Muammer AZMAK

Muammer AZMAK

[email protected]

SICAKLAMA

20 Temmuz 2011 - 23:06

 

Sıcaklar gecikecek.

Sıcağa hasret kaldık.

Sıcak nerde?

Sıcak var mı?

Sıcak yok mu?

Sıcak olsa dalımızı bir ısıtsak,

Çok sıcak olursa ne yaparız?

Sıcak var.

Sıcak çok.

Sıcaktan bayıldım.

Sıcaktan çıldıracağım.

Yola yumurta kırsan sıcakta pişer.

Beynim pişti.

Sıcak var hem de çoooook var.

Zamanıdır olmalı sıcak.

Olmazsa nasıl kızarır domates, nasıl tombullaşır patates. Olgunlaşır mı böğürtlen, erer mi üzümler.

Göğerir mi biber, sulanır mı karpuz, yeşerir mi salatalık, morarır mı patlıcan, çiçekler süslenir mi?

Mevsim olunca yaz ortalıktan çekilir ayaz, hoştur bahar, loştur sonbahar ama insan yine de yazı arar.

Çivi çiviyi söker derler eskiler, gölgede çayı bardak bardak içer yeniler. Suyun yerini tutmaz en iyiler.

Sımsıcak ana kucağına hasret çeker yetimler, azıcık kuyruğuna basınca öffffff diye inler yeni yetmeler.

Başı dumanlanır, sevdalanır, sıcak ellerinden bir tutsam diye hayıflanır, şaşkın şaşkın dolanır.

Yaksın seni, bana gönderdiğin veda buseleri diye ilenir. Almak için bir öpücük dilenir ha dilenir.

Kalmadı gönül iklimlerinde sıcak bir muhabbet. Çay da yalan çayhane de yalan buyur sende oyalan.

Gönül ne çay ister ne çayhane gönül muhabbet ister hepsi bahaneyi söyleyenler artık birer efsane.

Gelenlere- gidenlere sıcak davranmalı, İlişkiler sıcak olmalı, lakin hava değil havamız ısıtmalı.

Bakışlarımız cesaret vermeli, arsız edip sevdirmeli, deli divane etmeli, amma candan bezdirmemeli.

Sıcak fıstık el yakacak, taze kavrulmuş leblebi mis gibi kokacak, kahvenin kokusu bayıltacak. Yapma.

Bütün bu istekler yel ile yapılacak, keyiflere dokunulmayacak. Gel keyfim gel denilecek.

Esmerleşmek isteyeceksin, Bronz bir ten dileyeceksin fakat gölge etme güneş sitemi yollayacaksın

Tuzlu suya değeceksin, yaralarım dağlanmasın diyeceksin, görenlerin aklına ziyan olacaksın.

Sıcak temas sağlanacak, sıcak dakikalar yaşanacak, ardından zayiat olmayacak.

Ağzı yananlar kordan, bir lokma almaz lordan. Lordan vazgeçenler artık geçmez olur yardan, buradan.

Sıcaktan korkmalısın tedbir olarak gölgede kalmalısın bol bol su almalısın.

Sabahları erkenden ihtiyaç görmeli, akşamları oldukça geçten çıkıp gezmeli, sıkça mola vermeli.

Ağır yemeklerden kaçmalı, meyve ile salatayı seçmeli, fırsat düştükçe soda-ayran tüketmeli.

Meyveler ihmal edilmeğe hiç gelmezler küçük büyük demeden yemeli her dem.

Keyif verici maddelerden uzaklaşmalı, hayat verici, canlandırıcı, nemlendirici yollardan geçmeli.

Sıcaktan ısı transfer edip kendi hararetini, kızgınlığını arttırmamalı, aman kimyayı bozmamalı.

Kimyamız bozulunca sağa sola zarar vermemeli çünkü öfkeyle kalkan zararla oturur sözü unutulmamalı.

Keskin sirkenin vereceği ziyanın ilk adresi onu saklayan kabı olacağı akıldan uzak tutulmamalı.

Bir bardak suya konulan yarım çorba kaşığı sirke zindeleştirir vücudu sabahları alınırsa uyulmalı bazen.

Sıcak olmalı. Mevsimler yoldan çıkmamalı. Yörüngesinden sapmamalı.

Sıcak istemesek de olacak. Hem kaderimiz hem ihtiyacımız.

Sıcaktan olabildiğince faydalanmalı.

Tarımda, sanayide, ısınmada, enerji elde etmede yararlanma yolları bulmalı.

Bulunanları yaygınlaştırmalı.

Sıcaktan insan kendini çok ama çok kollamalı. Sıcağın işgaline direnmeli.

Sıcakların can yakmadığı, can almadığı, can verdiği günler geçirmek temennisiyle…

                                                                                                                      20/07/2011