M Furkan Kocaaslan:PAZAR MİSKİNLİĞİ

Boş sokaklar, caddeler. Ardı sıra park edilmiş arabalar.

M Furkan Kocaaslan:PAZAR MİSKİNLİĞİ
30 Mart 2013 - 21:05

                               

Boş sokaklar, caddeler. Ardı sıra park edilmiş arabalar. Uçuşan kumruların tatlı seslerinden başka duyulan bir ses yok. Oldukça sessiz bir günün başlangıcı. Kedilerin, köpeklerin bile bu miskinlikten paylarını aldıklarından olsa gerek kaldırımlarda uyudukları, başlarını kaldırmaya üşendikleri bir sabah.

Pazar sabahı, bu görüntülerle şehirde bir terk edilmişlik hissi yaratır. Sanki uyanmak için acele etmez şehir. Tatilde olan bankalar, devlet daireleri, okullar… Şehir, alarmını pazartesi sabahına kurmuş, uyumaktadır.

 

Ama tüm bu miskinliğin arasında, tüm şehirden önce uyananlar da vardır. Taze ekmek ve simitleri raflarına dizen fırınlar, pastahaneler.  Yeni günün gazetelerini yerleştiren gazete bayileri, bakkallar.

 

Pazar günü, taşıdığı anlamdan, bu yüklendiği izlenimden  olsa gerek  insanın canı bir şey yapmak istemez. Yataktan zar zor kalkılır. Hele ki soğuk bir günse o sıcacık yatağı terk etmek acılı bir süreç halini alır. Ama ne de olsa günlerden Pazar. Uyumak için kredisi bol olan bir gün.

 

Dışarıda gökyüzünde kara bulutların seyir halinde olduğu, gri bir tonun hakim olduğu, hele de yağmurlu bir günse, mahallenin yanı başındaki fırına gitmek bile üşengeçli bir hal alır. Dışarının halini görünce sanki kahvaltıyı ekmeksiz de yapsam da olur der gibi bir ruh haline bürünür insan. Özellikle kış mevsiminde.

 

Okunacak bir kitap eşlik eder belki güzel bir Pazar gününe. Hiçbir işin, randevunun olmadığı, böylesine sakin bir günde kitap okumak çok keyifli bir hal alır. Kitabın başından ayrılmayı istemez insan. Bazen bir kitapçı, bir sahaf ziyareti Pazar gününü anlamlandırabilir. Tozlu rafların arasında bulunacak değerli bir kitap, boş bir Pazar gününü insan için çok değerli bir hale getirebilir.

 

Belki sıcak bir kahve eşliğinde izlenecek bir film de Pazar günü için çok idealdir. Bazen de dinlenecek bir müzik grubu, bir albüm de Pazar gününe renk katar.Tüm bunları yaparken insan, biraz da olsa karmaşadan, günlük hayatın düşüncelerinden uzaklaşmak ister.

Tüm bir hafta özlemini çektiği sakinliği Pazar gününde bulur. Bir romanın satırlarında, bir şarkının sözlerinde veya bir filmin içinde bulur bu sakinliği. Sadece kendisine ayırabileceği değerli bir günün tadını çıkarmaya çalışır Pazar günü. 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum