Haşmet Babaoğlu'nun yazısına dikkat! Muhsin Yazıcıoğlu
Haşmet Babaoğlu bugünkü köşesinde Yazıcıoğlu Kazası tartışmalarını yazdı. Okumadan gunü bitirmeyin.
00 0000 - 00:00 - Güncelleme: 24 Mart 2020 - 19:54
Yazıcıoğlu kazası... Hep karanlık mı kazanacak?
Cumhurbaşkanı'na, Başbakan'a, TBMM'ye sesleniyorum.
DDK'ya, İçişleri ve Adalet bakanlıklarına sesleniyorum.
Dümdüz, apaçık biçimde...
Diyorum ki...
Daha fazla uzamasın, dolanmasın, karışmasın, kararmasın.
Yazıcıoğlu kazasını soruşturuyorsanız, artık tamamlayın!
Yok! Dosyada soruşturulacak bir nokta kalmadıysa, kamuoyunu tatmin edecek bir açıklama yaparak sonuca bağlayın!
***
En kötü şey karanlığın kader sayılmasıdır.
Derin tezgâhlara karşı kayıtsız ve faili meçhullerin arka planlarının aydınlanamayacağına inanan bir toplum demokrasiyi yürütemez.
Kaç zamandır, 12 Eylül dahil, geçmişin bütün kanlı ve karanlık dosyalarının yeniden açılmasını alkışlıyoruz.
Ama bir dakika!
Açılıp sonuçsuz kalmış veya sürüncemeye terk edilmiş dosyalar, bir nokta gelir, daha tehlikeli hal almaya başlar. Açılıp sonuçsuz kalmış davalar, birbirinden tutarsız raporlar ve sonu gelmeyen kuşkuların gittiği yer kayıtsızlık cehennemidir.
Derin devletin gücü gitgide zihinlere kazınırken, halkın güçsüzlüğünün de altı iyice çizilir.
***
Dün bütün gazetelerin manşetinde rahmetli meslektaşım İsmail Güneş'in 112 Acil'le yaptığı konuşma bandı vardı: "Hâlâ bir şey bulamadınız mı? Hanımefendi, ölmek üzereyim."
Bu konuşma kazadan iki buçuk saat sonra yapılmış.
Daha birkaç yıl önce devletin en yetkili kurullarının Güneş'in kazadan sadece 20 dakika sonra telefon görüşmesi yaptığı ve sonra hayatını kaybettiğini raporladığını hatırlıyor musunuz?
Hele o Genelkurmay'ın tam o sırada bütün radarlarının arızalandığı haberlerini falan...
Utanç verici!
O yüzden, diyorum ki...
Daha fazla gecikmeyin! Geciktirmeyin!
Yazıcıoğlu suikastı bir başlangıç olsun! (Artık bana kimse kaza dedirtemez!)
Tekrar ediyorum...
Daha fazla uzatmadan bütün ayrıntılar bir bir ortaya dökülsün ve sonuca bağlansın.
Bundan sonra kazayla ilgili başka kuşku haberleri okumak istemiyorum.
Halkın büyük kesiminin de benim gibi düşündüğünden eminim.
Aksi takdirde bir kez daha ve belki nihai olarak "karanlık" kazanacak!
DDK'ya, İçişleri ve Adalet bakanlıklarına sesleniyorum.
Dümdüz, apaçık biçimde...
Diyorum ki...
Daha fazla uzamasın, dolanmasın, karışmasın, kararmasın.
Yazıcıoğlu kazasını soruşturuyorsanız, artık tamamlayın!
Yok! Dosyada soruşturulacak bir nokta kalmadıysa, kamuoyunu tatmin edecek bir açıklama yaparak sonuca bağlayın!
***
En kötü şey karanlığın kader sayılmasıdır.
Derin tezgâhlara karşı kayıtsız ve faili meçhullerin arka planlarının aydınlanamayacağına inanan bir toplum demokrasiyi yürütemez.
Kaç zamandır, 12 Eylül dahil, geçmişin bütün kanlı ve karanlık dosyalarının yeniden açılmasını alkışlıyoruz.
Ama bir dakika!
Açılıp sonuçsuz kalmış veya sürüncemeye terk edilmiş dosyalar, bir nokta gelir, daha tehlikeli hal almaya başlar. Açılıp sonuçsuz kalmış davalar, birbirinden tutarsız raporlar ve sonu gelmeyen kuşkuların gittiği yer kayıtsızlık cehennemidir.
Derin devletin gücü gitgide zihinlere kazınırken, halkın güçsüzlüğünün de altı iyice çizilir.
***
Dün bütün gazetelerin manşetinde rahmetli meslektaşım İsmail Güneş'in 112 Acil'le yaptığı konuşma bandı vardı: "Hâlâ bir şey bulamadınız mı? Hanımefendi, ölmek üzereyim."
Bu konuşma kazadan iki buçuk saat sonra yapılmış.
Daha birkaç yıl önce devletin en yetkili kurullarının Güneş'in kazadan sadece 20 dakika sonra telefon görüşmesi yaptığı ve sonra hayatını kaybettiğini raporladığını hatırlıyor musunuz?
Hele o Genelkurmay'ın tam o sırada bütün radarlarının arızalandığı haberlerini falan...
Utanç verici!
O yüzden, diyorum ki...
Daha fazla gecikmeyin! Geciktirmeyin!
Yazıcıoğlu suikastı bir başlangıç olsun! (Artık bana kimse kaza dedirtemez!)
Tekrar ediyorum...
Daha fazla uzatmadan bütün ayrıntılar bir bir ortaya dökülsün ve sonuca bağlansın.
Bundan sonra kazayla ilgili başka kuşku haberleri okumak istemiyorum.
Halkın büyük kesiminin de benim gibi düşündüğünden eminim.
Aksi takdirde bir kez daha ve belki nihai olarak "karanlık" kazanacak!
yeni aktüel
FACEBOOK YORUMLAR