişimler sonuç vermedi.  Bu yaşanan gelişmeler sonrasında Sadri Maksudi Fransa’ya taşınarak fikir hayatına ağırlık verdi ve çok geçmeden Sorbonne Üniversitesinde dersler vermeye başladı. Sadri Maksudi tabii bu yıllarda da Türkiye’deki gelişmeleri takip etmeyi bırakmadı ve Mustafa Kemal Atatürk’ü tanımayı çok istiyordu.

"HER ŞEYE RAĞMEN GİTMELİYİM"

Sadri Maksudi, Atatürk ile 24 Kasım 1924’te bir araya geldiği gör@üşmenin ardından Türkiye’ye davet edildi. Atatürk, devleti kurduktan sonra ilk olarak çağdaş hukuk sistemi oluşturmak ve bunun öğretileceği bir eğitim kurumu açmak istiyordu. Sadri Maksudi işte tam da bu amaçla Türkiye’ye çağrıldı. Maksudi, 1925’te ailesiyle gelince Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı ve Arsal soyadını aldı. Türkiye’ye gelmek istemesini ise şu ifadelerle açıkladı:“Mustafa Kemal bu işi milli şuur sayesinde başardı. Milletleri yapan da ayakta tutan da milli şuurdur. Milli şuuru doğuran tarih şuurudur. Türkiyenin bir dil akademisine bir de Tarih akademisine ihtiyacı vardır. Benim ikisine de hizmetim olabilir. Her şeye rağmen gitmeliyim.” Sadri Maksudi Arsal’ın canla başla büyük emek vereceği Türkiye yılları bu şekilde başladı.

Sadri Maksudi, yükseköğretimde sayısız öğrenci yetiştirdi, TBMM’de 12 yıl milletvekiliği yaparak sayısız önemli yasanın altına imzasını attı. Yurtdışında katıldığı toplantılarda ise Türkiye’yi büyük bir gurur ve şerefle temsil etti. 1930’da yayımlanan Türk Dili İçin adlı eseri, dil devriminin önünü açtı ve Maksudi, Türkiye’ye gelme amacı olan TDK ve TTK'nın kurulmasında öncülük etti. Vatanından ayrı kaldığı özlem dolu bu yıllarda Türkiye’ye ve Türklüğe büyük hizmetler veren Sadri Maksudi Arsal 20 Şubat  1957 yılında İstanbul’da dünyaya gözlerini yumdu.
Haber ilk olarak 20 Şubat 2024 tarihinde Kırım Haber Ajansında yayınlanmıştır.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum