ANTİFA ÜLKEMİZİN DE ALANINDA BULUNAN BİR TERÖR ÖRGÜTÜDÜR - Yazan: Mehmet Garip SİPER
07 Temmuz 2020 - 19:52
ANTİFA ÜLKEMİZİN DE ALANINDA BULUNAN BİR TERÖR ÖRGÜTÜDÜR
Konuyu iyi anlamamız için öncellikle şu sorular dizisini sorgulamamız gerekir: ABD’de bir kavram olarak ortaya çıkan “Antifa” nedir? Trump birdenbire neden Antifa’ya dikkat çekti, ve neden Antifa’yı terör örgütü ilan etti? Ülkemiz açısından Antifa’nın ne ilişkisi var, Antifa YPG ilişkisi var mı, YPG bu örgüt üzerinden dünyadaki radikal sol örgütleri nasıl etkiliyor mu ve dünyanın çeşitli bölgelerinden gelen Antifa militanları ülkemize karşı savaştılar mı?
Aslında bu örgüt yeni bir örgüt değil, Antifa bilindiği gibi, beyaz ırkın üstünlüğünü ve neo-Nazi anlayışını savunan aşırı sağcı gruplara tepki kurulmuş bir örgüttür. Bu örgüt medya tarafından örgütün sadece “Ku Klux Klan”, beyazların üstünlüğünü savunanlarla ve onların nefret söylemine dayalı ideolojileriyle mücadele ettikleri için Antifa'nın uyguladığı şiddeti mazur gösterme eğilimindedir.
Örgütün, George Floyd'un polis tarafından öldürülmesi üzerine düzenlenen sokak protestolarında ön plana çıktığını şahit oluyoruz. Bu yüzden ABD gündemine gelen bu örgüt, ABD'li muhafazakârlar aşırı solun da aşırı sağ kadar tehlikeli olduğunu kabul etmekle kalmıyor, aynı zamanda Trump, Antifa'yı terör örgütü ilan edeceğini söylüyor.
Antifa antifaşist hareket olarak bu hareketin kısaltması olarak kullanılan bir kavramdır. Sol eğilimli bir örgüttür. Irkçılık ve cinsiyetçiliğin her türüne ve Trump'ın canlandırdığı milliyetçilik, göçmen karşıtlığı ve Müslüman karşıtlığına güçlü bir şekilde karşı çıkmaktadır. Bu örgüt aşırı sağcı ideolojiyle mücadele etmek üzerine kurulu… Hükümete ve kapitalist sisteme karşı olarak da tanınıyor. Antifa’da anaakım anarşizmdir. Kökeni eskidir ve Almanya'da 1932 yılında Nazi partisine karşı aşırı solcu militan bir grup oluşturmak üzere kurulmuştur. Örgüt 1933 yılında dağıldı, Berlin Duvarı hadisesi ile de 1980'lerde neo-Nazilere yanıt olarak yeniden ortaya çıktı.
ABD’deki eylemlerin şiddete evrilmesinin sorumlusu Antifadır ve 1980’li yıllarda ABD’de ortaya çıkmıştır. 2017 ve 2019’da Portland’daki ırkçı gruplarla, Sadece Fransa’da Sarı Yelekliler ile ve Almanya’daki G20 zirvesindeki olaylardan da sorumludur.
ABD Başkanı Trump, Ağustos 2019 ve Mayıs 2020’de Antifa’nın terör örgütü olarak tanınması gerektiğini ifade etmiştir. Yine aynı günlerde Temsilciler Meclisi Üyesi Brian Fitzpatrick Adalet Bakanlığından Antifa’nın “yerel terör örgütü” olarak tanınması talebinde bulunmuştur.
Türkiye yani, ülkemiz ile ilgili yönü Trump destekçisi gazeteci Jack Posobiec, Antifa’nın Suriye’de YPG/PKK tarafından eğitildiğini dile getirmesi ile dünya kamuoyuna sunulmuştur. Sosyal medya üzerinden örgütlenen ve uluslararası sol örgütler, Suriye’de YPG/PKK aracılığıyla askeri eğitim, örgütlenme ve savaş sahasında bulunma fırsatı yakalamış olduğu anlaşılmaktadır. Antifa, Türkiye’ye karşı da savaşmıştır: Zeytin Dalı Harekâtında birçok ülkeden YPG International üyesi TSK tarafından etkisiz hale getirilmiştir. 2016’da Menbiç bölgesinde Fırat Kalkanı Harekatı’na karşı harekete geçen YPG unsurları arasında iki önde gelen Antifa üyesi hava saldırısı ile etkisiz hale getirilmiştir. Türkiye’nin 2018 yılında düzenlediği Zeytin Dalı Harekâtı kapsamında YPG saflarında bulunan birçok Antifa üyesi Afrin bölgesine gelerek Türk Silahlı Kuvvetleri ve Suriye Milli Ordusu’na karşı savaşmıştır. “Şehid Michael İsrail Tugayı” adı ile Antifa yapılanması Afrin’den bildiri yayınlayarak Türkiye’ye karşı savaştıklarını ilan etmiştir.
