NEREYE GİDİYOR BU GENÇLİK?

Dinle

24 Temmuz 2023 - 12:28

NEREYE GİDİYOR BU GENÇLİK?
Yazan: Nilgün Hökenek ÜRKMEZ

      “Nereye gidiyor bu gençlik?” Bu cümleyi ne kadar çok duyuyoruz öyle değil mi? Peki cevabını biliyor musunuz? Bence bilmiyorsunuz, çünkü eğer biliyor olsaydınız, bu kadar rahat davranamazdınız. Çocuklarımızı büyük tehlikeler bekliyor, gözümüzü dört açmamız gerekiyor, telefonlarında neler ile zaman harcıyor, davranışlarında sıkıntılar oluşmaya başladı, bunlar çocuğumuza zarar verir diyen eğitimcilere çocuğuma ben karışmıyorum, kendi hayatı siz de karışmayın diye rahatça cevaplar veriyor      olamazdınız.
       Gençlerimiz kendi kültürünü maalesef ki aile yaşamında ya da çevresinde öğrenip, ruhunda benimseyemediği için, kendi kültürünü yaşamanın cahillik olduğunu düşünerek, başka kültürleri yaşamaya çalışıyor. Her kültürün iyisi de kötüsü de olduğu için, bunlar arasında ayrım yapma tecrübesine sahip olmadığından, bu yabancı kültürü olduğu gibi hayatına yerleştirip, çağdaşlık adı altında kendisine diretilen her şeyi uygulamaya başlıyorlar. Bu sadece z kuşağına uygulanmadı, uzun yıllardır süre gelen, bize ve anne babalarımıza da uygulanan bir sistemdi. Aradaki fark tehlikenin boyutu büyüdü. Öncelikle dilimizden uzaklaştırılan gençlerimiz, sonra kültürleri, örf ve adetleri derken şimdide dinlerinden uzaklaştırmayı çağdaşlık diye göstererek, aslında bir nesli yok etmeye başladılar. Aileler, çocuklarının özgüvenli olduğunu, her şeyi başarabileceklerini düşünerek, bu yaptırımlara göz yumdular. Ne yazık ki, bu ne özgüvendi ne de bir başarı, sadece bir yok oluş hikayesiydi. Bilgisayar oyunları, filmler, diziler, reklamlar, müzik grupları hatta dinledikleri müzikler ile verilen subliminal mesajlar ile bu hedeflerine kolayca ulaştılar. Bu sözlerimi dile getirdiğimde genelde şu cevabı alıyorum, peki yabancı dil öğrenmeyelim mi? Yabancı ülkede okumayalım mı? Kültürleri araştırmayalım mı? Yabancı müzik dinlemeyelim mi? Ben bunu asla söylemedim, bunları ben de hatta çocuklarım da yapıyor ama tek bir farkla bilinçli olarak yapıyoruz. Siz de bunların hepsini tabi ki yapın ama bunu bir Türk olarak yapın, kendinizden ödün vermeden, karakterinizi, benliğinizi yok etmeden yapın. Sizleri seviyorum sevgili gençlerim, tarihimizden bugüne gelen onca başarı hikayesi varken, bu kadar güçlü bir tarihe sahipken, kendi kişiliğimizi oluşturmayı çok uzaklarda aramamak gerektiğini düşünüyorum, yanılıyor muyum?
   Aileler bu konuda daha bilinçli olur, bahaneler arkasına saklanmaz ve araştırmacı olurlarsa çocuklarımız daha güvenli bir hayat yaşamaya başlayacaktır. Benim de eğitimci olarak içinde olduğum birçok aile seminerleri veriliyor, okullarda, kültür merkezlerinde bunlara ücretsiz ulaşabiliyorlar, fakat ne yazık ki TV’deki gündüz programlarına ayırdığınız zamanı buraya ayırmayıp, gitme gereği dahi duymuyorlar. Siz kötülükleri bilmez ve görmezseniz, çocuklarınız hiç göremeyecektir. Kurallar çocuklarımıza güvenli alan oluşturur, kural konulmayan çocuklar maalesef ki güvende değildir. En kıymetli varlığımız olan çocuklarımızı özgüven ve çağdaşlık adı altında pusuda bekleyen kötülüklerin kucağına bırakmayalım. Unutmayalım hayat boşluk kabul etmez, sizin boş bıraktığınız hayatı başka kötülük gelip mutlaka dolduracaktır.