Ahmet Mithat Efendi sempozyumu

"Ölümünün 100. Yılında Ahmet Mithat Efendi" konulu sempozyum, 20 Aralık'ta Celal Bayar Üniversitesi Prof. Dr. Ümit Doğay Arınç Kültür Merkezi'nde düzenledi.
Rektörümüz Prof. Dr. Mehmet Pakdemirli, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Süheyla Sürücüoğlu, öğretim üyeleri ve öğrencilerin katıldığı sempozyumun açılış konuşmasını yapan CBÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kenan Erdoğan, "Ahmet Mithat Efendi, 1844 -1912 yılları arasında ömür sürmüş, İslam medeniyetinin, dolayısıyla Osmanlının gerileyiş yıllarını yaşamış; İslâm toplumunu uyandırmak ve onları yetiştirmek istemiş, çok sayıda eser yayımlaması nedeniyle de "kırk beygir gücünde bir yazı makinesi" diye nitelenmiş, dev bir şahsiyettir. Çağdaşı aydın, yazar ve şairlerin pek çoğundan, çok farklı düşünceleri vardır. O'na göre toplumun en büyük problemi siyaset ve rejim değildir. Toplumdaki en büyük eksiklik, okuma ve eğitim eksikliğidir. Bu maksatla roman, hikâye, tiyatro tarzında onlarca eser yazar. Bilgi, gözlem, inceleme ve düşüncelerini yansıtan büyüklü küçüklü iki yüz civarında eser verir. Dilde sadeliği savunmuş ve nasıl olacağını örneklerle anlatmaya çalışmıştır. Ona göre edebiyat; hoşça vakit geçirmenin yanında, topluma ders vererek öğretici olmalıdır" diye konuştu. 
Rektörümüz Prof. Dr. Mehmet Pakdemirli ise, Ahmet Mithat Efendi'nin, eserlerinde halkın ahlâkî ve millî değerlerini ön plâna çıkarmaya dikkat ettiğini vurgulayarak, "Ahmet Mithat Efendi'nin sunduğu reçeteler doğru reçetelerdir. Batı'yı birebir taklit etmek, bize bir şey kazandırmaz. Önceden bize ait olan, ama yitirdiğimiz bazı değerleri tekrar kazanmamız gerektiğini söylemiştir. Bu doğru tespiti, bütün aydınlarımız maalesef yapamamışlardır. Bir milletin kendi değerlerini terk edip başka bir milletin değerlerini alması, o milletin çöküşü, tarih sahnesinden tamamen yok olması demektir. Biz bütün insanlığa örnek olmuş, hizmet sunmuş çok büyük bir medeniyetiz. Batı medeniyeti 18, 19 ve 20. yüzyıllarda doruğa çıkmış ve insanlığa verebileceğini vermiştir. 21. yüzyılda, felsefe olarak insanlığa verebileceği bir şey kalmamıştır. Sağladığı önemli bilimsel ilerlemeler vardır. Bunu kabul etmek zorundayız. Ancak sosyal ve kültürel hayatta verdikleri, insanlığa bir mutluluk, bir tatmin getirmemiştir. O halde, alternatif bir medeniyetin bir an evvel ortaya konması gereklidir. Biz Batı gibi düşünmeye devam edersek, onların önüne geçme şansımız da olmaz. Alternatif, bağımsız fikirler üretmeliyiz. Amerika, bilim adamlarını ülkesine çekse de, artık beyin göçünde sıkıntılar yaşanmaya başlamıştır. Amerikan üniversitelerindeki bütçe problemleri, beyin göçünü tersine çevirme aşamasına gelmiştir. Türkiye bu fırsatlardan çok iyi faydalanmak zorundadır. Bilim adamlarının önünü açar ve tüm dünyadan beyin göçünü sağlayabilirsek, alternatif çalışmalarda çok daha öne geçebiliriz" dedi. Prof. Dr. Pakdemirli, Türk kültürüne ve edebiyatına damgasını vurmuş, çok yönlü bir yazar olan Ahmet Mithat Efendi'nin yakından tanınması gereken bir şahsiyet olduğunu söyleyerek, "Üniversitemizin düzenlediği bu sempozyumun, onun tekrar hatırlanmasına ve daha yakından tanınmasına hizmet edeceğine inanıyorum" diye konuştu.
Sempozyum, Prof. Dr. İnci Enginün tarafından verilen "Yazarın Yaşama Gücü" konulu konferansla devam etti. "Ahmet Mithat Efendi ve Batılılaşma", "Sözlü Kültür-Yazılı Kültür İlişkileri Işığında Ahmet Mithat Efendi'nin Romanları", "Hace-i Evvelden Üstkurmaca Ustası'na Ahmet Mithat'a Yaklaşım Sorunları", "Ahmet Mithat Efendi ve Dağarcık Dergisi", "Bir Toplum Mühendisi Olarak Ahmet Mithat Efendi", "Ahmet Mithat Efendi'nin Romanlarında Osmanlı Kimliği", "Ahmet Mithat Efendi'nin Tercüme Ettiği Popüler Romanlar Üzerine Bir Değerlendirme", "Eğitimci Yazar Ahmet Mithat Efendi", "Ahmet Mithat ve Beşir Fuad'ın Voltaire Okumaları", "Ahmet Mithat Efendi'nin Romanlarında Felsefi Söylemin 'Ne'liği", "Ahmet Mithat Efendi'nin Romanlarında Konu Dışına Çıkmalar", "Ahmet Mithat Efendi Emile Zola'yı Niçin Oku(mu)yor?" ve "Ahmet Mithat Efendi'de Coğrafya/Mekân Algısı" konulu bildirilerin sunulduğu sempozyum, Prof. Dr. İnci Enginün ve Prof. Dr. Abdullah Uçman'ın katıldığı değerlendirme oturumuyla sona erdi.