Fatih Sultan Mehmed hakkında çok özel bilgiler...
Fatih Sultan Mehmed hakkında yüzyıllar sonra ortaya çıkan gerçek! Çok özel bilgiler...
Tarihi değiştiren Osmanlı Padişahlarından biri olan Fatih Sultan Mehmed, yaşadığı dönemde tüm dünyanın gıpta ile baktığı yöneticilerden biri oldu. İstanbul'u fethi ile başlayan şanlı süreç akın akın devam etti. Dünya tarihine adını altın harflerle yazdırmış olan Fatih Sultan Mehmed, bir zamanlar çocuktu. Ve yüzyıllar sonra ortaya çıkan bu eser, II.Mehmed hakkında çok özel bilgileri gün yüzüne çıkardı. İşte Fatih Sultan Mehmed'in çocukluk defteri...
Osmanlı Devleti'nin yedinci padişahı II. Mehmed ya da Fatih Sultan Mehmed. 1453 yılında İstanbul'u fetheden bir çağı bitirip, yeni bir çağı başlatan Fatih Sultan Mehmed 3 Mayıs 1482 yılında hayatını kaybetti.
1961 yılında Süheyl Ünver, söz konusu defterde yer alan çizimleri ve kendinde hâsıl ettiği kanaati ihtiyatlı bir dil kullanarak küçük bir kitap halinde yayınlar. Defterdeki tuğra eskizlerinin Fatih'in tuğrasına benzemesinden, Rumca, Farsça gibi Fatih'in öğrendiği dillere ait yazım denemelerinden yola çıkarak bu defterin onun şehzadelik yıllarına ait karalama defteri olabileceği yorumunda bulunur.
Ayrıca defter sayfalarının dokusunda yer alan filigranın, 15. yüzyılda Floransa'da üretilen kâğıtlar ile uyuştuğuna, aynı filigranları taşıyan kâğıtların II. Murad devrindeki bazı tapu tahrir defterlerinde de bulunduğuna işaret eder. Ünver, bu hususları ihtiyatlı bir dil kullanarak ortaya koymuş olsa da, "Fatihin Çocukluk Defteri" adını verdiği kitabının başlığı ile söz konu defteri doğrudan Fatih'e atfetmiştir.
Kâğıt dokusundaki filigrandan yola çıkarak, defterin gerçekten de 15. yüzyıla ait olabileceğini tespit etmek mümkündür. Hatta II. Murad-Fatih devirlerine ait olma ihtimali kuvvetle muhtemeldir. Fakat yine de bu defteri doğrudan Fatih'in kendi çizimleri ve şehzadelik yıllarına ait "çocukluk defteri" olarak görmek pek isabetli sayılmaz.
ÇİZİMLER FARKLI KİŞİLERE AİT OLABİLİR
Her şeyden önce defterdeki bazı aksak ve orantısız çizgilere nazaran bazı çizimler çok iyi niteliktedir. Kesik, titrek, çekingen çizgilerin yanı sıra muntazam, uzun ve kesin çizgiler mevcuttur. Özellikle balık, leylek, kuş gagası çizimlerinde bu durumu tahlil etmek mümkündür. (Bu durumun Ünver'in de dikkatinden kaçmadığı görülmektedir.) Öte yandan defterde, o dönemde hâkim, klasik minyatür üslubundan farklı, bir takım üç boyutlu portrelerin yer alması, şark kültüründe "uğursuz" addedilmesine mukabil eski Yunan ve Batı folklorunda bilgi, zekâ ve irfanı temsil eden baykuş resimlerinin bulunması ilginçtir.
Bütün bunlar çizimlerin farklı kalemlerden çıkmış olabileceği intibaını uyandırmaktadır. Bununla birlikte Prof. Feridun Emecen, defterin Enderun oğlanlarına veya sarayda rehin tutulan bazı Balkan prenslerine ait olma ihtimalinin daha kuvvetli bir olasılık olduğu üzerinde durmaktadır. Kaynak: Tarih ve Medeniyet
FACEBOOK YORUMLAR