FATİH 'İN HOCALARI

Fatih’i “Fatih” yapan âlim: Molla Gürani

FATİH 'İN HOCALARI
30 Kasım 2011 - 22:58

FATİH 'İN HOCALARI

Fatih’i “Fatih” yapan âlim: Molla Gürani


Molla Gürani Hazretleri engin tevazuu ve heybetiyle devrinin en kıymetli alimleri arasındaydı. Genç şehzadeden cevval bir Fatih çıkaran eğitimdeki en büyük pay onundur.


Molla Gürani Hazretleri, Molla Yegan Hazretleri’nin Osmanlı’yla tanıştırdığı kıymetli bir âlim ve velidir. Molla Yegan, 1440’lı yıllarda hacca gittiğinde ilim meclislerinden istifade etmek ve kıymetli insanlarla tanışmak amacıyla Kahire’ye de uğrar. İşte, Molla Gürani ile burada tanışır ve onu Osmanlı’nın payitahtına gelmeye ikna eder. 2. Murad’la tanıştırır. Asıl adı Ahmed bin İsmail olan Molla Gürani Hazretleri önce Hüdavendigar Medresesi sonra da Yıldırım Medresesi’nde hizmet verir. Çok kıymetli âlimler yetiştirir. Ele avuca sığmayan ve çok zeki olan şehzade Mehmed’in eğitimi de sonunda ona verilir. Genç şehzade, derslerini öğrenmekte zorlanmamakta ama hiç çalışmak istememektedir. Çok hocada okur; ama tamamını yıldırır! Zaman zaman öğretmenlerini zor duruma sokar. Hatta bir keresinde hocasını durdurur: “Aman efendim, ne yapıyorsunuz? Mermere basıyorsunuz! Meryem Validemiz İsa Aleyhisselam’ı taş üstünde getirmedi mi dünyaya. Öyleyse mermere hürmet gerek!” der. Başka hocaları takılsa da bir hocası onu şu mantıkla susturur: “Ya... Öyleyse çıkar bakayım yün çorabını. Bilmiyor musun aynı Meryem validemiz. İsa Aleyhisselam’ın beşiğini de yün ile örttü. Öyleyse örgüye hürmet gerek!” Fatih Sultan Mehmet
Sultan 2. Murad, genç şehzadesinin eğitimi için Molla Yegân, Molla Fenâri ve Molla Ayas gibi muhteşem âlimleri düşünmektedir. Ancak bu haşarı şehzadeyle uğraşmak on medrese yönetmekten zor olacağından, “Acaba onu kim yola getirebilir?” diye düşünmektedir. Sonunda Molla Gürani’nin siması belirir gözünde. Padişah, Molla Gürani Hazretler’ini oğlunun eğitimi için yollarken “Eti de senin” der, “kemiği de. O bundan böyle senin oğlun. Var bildiğin gibi işle!” Mübarek Manisa’ya vardığı saatte şehzadeyi derse çağırır. Uşaklara bile itibar eder, ama geleceğin sultanını görmezden gelir! Talebesine sıradan biri gibi davranır ve “Otur!” der, “Hayır oraya değil, şuraya!” O güne kadar emretmeye alışan şehzade şaşakalır. Belki de hayatında ilk kez diz çöker. Molla emsileyi açar ve emreder: “Darabe (Dövmek) fiilini çek bakayım!” Fatih fiili kafasına göre çeker.

 Molla Gürani’nin kaşları yıkılır, kafasını “olmadı” gibilerden sallar, bakışlarıyla azarlar. Sonra üstüne basa basa fiili çeker ve sesini yükselterek, “Döverim, seni döverim, seni öyle bir döverim ki!...” Fatih ağlamaklıdır.
Şehzade artık geceleri ödev yapmaya başlar ve ezberlerini aksatmaz. Daha doğrusu aksatamaz. Ama gün gelir ilmin tadını alır. Eski haşarılıklarından uzaklaşır. Çok değil üç beş ay sonra bambaşka biridir o. Molla Gürani Hazretleri “Arabi ve Farisi bilmek yetmez.” der, “Düşmanlarının da lisanını öğrenmelisin!” Latince, Sırpça ve Rumca öğretilir. Hem konuşup hem de yazmaktadır. Ardından şehzadeyi İtalyan asıllı Anconal Giriaco’nun önüne oturtur, Avrupa tarihini okutturur. Dahası aritmetiğe, geometriye, astronomiye zorlar. Ufkunu açar. İnanç ve ideal aşılar. Bir ara Manisa’ya gelen Sultan Murat, oğlunu tanıyamaz. Fatih görünüşte çocuktur, ama çok olgundur.

FATİHE ATFEDİLEN BİR  HİKAYE:MOLLA GÜRANİ

O SOPA NİÇİN?”
Bir yanda Fatih ve ona söz geçiremeyen hocalar. Fatih bilmiş edasıyla geziniyor,
hocalarda el pençe divan peşinden hızlı adımlarla yürüyorlar. Onları gören Fatih’in Babası:

2. Murad: Bu çocukla ne yapacağız. 6 Yaşına geldi hala Kur’anı sökemedi. Hocaların biri geliyor biri gidiyor. Kimse ona söz dinletemiyor.

VEZİR: Efendim Mısırdan gelen büyük bir alim var, Molla Gürani. Müsaade ederseniz kendisini çağırayım.

2. MURAD: Onun şehzadeyei adam edeceğini düşünüyorsanız çağırın gelsin.

VEZİR: Elbette hünkarım.

… Molla Gürani sakin yüzü, karalı duruşu ve elinde sopasıyla şehzadenin karşısındadır. Fatih yine aynı dik başlı ve kibirli tavrıyla sopaya baktı:

FATİH: Bre hoca elinizdeki o sopayla ne yapacaksınız?
MOLLA GÜRANİ: “Üstünüze bulaşacak olan tembellik tozlarını bununla silkeleyeceğim.”


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum