“Ölümünün 100. Yılında Ahmed Midhat Efendiyi Anıyoruz”

Bugün 28 Aralık 2012. Toplumun “Hâce-i Evvel”inin vefat tarihi. Ahmed Midhat Efendi’nin ölümünün üzerinden tam yüz yıl geçmiş

“Ölümünün 100. Yılında Ahmed Midhat Efendiyi Anıyoruz”
01 Ocak 2013 - 21:00

 

“Ölümünün 100. Yılında Ahmed Midhat Efendiyi Anıyoruz” Paneli

Bugün 28 Aralık 2012. Toplumun “Hâce-i Evvel”inin vefat tarihi. Ahmed Midhat Efendi’nin ölümünün üzerinden tam yüz yıl geçmiş. Ahmed Midhat Efendi, geçtiğimiz asrın başında, yani 28 Aralık 1912 tarihinde vefat etmişti. Bu vesileyle, yine Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, Türkoloji Kulübü olarak bir program tertip ettik. “Ölümünün 100. Yılında Ahmed Midhat Efendiyi Anıyoruz” Paneli” başlığı ile tertip ettiğimiz panele, konuşmacı olarak Kars Kafkas Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Midhat Durmuş, üniversitemiz Edebiyat Fakültesi öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Utku ve yine üniversitemiz Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Erdoğan Erbay katıldı.

Ali Utku konuşmasında, Ahmed Midhat Efendi’nin felsefede ilk yol göstericimiz olduğuna dair çok doyurucu bir konuşma yaptı. Edebiyat tarihi ve ansiklopedilerde okuyucunun önüne konulan Midhat Efendi portresinin dışında, çok daha zengin ve yol gösterici bir münevver kimliği çizerek, merak edenlerin hakikaten istifade edebilecekleri neticeler ortaya koydu.

Midhat Durmuş ise, Ahmed Midhat Efendi’nin Balkanlar’dan başlayıp Bağdat’a uzanan tefekkür dünyasının çerçevesini çizdi. Batı’yı karşılarken, korkmak ve ye’se kapılmak yerine, Batı’nın kendi aydınlanma sürecinde ortaya koyduğu tavrın bir benzerinin, kendimizi gerçekleştirmek için uygulamaya koyabileceğimiz meselesini tartışarak, somut örnekler sundu.

Erdoğan Erbay ise, özellikle aydınlanmacı kimliği ile öne çıkan ve Tanzimat’tan sonra cereyan eden gelişmelere büyük ölçüde tesir eden Voltaire üzerinde durdu. On dokuzuncu asrın ve hususiyle de Tanzimat münevverinin düşünce dünyasını şekillendirmede, Voltaire’in yol göstericiliğinden neler beklediğini izah etmeye çalıştı.

Bu vesileyle, “Hâce-i Evvel”imize rahmet dilerken, hep okuyup yazdığı için müteşekkiriz.    

      

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum