CUMHURİYETİN İLK YILLARINDA MANİSA'DA EĞİTİM VE KÜLTÜR HAYATINA GENEL BİR BAKIŞ

CUMHURİYETİN İLK YILLARINDA MANİSA’DA EĞİTİM VE KÜLTÜRHAYATINA GENEL BİR BAKIŞ Yazan: Hakkı UYAR

CUMHURİYETİN İLK YILLARINDA MANİSA'DA EĞİTİM VE KÜLTÜR HAYATINA GENEL BİR BAKIŞ
20 Mart 2018 - 12:27

Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Manisa’da Eğitim
Yüzyıllar boyunca Türk egemenliğinde kalan Manisa, Cumhuriyet dönemine kadar
önemli bir eğitim ve kültür merkezi olma özelliğini korudu. Manisa’nın yüzyıllardır ticaret
yolları üzerinde olması, tarım ekonomisine dayanan Osmanlı Devleti’nde Manisa’nın önemli
bir yer taşıması1 ve ayrıca bazı Osmanlı şehzadelerinin burada valilik yapmaları bunun temel
nedenlerindendi.
Osmanlı döneminde eğitim hayatında rol oynayan iki temel kuruluş vardı. Medrese ve
Sıbyan mektepleri. Çağatay Uluçay’a göre, Manisa’da yer alan medreseler şunlardı: İshakiye,
Ali Bey, Elvan Beyoğlu, Sinan Çelebi, Veled Bey, Çeşnigir, Hatuniye, Muradiye, Sultaniye,
Tekye, İbrahim Çelebi, Kara Yunus, Hamza Efendi, Hüsrev Ağa, Derviş Ağa medreseleri ile
Karaosmanizade Eyüp Ağa’nın Çeşnigir Camii yanında yaptırdığı medrese2.
16. yüzyıldan itibaren gittikçe dinsel bir eğitim vermeye başlayan medrese ve sıbyan
mektepleri yetersiz, çağdışı ve teokratikti; Avrupa’daki gelişmelerden (Coğrafi keşifler,
Rönesans, Reform, Hümanizma, Aydınlanma, Fransız Devrimi, Sanayi Devrimi...) habersizdi.
Tanzimat’ın ilanından sonra Avrupa’daki gelişmelere ayak uydurmak için daha köklü
reformlar yapılmaya başlandı. Bu bağlamda; Batı’nın eğitim kurumları örnek alınarak iptidai,
rüşdiye, idadi ve sultaniler kuruldu. Ülkenin her tarafına yaygınlaştırılmak istenen bu eğitim
kurumları, 19. yüzyılın ikinci yarısından sonra Manisa’da da açıldı3.
1908 yılına gelindiğinde, Manisa’da öğrenim çağındaki Türk ve Müslüman
çocuklarının % 15.2’si, Gayrimüslim (Ermeni, Yahudi, Rum vd.) çocuklarının % 53.6’sı
okula gidebiliyordu4. Bu da gösteriyor ki, Gayrimüslim çocukların Türk ve Müslüman
çocuklara göre, okula gitme oranı 5.5 kat fazlaydı.
Cumhuriyetin Yıllarında Örgün Eğitim
Cumhuriyet ilan edildiğinde, Yunan işgalinden henüz kurtulmuş olan Manisa’nın
büyük bölümü yanmış ve yıkılmıştı. Türkiye’nin birçok yerinde olduğu gibi; yoksulluk, geri
kalmışlık ve bulaşıcı hastalıklar burada da egemendi. Halkın yaklaşık % 80’i köylerde
yaşıyordu.
Cumhuriyetin ilk yıllarında sayısı 900 civarında olan Manisa köylerinin (935 köyün
875’i muhtarlıktı ve 681’inde Köy Kanunu uygulanıyordu) büyük bölümünde okul yoktu.
Dağ köylerinin nüfusu ova köylerine göre daha azdı ve yine dağ köyleri ova köylerine
nazaran daha geriydi. 1923 yılında Manisa köylerinin % 11.2’sinde okul vardı. 1950 yılında
bu oran yaklaşık 4 kat artarak % 43.3’e ulaştı5.

1923 yılında, Manisa köylerinde 98 öğretmen görev yapmaktaydı. Bu öğretmenlerin
her birinin bir köyde öğretmenlik yaptığını düşünecek olursak, en iyimser tahminle Manisa
köylerinin ancak 98’inde okul bulunuyordu. 1950 yılında okullu köy sayısı 379’a ulaştı. Tüm
il çapındaki okul sayısı ise 411 idi6.
Manisa’da Cumhuriyet’in ilk yıllarında öğrenim çağındaki çocukların okula gidebilme
oranı % 30 civarındaydı. 27 yıllık bir zaman diliminden sonra, 1950 yılında bu oran şehirlerde
% 87, köylerde % 47, il genelinde ise % 67 oranına ulaştı7.
Ele aldığımız dönemde, öğrencilerin kültürel etkinliklere katıldıklarını, müsamereler
düzenlediklerini, kurdukları izci teşkilatlarıyla geziler yaptıklarını ve sergiler açtıklarını
görmekteyiz. Aynı yıllarda öğrenci velilerinin oluşturdukları “himaye cemiyetleri” de yoksul
öğrencilerin gereksinimlerini (kitap, defter, yiyecek, giyecek vs) karşılıyordu8.
Öğretmenler bu dönemde en kalabalık aydın grubunu oluşturuyordu. Türk
Devrimi’nin toplumsal tabanda benimsetilmesinde, “devrimin misyoneri” görevini yaptılar.
Millet mektepleri, Muallim birlikleri, kulüp ve dernekler, Türk Ocakları, Halkevleri gibi
kültürel kuruluşlarda etkin bir şekilde çalışarak üstün bir verimlilik gösterdiler9.
Cumhuriyetin ilk yıllarında Manisa’da bir ortaokul bulunuyordu. 1945 yılında açılan
Manisa Lisesi’nin bünyesinde bir de ortaokul mevcuttu. Manisa’daki meslek okulları arasında
Orta Ticaret Mektebi, Akşam Kız Sanat Okulu, Kız Enstitüsü, Erkek Sanat Okulu, Erkek
Sanat Enstitüsü de yer alıyordu10.
Cumhuriyetin İlk Yıllarında Kültürel Etkinlikler
Türkiye’de 1930’lu yıllar, üst yapıda gerçekleştirilen devrimlerin toplumsal tabanda
benimsetilme yılları oldu. Ekonomik alanda devletçilik ilkesiyle hızlı bir kalkınma ve
toplumsal refahı arttırma çabalarına girişildi. Ayrıca, eğitim ve kültür alanında yapılan köklü
devrimlerle “Cumhuriyet İdeolojisi” halka benimsetilmeye ve geliştirilmeye çalışıldı.
Bu bağlamda; Millet mektepleri, Halk okuma odaları, Muallim birlikleri, spor
kulüpleri, eğitim ve kültür alanında etkinlikte bulunan dernekler, Türk Ocakları, Halkevleri,
Halkodaları, Köy Eğitmenleri, Köy Enstitüleri ve köylüye yönelik çeşitli kurslar büyük başarı
sağladı11.
Türkler yüzyıllar boyunca Arap alfabesini kullandılar. Bu alfabe, Türkçe’nin
gereksinimlerini karşılamıyordu. Türk halkı da bu nedenle Arap alfabesini öğrenmekte güçlük
çekiyordu. 1928 yılında halkın ancak yaklaşık % 10’u okuma yazma biliyordu. Atatürk, hem
bu nedenle hem de Türk kültürünü Arap kültürünün etkisinden kurtarmak amacıyla Yeni Türk
Alfabesi’nin kabulünü sağladı (1928). Yeni alfabeyi halka hızlı bir şekilde öğretmek amacıyla
Millet mektepleri kuruldu. En büyük verimini 1929-1935 yılları arasında gösteren Millet
mekteplerinden bu dönem içerisinde yüz binlerce kişi mezun oldu.
1929-1935 yılları arasında, Manisa’da açılan Millet mekteplerinde okuyan öğrenci
sayısı 50.000 civarındadır. Bu, Manisa nüfusunun % 12’si kadardır. Okuma yazma
öğrenenlerden öğrendiklerini unutmamaları ve pekiştirmeleri için, özellikle köylerde Halk
Okuma Odaları kuruldu. 1933-34 öğretim yılında Manisa’da 122 Halk Okuma Odası vardı.
Yazı Devrimi’nin tamamlayıcısı olan Dil Devrimi çerçevesinde Ezan Türkçeleştirildi.
1932-33 yılında Manisa’da da Türkçe okunmaya başlandı. Bu konuda açılan kursu, Manisa Ortaokulu Müzik öğretmenlerinden Osman Bey yönetti ve müezzinlere Türkçe Ezan okumayı
öğretti12.
Kültürel hayatta rol oynayan kuruluşlardan biri de Muallim Birlikleri idi. Öğretmenleri
örgütleyen bu dernek, halkın kültür düzeyini yükseltmek amacıyla kurslar düzenliyor,
konferanslar veriyordu. Manisa’nın merkezinde, Akhisar, Kırkağaç, Kula, Salihli ve Soma’da
(belirleyebildiğim kadarıyla) 6 Muallim Birliği vardı.
Cumhuriyet’in ilk yıllarında spor kulüpleri, sportif çalışmalarının yanı sıra, halkın
eğitim ve kültür hayatına katkıda bulunacak sosyal ve kültürel etkinlikler de yapıyordu. Bu
kulüplerin futbol, avcılık, binicilik, bisiklet, voleybol, tenis, bando, müzik, temsil ve tiyatro
gibi spor ve kültür şubeleri vardı. Manisa’daki spor kulüplerinden bazıları şunlardı: Manisa
Esnaf Spor Birliği, Manisa Yıldırım Spor Birliği, Akhisar Gençler Birliği, Akhisar İdman
Yurdu Kulübü, Salihli Gürbüzler Yurdu, Bozkurt Spor Kulübü, Kırkağaç Yıldız Spor Kulübü,
İdman Kulübü, Gençler Birliği, Turgutlu Gençlik Yurdu, Soma Türk İdman Kulübü, Alaşehir
Gençler Birliği, Gördes Gençler Birliği...
Manisa’da kültürel hayatta rol oynayan dernekler arasında Himaye-i Etfal Cemiyeti
(Çocuk Esirgeme Kurumu), Yardımsevenler Cemiyeti ile Milli İktisat ve Tasarruf Cemiyeti
de yer alıyordu. Derneklerin Manisa merkezde ve ilçelerde şubeleri vardı13.
İkinci Meşrutiyet yıllarında, İttihat ve Terakki’nin “kültür” kuruluşu olarak kurulan ve
ulusçu ilk dernekler arasında yer alan Türk Ocakları, Cumhuriyet döneminde tekrar faaliyete
geçti. Halka yönelik eğitim ve kültür çalışmaları yapan Türk Ocakları, konferans, kurs, kitap
yayını, gece dersleri, eğlence, tiyatro gibi etkinliklerde bulunuyordu. Türk Ocaklarının
kapatıldığı 1931 yılında Türkiye’de 276 Türk Ocağı vardı. Bunların 12’si Manisa’daydı:
Manisa Merkez, Turgutlu, Gördes, Soma, Kula, Kırkağaç, Palamut, Salihli, Akhisar, Demirci,
Alaşehir ve Ahmetli Türk Ocakları14.
1932 yılında Türk Ocakları’nın yerine Halkevleri kuruldu. Manisa’da ilk Halkevi 1933
yılında açıldı. Manisa merkezde açılan bu Halkevi’ni diğer ilçelerde açılan Halkevleri izledi.
Halkevleri 9 dalda çalışıyordu: 1. Dil, tarih ve edebiyat; 2. Ar (Güzel sanatlar); 3. Gösterit
(Temsil); 4. Spor; 5. Sosyal yardım; 6. Halk dershaneleri ve kursları; 7. Kitapsaray
(Kütüphane) ve yayın; 8. Köycülük; 9. Müze ve sergi. 1940 yılında, Halkevleri’nin küçük
birer örneği olarak Halkodaları kurulmaya başlandı. 1945 yılında Manisa’da 14 Halkevi, 69
Halkodası vardı. 1950 yılına kadar geçen süre içerisinde Halkevi sayısı 15’e, Halkodası sayısı
86’ya ulaştı15.
Köy ve köylüye yönelik etkinlikler arasında Köy Eğitmenliği, Köy Enstitüleri, Gezici
Köy Demircilik ve Marangozluk Kursları, Köy Kadınları Gezici Kursları sayılabilir.
1936 yılında askerliğini onbaşı veya çavuş olarak yapan, okuma yazma bilen
gençlerden öğretmen (eğitmen) olarak yararlanmak amacıyla Eğitmen Kursları açılmaya
başlandı. Manisa’da 1938 yılında Horozköy’de Eğitmen kursu açıldı. Kursun açılışında o
yıllarda Manisa’da Milli Eğitim Müdürü olarak görev yapan M. Rauf İnan’ın büyük rolü oldu.
1938, 1939 ve 1940 yıllarında, üç yıl boyunca Eğitmen yetiştiren bu kurstan 200 eğitmen
yetiştirildi. 1937 yılında Manisa’nın 900 civarındaki köyünün sadece 140’ında öğretmen
vardı. Eğitmenlerin mezun olmasıyla okulu ve öğretmeni bulunan köy sayısı arttı. Eğitmenler
özellikle dağ köylerine gönderildi.

