Macera: Esat Bozay

Sonuç olarak üniversite dediğimiz ‘’yeni hayat’’ aslında büyük bir maceranın başlangıcı, önemli olan bunda bir şeyleri görebilmemiz, yaşayabilmemiz.

Macera: Esat Bozay
30 Ocak 2013 - 22:46

MACERA

        İlkokuldu liseydi derken sonunda gidebildik üniversiteye.

Hani şu bi kapak atalımda amaaann nasıl olsa gerisi gelir dediğimiz üniversite. Başlarda heyecan verici, yeni bir ortam, yeni bir kimlik, statü vs… Tabi ne kadar hoş görünse de belli belirsiz sıkıntıları hepimiz çekmişizdir, çekiyoruzdur. Kimimiz her gün makarna, patates yemekten şikayetçi olur kimimiz erken uyanmaktan veya aşırı uyumaktan(II.öğretimler). Bunların içinde önemli olan bir şey daha var aslında, yolculuk ! Bu öyle bir sıkıntıdır ki aslında ben üç saatlik yolu çekemezken yirmi saatlik yolu çeken arkadaşlarım var ne yazık. Zor tabi o kadar yolu çekmek ama her otobüs yolculuğu yeni bir maceranın başlangıcıdır aslında ya da benim için öyle. İki haftada bir bu yolculuğu yapan biri olarak konuşmam bence gayet doğal. Düşünüyorum bu terslikler hep beni mi buluyor diye. Bir gün ön koltukta bir teyze oturur başlar telefonla konuşmaya ‘’ yeter artık düş yakamdan adi herifffff ‘’ ben tabi bi merak bi telaş acaba dedim ne oluyor, teyzenin belalısı mı var ondan mı kaçıyor sonra teyze dediğimde var hani bi 55-60 yaşlarında falan derken zamanla alışmaya başladım artık, her yolculuğumda buna benzer vakalarla karşılaşa  karşılaşa. Komik olaylara da şahit oluyorum bazen, mesela Didime gidiyoruz arkadaşlarla baktık otobüs iyice boşaldı biz arka dörtlüyü kaptık hemen yayıla yayıla gidiyoruz derken birden otobüs durdu  ve muavinin sesi ‘’sayın yolcularımız aracımızda oluşan bir sorundan dolayı arkadan gelecek olan araca aktarma yapıyoruz’’ bak sen. Heh tam bi action diyorsun ama öle olmuyor işte. Yayıla yayıla geldiğimiz araç Neoplan arkadan gelen Man. Tabi o aracında yarısı dolu biz ite kaka Didime balık istifi gittik.

        Aslında önemli tecrübelere de sahip olmuyor değiliz hani, mesela bir gün sabahtan Manisa’ya dönüyorum kahvaltı falan yapmadık arkadaşla hani diyoruz bir an önce gidelim şuradan falan Nazilli, Aydın derken girdik İzmir otobanına. Tabi İzmir otobanına girince müessesenin o müthiş merak uyandıran servisi için start zamanı. Zaten acıkan biz bekliyoruz servis gelsinde bişiler atıştıralım falan tam sıra bize geliyordu ki önümde cam tarafında oturan bir adam kafasını cama önündeki koltuğa vurmaya başladı, zaten o tür durumlarda kitlenen biriyim elim ayağım dondu hemen. Saolsun birkaç yolcu ve muavin elini kolunu, kafasını falan tuttular adamında bi süre sonra kendine gelebildi adamcağız. Sonra öğrendim ki sara hastasıymış. Ve hayatımda ilk defa bu kötü hastalığa bu kadar yakından şahit olabilmiştim. Kötü bir durum tabi Allah tüm sara hastalarına şifa versin.(amin)

Sonuç olarak üniversite dediğimiz ‘’yeni hayat’’ aslında büyük bir maceranın başlangıcı, önemli olan bunda bir şeyleri görebilmemiz, yaşayabilmemiz. İlerde ailemize, dostlarımıza bu yaşadıklarımızı anlatabilmemiz. Yeni bir macera için mutlaka ÜNİVERSİTE…

ESAT BOZAY
[email protected]


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum