Uluslararası Geçmişten Günümüze Manisa Sempozyumu-II
Manisa Sempozyumu-II
Naci YENGİN
www.tarihistan.org
MCBÜ Fen Edebiyat Fakültesi tarafından 21-22-23 Eylül 2022 tarihleri arasında gerçekleştirilen “Uluslararası Geçmişten Günümüze Manisa Sempozyumu-II” birbirinden önemli bildiriler ve konukların katımıyla değerlendirme toplantısıyla sona erdi.
253 bildirinin sunulduğu sempozyum Manisa’nın kültür, sanat, tarih, tarım, hayvancılık, coğrafi, arkeoloji, folklorik, sanayi… birçok alanında geçmişten günümüze, bugünden geleceğe ışık tutacak birikimin varlığını da göstermesi açısından önemlidir.
21 Eylül 2022’de 3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın torunu Prof. Dr. Emine Gürsoy Naskali ve 29 Mayıs Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Feridun Mustafa Emecen’in onur konuğu olarak ağırlandığı sempozyum açılışıyla başladı.
Prof. Dr. Feridun Mustafa Emecen İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünden hocamız olması hasebiyle daha dikkatli dinledim. İlmi hayatını Manisa’ya adamış Feridun Emecen hocamızın Manisa üzerine yazmış olduğu eserler, yayımladığı makaleler, konferanslar, programlar olmasaydı Manisa’nın tarihi ve kültürel hayatında hala aydınlanmamış birçok karanlık alanların olacağından kimsenin kuşkusu yoktur. Bu bakımdan Feridun Emecen Hocamız adına Manisa’da ne yapılsa azdır. Bana kalırsa vakit geçirmeden üniversiteye bir salona adını vermekle başlamak gerekir. Bir okula, bir kültür merkezine adını vererek Manisalıların hocamıza olan vefa borcunun küçük bir bölümünü ödemeleri gerekmektedir.
Açılış konuşmasında Feridun Emecen Manisa’ya büyük hizmetleri donunmuş ve yazmış olduğu eserlerle hala faydalandığımız Çağatay M. Uluçay ve İbrahim Gökçen üzerinde fazlasıyla durdu. Feridun Beyin ısrarla üzerinde durduğu ve yüksek bir inanç ve arzuyla altını çizdiği konuların başında İbrahim Gökçen ve Çağatay Uluçay’ın eserlerinin mutlaka tekrar basılması yönündeydi. Hatta bunun sorumluluğunun belediyede olması gerektiğini yüksek sesle ifade etti. Çağatay Uluçay ve İbrahim Gökçen’in eserlerini bulamayan yüzbinlerce araştırmacı gibi bizlerin de beklentisi bu yönde…
Celal Bayar’ın torunu Emine Gürsoy Naskali’yi yakınları ve öğrencileri dışında çok fazla tanıyan yoktur. Belki celal Bayar’ın torunu olması yönüyle tanıyanlar çıkabilir. Ancak alanında yaptığı çalışılmalar bir yana mütevazılığı engin birikimiyle onu tanıyan ve ilk kez tanıma imkânı bulanları karşılamaktadır. Üç gün boyunca sempozyumun en çok konuşulan, en renkli siması ve en popüler insanıydı desek abartmış olmayız. Tanışanlar, fotoğraf çektirenler, imza isteyenler, eserlerini soranlar…
Naskali hocamızla Manisa üzerine iki gün boyunca iki saate yakın sohbet etme imkânı bulan ve fotoğraf çektirenlerden birisi de bendim. Sağ olsun Prof. Dr. Ayşe İlker Hocamız incelik göstererek tanıştırdı. Ben kendilerini Marmara Ün. Tanırdım. Kitaplarından haberdardım.
“Şehir Efsanesi”, “Komşuluk”, “Kasap”, “Kültür Tarihimizde Gizli Diller”, “Argo”, “Öfke Kitabı”, “Demokrat Parti Grup Tutanakları”, “Türk Dünyası Bilmeceleri-4 Kitap”, “Kayseri Olayları Davası”, “Vatan Cephesi Davası”, “Örtülü Ödenek Davası”, “Ayakkabı Kitabı”, “Yassı Ada Zabıtları”, “Takvim Kitabı”, “Kürk Kitabı”, “Alay Kitabı”, “Pazar”, “Su”, gibi 80’den fazla kitabı binlerce makalesi bulunan bilim inananıyla saatlerce görüşüp konuşabilmek büyük bahtiyarlıktır.
“Uluslararası Geçmişten Günümüze Manisa Sempozyumu-II” bildirilerinin tamamını takip etmek mümkün olmadı. Ancak takip edebildiğimiz bildirilerden memnun kaldığımızı, Manisa tarihi ve kültürü adına ümidimizin arttığını ifade etmek isteriz. Bazı bildirilerin daha güçlü olması gerektiğine dair beklentiler olsa üç gün boyunca birçok başlık atında sunulan bildirilerin önemi, organizasyonun sıcak yaklaşımı, profesyonellikten ödün vermeyen ciddiyeti sempozyumun başarılı geçmesini sağlayan nedenlerin başında gelmektedir.
Sempozyumda bildiri sunan ve üniversite bünyesi dışında konuyla yakından ilgililerin katılımının az oluşu, basının sempozyumla ilgili daha fazla bilgi vermesi, sempozyumun belli salonlardaki oturumlara gerekirse canlı yayınlaması gerektiğine dair beklentilerin önümüzdeki sempozyumlarda gerçekleşmesi temennilerimizi belirterek emeği geçen başta Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlığı, paydaşlar ve bildiri sunan katılım ve katkı sağlayanlara teşekkür ederiz. Sempozyum bildirileri umarım bir an önce yayınlanır ve tamamını okuma imkânı bulabiliriz.
FACEBOOK YORUMLAR