1940 yılında Köy Enstitüleri’nin kurulmasıyla, köye öğretmen gönderme sorununa
köklü bir çözüm bulunmuş oldu. Açılan 21 Köy Enstitüsü’nden binlerce genç mezun oldu ve
binlerce köy okula, yüz binlerce çocuk öğretmene kavuştu. İlk olarak 1943-44 öğretim yılında
Manisa köylerinde göreve başlayan Enstitülü öğretmenlerin sayısı gün geçtikçe arttı. 1950
yılında Manisa köylerindeki Enstitülü öğretmen sayısı 300 civarındaydı.
Köy kadın ve erkeklerini eğiterek, köydeki temel ihtiyaçlarını karşılamalarını
sağlamak, yaşam düzeylerini yükseltmek amacıyla açılan köy kursları çok yönlüydü.
Erkeklere yönelik olarak demircilik ve marangozluk, kadınlara yönelik olarak da biçki-dikiş,
ev yönetimi ve çocuk bakımı gibi alanları kapsıyordu. 1939-40 yıllarında açılmaya başlayan
bu kurslarda yüzlerce kişi eğitim gördü16.
Sonuç
Geleneksel toplum yapısından (tarım ekonomisi, dinsel-monarşik devlet yapısı, dinsel
cemaatlere dayalı toplum ve kırsal ağırlıklı yerleşme) modern toplum yapısına
(sanayileşme/kapitalistleşme, ulus-devlet, aydınlanma, bireyselleşme ve kentleşme) geçmek
Cumhuriyet yönetiminin ana hedefiydi. Modernleşme amacıyla gerçekleştirilen devrimleri,
topluma benimsetmek Cumhuriyet rejiminin yaşaması açısından son derece önemliydi. Bu,
toplumsal refahı arttırıcı önlemlerin alınmasından başka, eğitim ve kültür alanında yapılacak
atılımlara da bağlıydı.
Türkiye Cumhuriyeti, 1923-50 yılları arasında eğitim ve kültür alanlarında gösterdiği
başarıyla “Eğitim ve Kültür Devleti” olma yolunda büyük başarı sağladı. Bu başarılarda,
Millet Mektepleri, Halk Okuma Odaları, Muallim Birlikleri, Türk Ocakları, Spor Kulüpleri,
Dernekler, Halkevleri, Halkodaları, Köy Eğitmenliği Örgütü, Köy Enstitüleri ve köylüye
yönelik olarak açılan kursların büyük rolü oldu.
Bugün gelinen noktada, Cumhuriyetin 80. yılında önemli bir ilerlemenin
kaydedildiğini söylemek gerekir. Söz konusu ilerlemeyi Manisa özelinde rakamlarla ifade
edecek olursak (2001-2002 öğretim yılı itibarıyla); Manisa’daki okul sayısı (Anaokulu, Ana
Sınıfı, İlköğretim Okulu, Lise) 1092’dir. İlköğretim Okulu ve Lise sayısı 844’dür. Bunların
723’ü ilköğretim okulu, 121’i lisedir (genel, mesleki ve teknik). Cumhuriyetin ilk yıllında
(1923) tüm Türkiye’deki lise sayısı 23’tü. Manisa’daki ilköğretim okulu ve lise öğretmeni
sayısı 10.189’dur. 1923’te tüm Türkiye’deki öğretmen sayısı (ilk, orta ve lise) 12.130’du.
Bugün sadece Manisa’daki öğretmen sayısı, 1923’te tüm Türkiye’deki öğretmen sayısına
yakındır. Bugün Manisa’daki ilköğretim ve lise öğrenci sayısı 213.093’tür. 1923 yılında bu
rakam tüm Türkiye için 355.634’tü17. Rakamsal boyutuyla baktığımızda 1923’te tüm
Türkiye’deki okul, öğretmen ve öğrenci sayısına bugün Türkiye’nin 81 ilinden biri olan
Manisa sahiptir. Bu gelinen nokta, büyük bir ilerlemeyi ifade etmektedir; ancak, yeterli
olduğunu da söylemek mümkün değildir.

Kaynaklar ve Dipnotlar:

* Yrd. Doç. Dr., Dokuz Eylül Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü
1 Feridun M. Emecen, XVI. Asırda Manisa Kazası, Türk Tarih kurumu yay., Ankara, 1989, s. 65, 222.
2 Çağatay Uluçay-Besim Darkot, “Manisa”, İslam Ansiklopedisi, c. VII (ss. 288-294), s. 293 (Tarihçe kısmı
Çağatay Uluçay tarafından yazılmıştır).
3 Hakkı Uyar, Cumhuriyet Döneminde Manisa’da Eğitim (1923-1950), DEÜ AİİTE yayınlanmamış yüksek
lisans tezi, İzmir, 1993, s. 4.
4 Uyar, agt., s. 4.
5 Uyar, agt., s. 20, 93.

6 Uyar, agt., s. 20.
7 Uyar, agt, s. 11.
8 Uyar, agt., ss. 12-15.
9 Uyar, agt., s. 18.
10 Uyar, agt., ss. 21-31.
11 Bu kuruluşların Manisa ili bazında ayrıntılı bir değerlendirmesi için bkz. Uyar, agt.

12 Ayrıntılı bilgi için bkz. Uyar, agt., ss. 32-42; Devlet İstatistik Enstitüsü Müdürlüğü, Maarif 1933-34 Halk
Okuma Odaları ve Umumi Kütüphaneler İstatistiği, İstanbul, 1935, ss. 3-25.
13 Ayrıntılı bilgi için bkz. Uyar, agt., ss. 43-52.
14 Ayrıntılı bilgi için bkz. Uyar, agt., ss. 53-60.
15 Ayrıntılı bilgi için bkz. Uyar, agt., ss. 61-87; CHP Halkevleri ve Halkodalarının Yurt İçinde Dağılışları,
Ankara, 1945, ss. 54-56.

16 Ayrıntılı bilgi için bkz. Uyar, agt., ss. 88-108.

KAYNAK: https://www.academia.edu/22020271/CUMHUR%C4%B0YET%C4%B0N_%C4%B0LK_YILLARINDA_MAN%C4%B0SADA_E%C4%9E%C4%B0T%C4%B0M_VE_K%C3%9CLT%C3%9CR_HAYATINA_GENEL_B%C4%B0R_BAKI%C5%9E-  20 MART 2018 TARİHİ KAYDI
17 1923 yılındaki veriler için bkz. Necdet Sakaoğlu, Cumhuriyet Dönemi Eğitim Tarihi, İletişim yay., İstanbul,
1992.
2001-2002 öğretim yıl verileri Manisa valiliğinden alınmıştır.


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum