TALHA FORTACI: SORULAR

Çocuk olduk sorduk. Genç olduk sorduk. Olgunlaştık yine sorduk. Ve yaşlandık son sorularımızı sorduk. Aslında hayatın bitmeyen ve cevabı alınamayan sorularla dolu olduğunu anladık. Evvelimizde de ahirimizde de hep sorular olduğunu kavradık

TALHA FORTACI: SORULAR
05 Ocak 2014 - 11:09

SORULAR

Daha dünyayla tanışmamıştık. Adem ile Havva cennetten çıkarılmamıştı. Güneş sıcak yüzüyle gülümsememiş, daha rüzgâr serin serin esmemişti içimize. Bulutlar henüz indirmemişti rahmet yağmurlarını. Öfke, kin, nefret duyguları istila etmemişti yeryüzünü. Sevgi, muhabbet ve fedakârlık doldurmamıştı gönülleri. Anne şefkatle bakmamıştı yavrusuna, baba daha hiç kızmamıştı evladına. Çünkü yoktuk, bir hiçtik daha…

 

İşte tam o zaman sordu yüce yaratan ;”Ben sizin rabbiniz değil miyim” dedi. İlk cevabımız da orada peyda oldu. Evet, tam o anda başladı sorularla olan serüvenimiz. Sonra insan olduk. Dünyayla tanıştık. Doğayı tanıdık, hayvanları tanıdık, yeri göğü tanıdık. Sonra sormaya başladık, çevremizdeki her şeyi anlamaya çalıştık. Daha hiçbir şey bilmiyorduk. Eşyanın esmasını öğretti Hâlik u Zülcelal. Fakat bununla da yok olmadı merakımız. Öğrendiğimiz her şey, yeni bir soruyu da beraberinde getirdi.

 

Çocuk olduk sorduk. Genç olduk sorduk. Olgunlaştık yine sorduk. Ve yaşlandık son sorularımızı sorduk. Aslında hayatın bitmeyen ve cevabı alınamayan sorularla dolu olduğunu anladık. Evvelimizde de ahirimizde de hep sorular olduğunu kavradık

 

Sonra öldük. Bu kez de melekler sordu. Rabbin kim, peygamberin kim, kitabın ne, dediler. Sonra devam etti sorular. Zamanımızı nasıl harcadığımızdan, gençliğimizi nerede geçirdiğimizden, malımızı nereye sarf ettiğimizden sorulduk.

Evet, hep soruldu. Biz ise hep cevap verdik. Zaten en başında söylemişti aziz olan Allah; insanoğlu imtihan için yeryüzündeydi. Aslında var olmak, soru sormaktı, var olmak soru sorulmaktı. Varlığımızı ispat eden şeydi sorular. Aslında hayatın kendisiydi sorular. Bunu fark edenler kazandı. Bunu fark edenler; hamdı, pişti, yandı…

Dünya kâlu bela da sorulan soruya gerçek cevabın verildiği yerdir aslında. Cennet ve cehennem ise dünyada verilen cevapta gizli…

05.01.2014 TALHA FORTACI

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum