UYARI - Yasemin Karakoyunlu
03 Kasım 2020 - 17:09
Provokasyonları takip etmeyin.
Değerli arkadaşlar. Ordumuz zaten Karabağ'ı işgalcilerden kurtarıyor. Karabağ bizimdir, zafer bizimdir. Başarı bizimdir. Öyle bir dönem ki, bazı insanlar yine benim üzerimden ülke dâhilinde gerilim yaratmaya çalışıyor. Azerbaycan'da farklı ülkelere bağlı güçler etnik ve dini çatışmalar yaratmaya çalışıyor ve ben yine hedefin "düşman imajıyım".Daha önce beni "Talış'ın düşmanı" olarak tanımladılar ve ülkede etnik çatışmalar yaratmaya çalıştılar. Sonra "Hz. Hüseyin'e karşı savaşıyor" dediler ve "Aşure'yi kaldırmak istiyor" dediler. Bu plan gerçekleşmediği için hâlâ "Ermeni" ve "Şiilerin düşmanı" olarak terfi ediyorlar.
Burada araştırmacı olduğumu beyan ederim. İslam, Hıristiyanlık, Budizm, Şiilik, Sünnilik, Zerdüştlük, Maniheizm, Yahudilik, Şintoizm, Sufizm, Protestanlık vb. Peygamber Muhammed Hakkında, Peygamber. İsa, Zerdüşt, Peygamber. Tabi İbrahim, Hz. Ali, Ebu Bekir, Hüseyin, Ömer, Konfutsi… Hakkında düşüncelerim ola bilir. Farklı yaklaşımlarım olabilir. Araştırmacı, toplumu için doğru olduğunu düşündüğü her şeyi anlatır ve yazar.
Ama dikkatli olun sevgili dostlar. Karabağ'da kazandığımız zaferlerden sonra düşmanlarımız bir kez daha birleşik milletimizi bölmek, milli birliğimizi bozmak ve Azerbaycan'da iç karışıklık yaratmak için bana karşı planlar kuruyorlar. Şimdi bana "Azerbaycan'da 90 faiz Şiilerin düşmanı" diyerek linç etmeye çalışıyorlar.
Arkadaşlar, Goycha'nın Cil köyünden dedem Gizilbaş'ın Şie olduğunu ve oğullarına Ehl-i Beyt mensuplarının adını verdiğini bildirmek isterim. Ailemizde Ehl-i Beyt'e her zaman sevgi vardı.
Arkadaşlar ben Şie düşmanı değilim. Şieliğin Pan-Farsçılıktan farklı olduğunu söylüyorum. Şieliğin Farslaşmasıne ve Fars ideolojisine hizmetine karşıyım. Şieliğe değil, Şieliği sömüren pan-Farsizme karşıyım.
İranlı Şielerin Ermenistan değil Karabağ'daki Azerbaycan Şielerinin yüzde 90'ının yanında olması gerektiğini söylüyorum. İran'ın Ermenileri değil Azerbaycan'ı ve Şie kardeşleri koruması gerektiğini söylüyorum. İran'ın Qatabagh'daki Ermeni işgalcilere yardım etmek için Araz Nehri üzerinde 5 köprü inşa etmemesi gerektiğini söylüyorum, İran'ın Karabağ'da 25 banka ve 300 şirket işleterek doğal kaynaklarımızı yağmalamaması gerektiğini söylüyorum. Evet, biz Şieyiz. İran, Şie kardeşimiz gibi Karabağ'daki Ermenilerin değil, Azerbaycan'ımızın yanında olmalıydı. Karabağ’ın kurtuluşunda Türkiye ve Pakistan gibi Azerbaycan’ı desteklemeliydi.
Arkadaşlar ben, Azerbaycan'ın Türk dünyasının merkezi olduğunu ve Türkçülük ideolojisi ile bölgesel bir güç olma potansiyeline sahip olduğunu söylüyorum. Türk dili ve kültürü çok geniştir ve Azerbaycan bu alana ekonomik, siyasi, askeri ve kültürel alanlarda büyük yatırımlar yapabilir ve büyük kazanımlar elde edebilir.
Arkadaşlar, Türk derken vatan ve millet derken, A.B Hüseynzade, A. Ağaoğlu, M.A Resulzade, Atatürk, Sultan Mehmet, Şah Hatay, İsmail Gaspıralı, A. Elçibey, Oljas Suleyman, L. Gumilyov, Nadir Şah Türkçülüğünü kastediyorum. Örnek oluyorum, fikirlerine güveniyorum.
Arkadaşlar, İran'ın ermeniperest politikasıyla Şieliği görmezden geldiğini söylüyorum, İran'ın yüzde 60'ı Türk ve İran Fars rejimi Şie kardeşleri Türklerin dilini yasaklayamaz diyorum.
Dostlar, düşmanla savaşın birçok tarafı var. Silahlarla savaşırlar, sözlerle savaşırlar, ideolojiyle savaşırlar, bilgiyle savaşırlar, düşünce ile savaşırlar, kalemle savaşırlar. Silahım kelimeler, düşünceler, kalemler. Zihinlerimizle de savaşıyoruz.
Beni etnik ve dinsel çatışmalara kışkırtarak lekelemek isteyen düşmanlar başarılı olamayacak. Tarihsel hafızamızı yeniden canlandırarak Azerbaycan'ımızı bölmek, değiştirmek ve asimile etmek isteyen güçlerin önündeyim. Son 100 yılda birçok düşman tarihimizi yok ederek bizi yok etmeye çalıştı. Bizi tarihten çıkarmaya çalıştılar. Tabii ki bunun farkındayım.
Arkadaşlar ben Ermeni değilim, bir tarafta Göyçe, diğer tarafta Garagoyunlu saf bir Türküm. Şecere, ailemiz ve kuşağımız hakkında pek çok kitap yazıldı ve bölgemizde tanınmış ve onurlu bir nesil ve aile olduk. Göye Garagoyunlu'da hiç Ermeni yoktu. SSRI döneminde Ermeniler bu bölgelere yerleştirildi ve bizim yerlerimizde Ermenilerle herhangi bir akrabalık veya evlilik olmadı. Cumhuriyet döneminde Goycha Garagoyunlu, Gence bölgesinin Gazah ilçesine bağlıydı ve 1922'de Azerbaycan Komünist liderliği bu bölgeyi Ermenilere verdi.
Kimlik kartımda doğum yeri olarak Ermenistan yazdığı için düşmanlar benim hakkımda Ermeni uydurmalarını yaydılar. Ermenistan'ın 2 milyonluk nüfusunun 1 milyonunun Türk olduğunu söylemekten üzüntü duyuyorum, Azerbaycan'daki sayımızı 200.000 veya 250.000'e düşürmeyi söylüyorlar.
Dostlar, tüm bunlardan dolayı, bu savaş sırasında Azerbaycan'da beni "Şiilerin düşmanı" olarak propaganda etmek ve dini ve mezhepsel bir çatışma yaratmak isteyen güçler var.
Arkadaşlar, bu provokasyonlara uymayın, cevap vermeyin. Dikkatli olun.
Karabağ Azerbaycan'dır!
Erivan Azerbaycan'dır!
Kaynak: ASASMEDYA - Haberler
asasmedya.info
Değerli arkadaşlar. Ordumuz zaten Karabağ'ı işgalcilerden kurtarıyor. Karabağ bizimdir, zafer bizimdir. Başarı bizimdir. Öyle bir dönem ki, bazı insanlar yine benim üzerimden ülke dâhilinde gerilim yaratmaya çalışıyor. Azerbaycan'da farklı ülkelere bağlı güçler etnik ve dini çatışmalar yaratmaya çalışıyor ve ben yine hedefin "düşman imajıyım".Daha önce beni "Talış'ın düşmanı" olarak tanımladılar ve ülkede etnik çatışmalar yaratmaya çalıştılar. Sonra "Hz. Hüseyin'e karşı savaşıyor" dediler ve "Aşure'yi kaldırmak istiyor" dediler. Bu plan gerçekleşmediği için hâlâ "Ermeni" ve "Şiilerin düşmanı" olarak terfi ediyorlar.
Burada araştırmacı olduğumu beyan ederim. İslam, Hıristiyanlık, Budizm, Şiilik, Sünnilik, Zerdüştlük, Maniheizm, Yahudilik, Şintoizm, Sufizm, Protestanlık vb. Peygamber Muhammed Hakkında, Peygamber. İsa, Zerdüşt, Peygamber. Tabi İbrahim, Hz. Ali, Ebu Bekir, Hüseyin, Ömer, Konfutsi… Hakkında düşüncelerim ola bilir. Farklı yaklaşımlarım olabilir. Araştırmacı, toplumu için doğru olduğunu düşündüğü her şeyi anlatır ve yazar.
Ama dikkatli olun sevgili dostlar. Karabağ'da kazandığımız zaferlerden sonra düşmanlarımız bir kez daha birleşik milletimizi bölmek, milli birliğimizi bozmak ve Azerbaycan'da iç karışıklık yaratmak için bana karşı planlar kuruyorlar. Şimdi bana "Azerbaycan'da 90 faiz Şiilerin düşmanı" diyerek linç etmeye çalışıyorlar.
Arkadaşlar, Goycha'nın Cil köyünden dedem Gizilbaş'ın Şie olduğunu ve oğullarına Ehl-i Beyt mensuplarının adını verdiğini bildirmek isterim. Ailemizde Ehl-i Beyt'e her zaman sevgi vardı.
Arkadaşlar ben Şie düşmanı değilim. Şieliğin Pan-Farsçılıktan farklı olduğunu söylüyorum. Şieliğin Farslaşmasıne ve Fars ideolojisine hizmetine karşıyım. Şieliğe değil, Şieliği sömüren pan-Farsizme karşıyım.
İranlı Şielerin Ermenistan değil Karabağ'daki Azerbaycan Şielerinin yüzde 90'ının yanında olması gerektiğini söylüyorum. İran'ın Ermenileri değil Azerbaycan'ı ve Şie kardeşleri koruması gerektiğini söylüyorum. İran'ın Qatabagh'daki Ermeni işgalcilere yardım etmek için Araz Nehri üzerinde 5 köprü inşa etmemesi gerektiğini söylüyorum, İran'ın Karabağ'da 25 banka ve 300 şirket işleterek doğal kaynaklarımızı yağmalamaması gerektiğini söylüyorum. Evet, biz Şieyiz. İran, Şie kardeşimiz gibi Karabağ'daki Ermenilerin değil, Azerbaycan'ımızın yanında olmalıydı. Karabağ’ın kurtuluşunda Türkiye ve Pakistan gibi Azerbaycan’ı desteklemeliydi.
Arkadaşlar ben, Azerbaycan'ın Türk dünyasının merkezi olduğunu ve Türkçülük ideolojisi ile bölgesel bir güç olma potansiyeline sahip olduğunu söylüyorum. Türk dili ve kültürü çok geniştir ve Azerbaycan bu alana ekonomik, siyasi, askeri ve kültürel alanlarda büyük yatırımlar yapabilir ve büyük kazanımlar elde edebilir.
Arkadaşlar, Türk derken vatan ve millet derken, A.B Hüseynzade, A. Ağaoğlu, M.A Resulzade, Atatürk, Sultan Mehmet, Şah Hatay, İsmail Gaspıralı, A. Elçibey, Oljas Suleyman, L. Gumilyov, Nadir Şah Türkçülüğünü kastediyorum. Örnek oluyorum, fikirlerine güveniyorum.
Arkadaşlar, İran'ın ermeniperest politikasıyla Şieliği görmezden geldiğini söylüyorum, İran'ın yüzde 60'ı Türk ve İran Fars rejimi Şie kardeşleri Türklerin dilini yasaklayamaz diyorum.
Dostlar, düşmanla savaşın birçok tarafı var. Silahlarla savaşırlar, sözlerle savaşırlar, ideolojiyle savaşırlar, bilgiyle savaşırlar, düşünce ile savaşırlar, kalemle savaşırlar. Silahım kelimeler, düşünceler, kalemler. Zihinlerimizle de savaşıyoruz.
Beni etnik ve dinsel çatışmalara kışkırtarak lekelemek isteyen düşmanlar başarılı olamayacak. Tarihsel hafızamızı yeniden canlandırarak Azerbaycan'ımızı bölmek, değiştirmek ve asimile etmek isteyen güçlerin önündeyim. Son 100 yılda birçok düşman tarihimizi yok ederek bizi yok etmeye çalıştı. Bizi tarihten çıkarmaya çalıştılar. Tabii ki bunun farkındayım.
Arkadaşlar ben Ermeni değilim, bir tarafta Göyçe, diğer tarafta Garagoyunlu saf bir Türküm. Şecere, ailemiz ve kuşağımız hakkında pek çok kitap yazıldı ve bölgemizde tanınmış ve onurlu bir nesil ve aile olduk. Göye Garagoyunlu'da hiç Ermeni yoktu. SSRI döneminde Ermeniler bu bölgelere yerleştirildi ve bizim yerlerimizde Ermenilerle herhangi bir akrabalık veya evlilik olmadı. Cumhuriyet döneminde Goycha Garagoyunlu, Gence bölgesinin Gazah ilçesine bağlıydı ve 1922'de Azerbaycan Komünist liderliği bu bölgeyi Ermenilere verdi.
Kimlik kartımda doğum yeri olarak Ermenistan yazdığı için düşmanlar benim hakkımda Ermeni uydurmalarını yaydılar. Ermenistan'ın 2 milyonluk nüfusunun 1 milyonunun Türk olduğunu söylemekten üzüntü duyuyorum, Azerbaycan'daki sayımızı 200.000 veya 250.000'e düşürmeyi söylüyorlar.
Dostlar, tüm bunlardan dolayı, bu savaş sırasında Azerbaycan'da beni "Şiilerin düşmanı" olarak propaganda etmek ve dini ve mezhepsel bir çatışma yaratmak isteyen güçler var.
Arkadaşlar, bu provokasyonlara uymayın, cevap vermeyin. Dikkatli olun.
Karabağ Azerbaycan'dır!
Erivan Azerbaycan'dır!
Kaynak: ASASMEDYA - Haberler
asasmedya.info
FACEBOOK YORUMLAR