Günnur IŞIK

Günnur IŞIK

[email protected]

II. Gıyaseddin Keyhüsrev Dönemine Ait Aslan-Güneş Tasvirli Sikke Üzerine

04 Ocak 2023 - 10:02 - Güncelleme: 04 Ocak 2023 - 10:09

Tarihsel süreçte, Güneş ve Aslan tasvirlerine (bir arada ya da ayrı ayrı biçimde) sembol olarak önem atfedilmiştir. Güneş, günlük yaşam içinde hayati değere sahipken aslan da hayvanlar aleminin en güçlüsü olarak görülmüştür.  Yüzyıllardır ve günümüzde sembol olarak kullanılması bu yüzdendir. İran coğrafyasında da şir - hurşid tasviri adı altında sıklıkla kullanılmıştır.

 
Orta çağa geldiğimizde Aslan ve Güneş sembollerinin birlikte kullanıldığını görüyoruz. Çünkü bu tasvirin sembol olma dışında bir de astrolojik bir mesajı vardır. Antik çağda olduğu kadar orta çağda da astrolojiye bir eğilim vardı ve bu yüzden bu çağa ait birçok somut emarelerde astrolojinin etkisine rastlayabiliyoruz. Bu sebeple en az Büyük Selçuklular kadar Türkiye Selçukluları dönemi de sıklıkla astrolojik tasvirlerle karşılaştığımız bir dönemdir. Sadece sikkelerde değil mimari eserlerde ve çinilerde bu astrolojik sembolleri görüyoruz. En belirgin ve açık örnek Şırnak Cizre köprüsünde sekiz adet burcun taşa tek tek işlenmesidir. Bunun dışında yine takriben bu veya yakın zamanlarda inşa edilen Malabadi Köprüsü, Silvan Kalesi Aslanlı Burç’ta, Burdur İncir Han’da Aslan – Güneş tasvirleri yer almıştır.

Konuya dönecek olursak Aslan ve Güneş tasviri Türkiye Selçukluları devrinde kullanılan astrolojik göstergelerden biridir. Aslan – Güneş tasviri dediğimizde ilk akla geleni kuşkusuz II. Gıyaseddin Keyhüsrev dönemine ait sikkedir. II. Gıyaseddin Keyhüsrev zamanına ait bu sikkeyi birçok yerli ve yabancı tarihçi, hükümdar ve eşi Gürcü prensesi Tamara’ya yapılan atıf olarak görmüştür. Fakat bu tasvir aslında burada Aslan burcuna direkt gönderme içermektedir. Çünkü astrolojide Güneş Aslan burcunun gezegenidir ve burada Güneş Türkiye Selçuklularının siyasi varlığına işaret eder. Yani Aslan burcunun konuları olan merkezde olmayı, otoriteyi, yönetmeyi, benliği, önde olmayı, liderliği ve yaşam enerjisini simgeler. Mekânsal olarak da sarayları, görkemli yapıları, kıymetli madenleri konu edinir. Sikke üzerinde devleti temsilen bulunması bu yüzdendir. Bir diğer mesele ise aynı formdaki sikkenin Olcaytu Han adına, İlhanlılar döneminde de darp edilmiş olmasıdır. Bu doğrultuda Aslan – Güneş tasvirinin II. Gıyaseddin Keyhüsrev ile eşi Tamara’yı simgelediği iddiası da yersiz kalmaktadır. Çünkü ilk dönem Türk devletleri, Büyük Selçuklular ve Türkiye Selçukluları yerleştikleri coğrafyalardaki kültürden etkilenmişler ve mimari eserlerde ve sikkelerde karşılaştıkları kültüre ait simgeleri kullanmışlardır. Bu yüzden ağırlıklı olarak İran ve Bizans’a ait etkileri sıklıkla görürürüz. Aslan ve Güneş tasvirleri de İran coğrafyasına ait belirgin bir örnek olup astrolojik bir ifadesi de vardır. İlhanlıların da İran’daki bu kültürel ortamdan etkilendiğini görüyoruz.

II. Gıyaseddin Keyhüsrev’e ait sikke;     




Olcaytu Han’a ait sikke;

     

Reklam

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum