GELİNİ ABDULHAMİT'İ ANLATIYOR

Kayınpederim Abdulhamit... Mislimelek Hanım hatıratı ile ilk kez bir şehzade eşinin, saray hakkında anlattıkları gün yüzüne çıktı. Kitap, bir yandan Sultan II. Abdülhamit'in şahsiyetini ve politikasını anlatıyor, diğer taraftan da dönemin önemli olaylarına açıklık getiriyor

GELİNİ ABDULHAMİT'İ ANLATIYOR
02 Şubat 2012 - 15:42

SERRA ESİN
 

Osmanlı tarihinin en tartışmalı padişahlarından II. Abdülhamit'in gelini, Şehzade Abdülkadir Efendi'nin ilk eşi Mislimelek Hanımın hatıraları, Haremden Sürgüne Bir Osmanlı Prensesi başlığıyla yayımlandı. Kitabı yayına hazırlayan Nemika Deryal Marşanoğlu İnkılap Yayınları arasından çıkan kitabın serüvenini anlattı.

Kimdir Mislimelek, Osmanlı hanedanı içerisindeki konumu ve diğer şehzade eşleri ile karşılaştırdığınızda onu farklı kılan özellikleri nelerdir?

Mislimelek Hanım, Ali Marşanoğlu'nun ablasıdır. Biz aslen Abhaz kökenliyiz ve 93 Harbi olarak tarihe geçen Osmanlı-Rus Savaşı'nda, 1876 yılında Türkiye'ye geldik. Marşan prensesleri güzellikleri ve asaletleri ile Osmanlı sarayında ün salmışlardı. Bu sebeple de Sultan II. Abdülhamit büyük halamı oğlu Abdülkadir Efendi ile evlendirdi. Mislimelek Hanım 1898 yılında Abdülkadir Efendi'nin eşi oldu. Şehzadeyle beraber sürgüne gitti ve sürgünde, 1955 yılında Beyrut'ta vefat etti. Hatıralarını ise 1950 ila 1955 yılları arasında yazdı. Halam vefat ettikten sonra hatıraları eltisi olan Dürrüyekta Hanım'a kaldı. Dürrüyekta Hanım da vefat etmeden hatıraları büyük dedem Ali Marşanoğlu'na verdi. Ali Marşanoğlu 1981 yılında vefat edince de ablasının hatıraları oğlu Veysel Marşanoğlu'na kaldı. Dedem Veysel Bey de 2006 yılında vefat edince bu tarihi hatıralar benim elime geçti. Bundan sonra hatıraları yayımlamayı düşündüm ama kesin bir karar veremedim, çünkü rahmetli halam hatıralarını yayımlamak için yazmamıştı, bu yüzden önce tereddüt ettim. Fakat sonra değişik tarihi meselelere aydınlık getireceğini düşündüğüm için yayımlanmasını uygun buldum. Tabii bazı şahsi bölümleri çıkardım.

İlk defa bir şehzade eşinin anıları gün yüzüne çıkıyor. Osmanlı tarihiyle ilgili pek çok hatıra kitabının yayımlandığı günümüzde Mislimelek Hanım'ın yaşadıkları ve gözlemledikleri nerede duruyor?

Mislimelek Hanım'ın Osmanlı sarayındaki konumu, bir şehzade eşi olarak elbette çok yüksekti, saray ve devlet protokolünde özel bir yeri vardı. Diğer şehzade eşleri arasındaki farklılığı ise büyük bir törenle Abdülkadir Efendi'yle evlenmiş olmasıdır, çünkü genelde şehzadelerin nikâhları ve düğünleri çok sade geçerdi. Hatta padişahlar için bile nikâhlandıklarında büyük bir tören yapılmazdı. Bu sebeple Mislimelek Hanım'ın saray içindeki önemi ve konumu düğünü ile de belli olmaktadır. Ayrıca şehzadeyle Sultan II. Abdülhamit'in isteği üzerine evlenmesi de bunu vurguluyor. Anıların bahsettiği dönem de çok önemli. Bir taraftan Sultan II. Abdülhamit'in şahsiyetini ve politikasını anlatıyor, diğer taraftan da dönemin önemli olaylarına aydınlık getiriyor Mislimelek Hanım'ın hatıraları bu sebeple çok kıymetlidir.

Bu anıların Osmanlı tarihi açısından yenilik taşıyan yönleri nelerdir?

Birinci yenilik şehzade eşinin anıları olmasıdır. İkincisi, hanedanın sürgün yıllarında çektiklerini anlatmasıdır. Özellikle Abdülkadir Efendi'nin ailesinin akıbetine ve bir de tabii Sami Günzberg olayına açıklık getiriyor.

 

Evhamının kaynağı çocukluğunda

Milslimelek Hanım, hatıratında kayınpederi Sultan II. Abdülhamit'in evhamının kaynağını şöyle anlatıyor: "Kayınpederim henüz 9 veya 10 yaşlarındayken annesi Tirimüjgan Kadınefendi vefat etmiş. Fakat annesinin vefat ettiğini çocuktan saklamışlar. Küçük şehzade annesinin vefat ettiğini hissederek ruhi bir buhran geçirmiş ve kadınefendinin vefat haberinin saklanması yüzünden zavallı çocuk her gün annesinin yanına götürülmeyi beklemiş durmuş. Nihayet annesinin vefat ettiğini söyldiklerinde çok ağlamış ve haftalarca kendine gelememiş. Bu sebepten hep telaşlı bir hali olmuştur." Milslimelek Hanım, Sultan'ın sevdiklerinin genellikle salgın hastalıklar needeniyle kaybettiğinden özellikle salgın hastalık konusunda çok evhamlı olduğunu hatıratına ekliyor. Konu evham olunca Sultan'a gelen jurnallerden bahsetmeden geçemiyor Mislimelek Hatun: "Birgün eşim elinde bir evrakla odama geldi. Elinde tutuğu kağıdı bana göstererek "Bak Mislimelek, bu junale göre Jön Türkler balonla saraya girip efendimizi hal'edeceklermiş."dedi. Bir başka defasında bir jurnalce sarayın duvarına bomba yerleştiren asilerin hepimizi gece yarısı havaya uçuracaklarını yazıyordu. Bu jurnaller insanı deli edebilirdi. O tarihten sonra eşime bana bir daha jurnaller hususunda birşey anlatmamasını rica ettim." Kitapta bunun dışında saraydaki tiyatro, yabancı misafirlerin ağırlanması, Harm-i Hümayun'a girişin nasıl yapıldığı, sultan'ın zevceleri ve istibdat döneminin bilinmeyenleri yer alıyor.

 

 

YAYIN TARİHİ: 17.01.2012-YENİ ŞAFAK GAZ

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum