SEMA NUR KABAKÇI:BİR BEYAZ KÂĞIT
Sabahlara kadar uyutmadın heyecanınla, Çalıştık işte okulunla kursunla. Bir seneni ayır dediler her şeyi boş ver.
BİR BEYAZ KÂĞIT
Sabahlara kadar uyutmadın heyecanınla,
Çalıştık işte okulunla kursunla.
Bir seneni ayır dediler her şeyi boş ver.
Kendimize ettik beyaz kâğıtla yazılanla
Akıllarına şimdi geldi gençler.
Sınav dediler her şey.
Bir gün olsun demediler,
Sana güveniyoruz, inanıyoruz.
Arkandayız, yenilsen de yenilmesen de.
Belki o zaman,
O ZAMAN değişirdim.
Düşünmezdim o zaman seni baba.
Düşünmezdim seni anne.
Borç batağından nasıl kurtulacağımızı,
Annemin söylentilerinin ne zaman dineceğini,
Düşünmezdim o zaman sizi,
Kavganızdan gürültünüzden uzak bir dünya kursaydınız bana,
Belki o zaman…
Evet! Bu hayat benim.
Sizde benim ailemsiniz.
Beyaz kâğıtta yazılanlar benim geleceğimi belirleyecekmiş.
İnanmayın sizde
Kızacaksınız, bağıracaksınız, darılacaksınız,
HAKLISINIZ çok haklısınız…
Para dedim, verdiniz.
Kurs dedim, gönderdiniz.
Her şeyim vardı size göre.
Arkadaşlarım, öğretmenlerim.
TEK bir şey yoktu..
SİZZZ
Kahretsin ki siz!
Geceleri çok tenha oluyor.
Yalnız başıma eve gittiğim günleri unutmayacağım.
Babacığım,
Seni çok aradım yanımda bulamadım.
Ne zaman aradıysam telefonla, işin vardı, gelemezdin, beni almaya.
Tokat’ını da unutmayacağım.
Hiç neden yokken…
Anneciğim,
Hani arkadaştık, hani hep yanımda olacaktın.
Herhalde arkadaşlık anlayışlarımız farklı.
Ben sana ne kadar açıldıysam,
Sen de babama o kadar açıldın.
Arkadaşlıktaki surları yıktın.
Sırlarımızı açtın, en değerli varlıklarımızı.
Şimdi gelmiş,
Bir beyaz kâğıdın hesabını soruyorsunuz
Peki, bende size soruyorum
Siz neredeydiniz?
Yalnızlığımda, size en ihtiyaç duyduğum anlarda, neredeydiniz?
Sizin çocuğunuz daha farklı olmamalıydı, değil mi?
İlk senesinde kazanmalıydı,
Düzgün şeyler giyinmeliydi, benim gibi değil!
Her yerde seveceğiniz övülecek bir kız,
Kusura bakmayın.
Olamadım, istediğiniz gibi olamadım.
Olmayacağım da hiçbir zaman.
Ne ilk senemde kazanacağım,
Ne de sizin dediğiniz gibi giyineceğim.
Ben siz değilim.
Beni sen doğurabilirsin anne,
Beni doğrularınla yetiştirebilirsin baba,
Ama ben siz değilim.
Bu beyaz kâğıtta yazılanlar benim değil sizin.
Evet! Sizin.
Yoktunuz yanımda,
Ağladığımda yoktunuz.
Güldüğümde, eğlendiğimde.
Cebine en iyi marka telefon koymakla,
Her şeyin en iyisini yaşatmakla,
Görevinizi yaptığınız zannediyorsunuz.
Asıl görev bundan sonraydı.
Kursuma bir gün gelmediniz,
Zayıf getirdiğimde, nedenini sormadınız.
Ağlayıp odama kapandığımda,
‘’Bizim kızda odadan çıkmaz’’ yerine,
Sebebini aramadınız.
Evet, dışarıdan mutlu bir aile,
Görevini yapan anne baba,
Bunları duysanız şimdi,
Daha ne yapalım ne dersiniz.
Anneme göre her yere gidebilirdim.
Babama göre hiçbir yere.
Hep bu ikilemin içinde büyüdüm.
Nankör bir evlat değilim,
Olmam da.
Ne yaşarsam yaşayayım,
Vazgeçmeyeceğim, okumaktan, öğrenmekten.
Şimdi sizden isteğim.
Bırakın kendim belirleyeyim hayatımı.
Korumaya kalkmayın beni.
Zaten öğrendim yalnızlığı,
Tekbaş’ına yaşamayı.
Şunu da unutmayan ki,
Siz öğrettiniz yalnızlığı!
Artık demir almak günü gelmişse zamandan
Bir gemi kalkar bu limandan.
Der şair ve gider.
Şu an gitmekteyim,
Sizsiz bir yolda, öğrettiklerinizle…
26/06/2012 SEMA NUR KABAKÇI
FACEBOOK YORUMLAR