ERMENİ SORUNU MU YOKSA TERÖRÜ MÜ? - Fatih ÖZONUR

ERMENİ SORUNU MU YOKSA TERÖRÜ MÜ? - Fatih ÖZONUR
30 Ekim 2020 - 18:26 - Güncelleme: 30 Ekim 2020 - 18:41
Terör ile bağı her şekilde kanıtlanmış; eleman sağlamaktan, saklamaktan ve silah temin etmekten, eğitimini vermekten tutun, teorik olarak araştırmada ve pratik olarak uygulamada terörist saldırılarını gerçekleştirmeye kadar her türlü kulvarda aktif olmuş, terör’den sabıka yemiş, ABD’de yabancı terör örgütleri listesine giren ve dahası FBI raporlarında 1980-86 yılları arasında ASALA ve JCAG Ermeni terör örgütlerinin ABD’de gerçekleştirdiği eylemlerin terör saldırıları raporlarında 2. sırada yer almış olan bir diasporanın, Ermeni diasporasının, sözde “Ermeni soykırımı”nı neden her sene gündeme getirdiklerini biliyor veya sadece bilinen genel anlamda olduğunu mu zannediyorsunuz? Çok vurgulu bir kelime -“soykırımı”- aslında ne amaçla kullandıklarını hiç düşündünüz mü geniş bir tarih bilgisi ile? Geçmişten günümüze, Ermeni meselesi veya sorunu diye yaşananları tarif etmek veya bir başlık altında toplamak, 1800li yılların sonundan itibaren, emperyalist destekli Ermeni terörist çetecilerin isyanlarından, katliamlarından, soykırımlarından ve evrensel bir kavram olan terör saldırılarından çektiklerine karşı sadece sorumsuz, milli düşünceden uzak değil, aynı zamanda adil bir yaklaşım olmamakla birlikte insanı bir kalbe sahip olmayada çok uzak bir tanım olması bizleri aşırı derecede rahatsız ediyor. Anadolu topraklarında 540 binin üzerinde kayıbı olan ve hala 185 tane açılmamış toplu mezarı bulunan bir millete ve ABD’nin eski başkanı Ronald Reagan’nın emri ile araştırmalar yapan, Reagan kabinesinde görev almış ve Adalet Bakanlığında en üst düzey sorumlularından biri olan Bruce FEIN ve ekibinin araştırmalarından ortaya çıkan rakamlarla, Osmanlı coğrafyasında 3 milyonun üzerinde katledilmiş insanı olan biz Türklerin önüne getirilen her türlü tek taraflı ve önyargılı düşmanca tavıra karşı, özellikle etnik bir milletin düşman birlikleri ile işbirliği yaparak isyanlarını görmezden gelip, atalarımızın aldıkları tedbirleri “soykırım” olarak ifade etme düşüncelerine vereceğimiz en etkili cevap, savundukları mağdur rolü oyna dedikleri Ermenilerin yaptıklarını onların kendi – Batılı – arşivlerinden itina ile seçilen ve önemli açıklamalar içeren paragrafları önlerine koymak, yüzlerine söyleyecek ortama davet etmekle olur. İşte biz, Türk-Amerikan Güvenlik Derneği, (Turkish-American Security Foundation [TASFO]) olarak 2008’den beri ABD’de bu konu üzerine yaptığımız araştırmalarımızı; Ermeni terörünün Anadolu’daki yapılanmasının emperyalist kaynaklarını, misyonerlerin altındaki çalışmalarını, terör çetelerini eğiten emperyalistleri, 1915 yılından sonra başka ülkelerde – nerelerde – Ermeni terörünün devam ettiğini burada sizlerle kaynakları ile paylaşacağız. Bu paylaşımlarımızda, TASFO’nun “12 Ayda 12 Mülakat sözde Ermeni Soykırımı Hakkında Hakikat” söyleşi dizimizden, Batılı tarihçilerin en yeni itiraflarını, ABD’de Ermeni terörünün ne ile mükafatlandırıldığını, Diplomatlarımıza kıyanların nasıl barındırıldığını burada sizlerin gözleri önüne sereceğiz. Bizim misyonumuz, ABD’de açtığımız sokak sergilerinde olduğu gibi akademisyenlere değil, gündelik gazetelerin köşe yazılarında alışık olmadıkları kaynaklardan haberdar edeceğimiz kesimi bilgilendirmek, yarın bir gün karşılarına çıkacak habere veya kişiye verecekleri cevaplara sahip olmalarını sağlamaktır. Yazılarımızı, özellikle Atilla Tuygan, Cengiz Aktar, Fikret Başkaya, Sait Çetinoğlu ve dahası gibi sözde soykırıma Türkiye de hizmet eden kişilerin de takip etmesini umuyor, bir sonraki yazı dizimizde buluşmak üzere diyoruz. Sadece yalan veya satılmış kalemler ile yazılan hikayelerin tek tarafı vardır !

Fatih ÖZONUR

Kaynak: 
KAFKASSAM – Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum