Rusları dize getiren Türk Hanlığı
Hanedanlığın adı ilk başta 'Altın Orda' değildi. Kendilerine Cuci Ulusu diyorlardı. Orda namı, Cuci Ulusunda 1290'lardan sonra kullanılmaya başlanmıştır ve umumiyetle hanedanlığın kapladığı vatan topraklarını ifade etmiştir.
1 / 25
Hanedanlığın adı ilk başta 'Altın Orda' değildi. Kendilerine Cuci Ulusu diyorlardı. Orda namı, Cuci Ulusunda 1290'lardan sonra kullanılmaya başlanmıştır ve umumiyetle hanedanlığın kapladığı vatan topraklarını ifade etmiştir. Orda=Ordu demektir. Bunun dışında saray, yurt, ordugah manalarında da kullanılmıştır. Aynı zamanda orda kelimesi, Hükümdarın çadırının bulunduğu yeri de ifade etmektedir. Altın Orda tabiri ise ilk defa 1564 yılında yazılmış olan bir Kazan Kroniğinde geçmektedir. Bu kelimenin kökeni ise Han'ın ordugahı ile alakalıdır. İbn Battuta Seyahatnamesinde Han'ın altınlarla süslenmiş çadırlarda oturduğu yazılıdır. Tahminlere göre, buna istinaden Altın ve Orda kelimeleri birleştirilerek Altın Orda tabiri oluşturulmuştur. Türkçe'de hanedanlığa Altın Ordu da denmektedir, bu konuda bir yanlışlık yoktur.
2 / 25
Cengiz Han hayattayken fethettiği toprakları oğulları Çağatay, Ögedey, Cuci ve Tuluy arasında paylaştırmıştı. Cuci'nin namına Dest-i Kıpçak ismiyle tabir edilen, Altay dağları ve batı Sibirya'dan itibaren fethedebildiği bütün topraklar vadedilmişti. Fakat Cuci 1227'de hayatını kaybetti. Bunun üzerine oğlu Batu, başarılı seferlerle birçok bölgeyi hakimiyeti altına alarak Altın Orda Hanedanlığını teşkil etti. Batu Han yaptığı başarılı seferlerle bütün bozkıra hakim olmuştu fakat ortada bir sorun vardı. Hakimiyet altına alınan topraklardaki konar göçer Kıpçak ve Türk nüfusu çok fazlaydı. Esas Moğol nüfusu ise Karakurum'da idi. Bu sebeple Cuci Ulusu, tıpkı kaynar suya atılan bir avuç buz gibi, zamanla eriyerek Türkleşmeye başladılar.
3 / 25
Altın Orda'da diğer Moğol devletlerindeki gibi tek ilah inancı vardı. Tanrı adına tabiat kuvvetlerine hükmediyorlardı, içtikleri suyun bir kısmını ateş için güneye, hava için doğuya, su için batıya ve ölüleri yad etmek için kuzeye serperlerdi. Altın Orda'da Tanrı resmine çok nadir rastlanır. Moğollarda hükümdarın tanrılaşma eğilimi yoktur. Batu da, Cengiz Han ve Ögedey gibi halkının şamanist inancını paylaşıyordu. Hristiyanlık İdil boyunda önemli rol oynamıştır. Hristiyanlığın tesiri, Batu'nun oğlu Sartak'ın kısa süreli hakimiyeti döneminde (1256-1257) biraz önem kazanmıştır. Ondan sonra tahta geçen Berke ise Müslümandır, bunda Seyfettin el-Buhari'nin büyük rolü vardır. Berke Müslümanlığı kabul edince Müslümanlık Altın Orda'da hızla yayılmıştır. Hatta Mısır'da askerlik yapan Altın Ordalı askerler bile bu olaydan sonra Müslümanlığa girmişlerdir. Tatarlar arasında İslamiyet bu kadar hızla yayılmasına rağmen, eski inançlarına sadık kalan bir hayli Türk ve Moğol vardır. Tohtu (Tokta), kendisi şamanist iken oğlu Müslümandı, bunun Altın Ordu'daki hoşgörüyü gösterdiği iddia edilir.
4 / 25
Cengiz Han'ın 1227'de ölümünden sonra büyük hanlık makamına Ögedey seçildi. Onun hâkimiyeti, Moğol Hanlığı'nın teşkilâtlandırılması bakımından mühimdir. Bu maksatla kurultaylar toplanmış ve bazı umumî kurallar konulmuş, Cengiz'in 'yasa'sı tatbik edilmekle beraber, şehirli ve köylü ahalinin ihtiyacına göre bir idare kurulmuştu. 1235'te devlet işlerini alakadar eden yeni meseleler münasebetiyle toplanan büyük kurultayda Batı Seferi, yani Doğu Avrupa'nın istilâsı kararlaştırıldı.
5 / 25
Bu muazzam ordunun başında Cengiz'in torunu, Batu (Çoçi Oğlu) bulunuyordu. Aslında Harezm, Kafkasya ve İrtiş'in batısı büyük oğlu Cuci'ye düşmüştü (1224). Fakat Cuci, Cengiz Han'dan az önce öldü ve ona ayrılan yerler oğlu Batu Han'a verildi. Ona verilen bölgede kurulan devletin adı 'Altınordu', asıl kurucusu da Batu Han'dır.Hanların ordugahında han çadırının üzeri altın kaplama olduğu için, bu çadıra 'Altınorda' deniliyordu. Zamanla bu kelime Türkçede 'Altınordu' şeklinde yazılır.
6 / 25
Hem Altınordalılar, hem de 'kral sarayı' ve 'ordugah' anlamlarında kullanılır. Batu Han'a ait olan yerlere, babasının adından dolayı 'Cuci Ulusu' deniyordu. Ulus, 'Birleşik İller' anlamında, yani yer adı olarak kullanıyordu. Sefere, ondan başka birçok Çingiz oğulları (prensleri) de iştirak edeceklerdi. Ön kıtaların kumandanı olarak da en meşhur generallerden biri olan Sübedey görülmektedir. İlk darbe Bulgarlar üzerine oldu. Bu hareket 1224'de Bulgarlar'ın Don boyundan dönen Moğol kıtalarına hücumların öcünü almak için yapılmıştı.
7 / 25
Bulgarlar az bir zaman içinde yenildiler; başta Bulgar olmak üzere şehirleri tahrip edildi. Şehirlerden ve büyük yollardan uzakta kalan halkın, bu istilâdan zarar görmediği muhakkaktır; şehirli ve köylü ahaliden birçoğunun da kaçarak, ormanlarda saklandığı anlaşılmaktadır. Bu suretle Moğol istilâsından sonra Orta İdil sahasındaki Bulgar unsuru ortadan kaldırılmış olmadı; yok olan şey: müstakil bir Bulgar devletiydi. Nitekim, çok geçmeden bu bölgede Bulgar beylerinin yeniden faaliyette bulunduklarını görüyoruz.
8 / 25
1237 sonunda kış mevsimi olmasına rağmen, Moğol ordusu Rus bölgesinin istilâsına başladı. Bu sıralarda Rus yurdu birçok knezliklere bölünmüştü. Ryurik sülâlesine mensup olmak üzere, muhtelif mıntıkalarda, knezleri, müstakil birer beylik halinde hükümet etmekte idiler; artık Kiyef merkez olmaktan çıkmıştı; onun yerine Suzdal Rusyası (Merkezi Vladimir) yükselmişti; batıda da Haliç knezleri kuvvet bulmuşlardı.
9 / 25
Devletin egemenlik alanı Günümüz Avrupa Rusyası, Karadenizin kuzeyi, Gürcistan, Ukrayna ve Kazakistanın Avrupa yakası
10 / 25
Altınordu devletinin kullandığı paralar
11 / 25
Altınordu devletinin kullandığı paralar
12 / 25
13 / 25
14 / 25
15 / 25
16 / 25
17 / 25
18 / 25
19 / 25
http://www.milatgazetesi.com/iste-ruslari-dize-getiren-turk-hanligi-p25-aid,86002.html?page=25
20 / 25
21 / 25
22 / 25
23 / 25
24 / 25
FACEBOOK YORUMLAR