YPG dünyadaki radikal sol örgütler için bir model olarak kurgulandığı da anlaşılıyor. ABD’deki gösterilerde yer alan Siyahi komünist örgütünün paylaştığı “Rojava Komünleri: Toplumsal Benlik Yönetiminde Bir Model” başlıklı video ile YPG’nin Suriye’de kurmuş olduğu yerel milis güçlerini ABD’deki siyahiler için örnek göstermiştir.
YPG’nin Suriye’de uyguladığı demokratik konfederalizm modeli dünyadaki radikal sol örgütler için eğitim ve toplanma alanı olmuştur. Dünyadaki birçok radikal sol örgüt üyesi Suriye’ye gidip YPG’ye katılmış ve YPG saflarında silah eğitimi almıştır. Eğitimler milis yapı kurma, “gerilla taktikleri” ve bomba düzeneklerini de kapsamaktadır. Dünyanın birçok farklı ülkesinden gelen militanlar YPG ile koruması birleşmiş ve birbirleriyle irtibat kurmuşlardır. Suriye’den vatanlarına geri dönenler hem Suriye’deki yapılar hem de ülkelerine dönen diğer militanlar ile irtibat kurdukları bilinmektedir. YPG’nin eğitiği kişilerin kendi ülkelerindeki radikallere de bilgilerini ve deneyimlerini aktardıkları ve YPG için propaganda faaliyetleri yürüttükleri bilinmektedir.
Sonuç olarak antifa yeni bir örgüt değil ülkemizin de alanında uzun süredir bulunan bir terör örgütüdür.
Mehmet Garip SİPER
Konuyu iyi anlamamız için öncellikle şu sorular dizisini sorgulamamız gerekir: ABD’de bir kavram olarak ortaya çıkan “Antifa” nedir? Trump birdenbire neden Antifa’ya dikkat çekti, ve neden Antifa’yı terör örgütü ilan etti? Ülkemiz açısından Antifa’nın ne ilişkisi var, Antifa YPG ilişkisi var mı, YPG bu örgüt üzerinden dünyadaki radikal sol örgütleri nasıl etkiliyor mu ve dünyanın çeşitli bölgelerinden gelen Antifa militanları ülkemize karşı savaştılar mı?
Aslında bu örgüt yeni bir örgüt değil, Antifa bilindiği gibi, beyaz ırkın üstünlüğünü ve neo-Nazi anlayışını savunan aşırı sağcı gruplara tepki kurulmuş bir örgüttür. Bu örgüt medya tarafından örgütün sadece “Ku Klux Klan”, beyazların üstünlüğünü savunanlarla ve onların nefret söylemine dayalı ideolojileriyle mücadele ettikleri için Antifa'nın uyguladığı şiddeti mazur gösterme eğilimindedir.
Örgütün, George Floyd'un polis tarafından öldürülmesi üzerine düzenlenen sokak protestolarında ön plana çıktığını şahit oluyoruz. Bu yüzden ABD gündemine gelen bu örgüt, ABD'li muhafazakârlar aşırı solun da aşırı sağ kadar tehlikeli olduğunu kabul etmekle kalmıyor, aynı zamanda Trump, Antifa'yı terör örgütü ilan edeceğini söylüyor.
Antifa antifaşist hareket olarak bu hareketin kısaltması olarak kullanılan bir kavramdır. Sol eğilimli bir örgüttür. Irkçılık ve cinsiyetçiliğin her türüne ve Trump'ın canlandırdığı milliyetçilik, göçmen karşıtlığı ve Müslüman karşıtlığına güçlü bir şekilde karşı çıkmaktadır. Bu örgüt aşırı sağcı ideolojiyle mücadele etmek üzerine kurulu… Hükümete ve kapitalist sisteme karşı olarak da tanınıyor. Antifa’da anaakım anarşizmdir. Kökeni eskidir ve Almanya'da 1932 yılında Nazi partisine karşı aşırı solcu militan bir grup oluşturmak üzere kurulmuştur. Örgüt 1933 yılında dağıldı, Berlin Duvarı hadisesi ile de 1980'lerde neo-Nazilere yanıt olarak yeniden ortaya çıktı.
ABD’deki eylemlerin şiddete evrilmesinin sorumlusu Antifadır ve 1980’li yıllarda ABD’de ortaya çıkmıştır. 2017 ve 2019’da Portland’daki ırkçı gruplarla, Sadece Fransa’da Sarı Yelekliler ile ve Almanya’daki G20 zirvesindeki olaylardan da sorumludur.
ABD Başkanı Trump, Ağustos 2019 ve Mayıs 2020’de Antifa’nın terör örgütü olarak tanınması gerektiğini ifade etmiştir. Yine aynı günlerde Temsilciler Meclisi Üyesi Brian Fitzpatrick Adalet Bakanlığından Antifa’nın “yerel terör örgütü” olarak tanınması talebinde bulunmuştur.
Türkiye yani, ülkemiz ile ilgili yönü Trump destekçisi gazeteci Jack Posobiec, Antifa’nın Suriye’de YPG/PKK tarafından eğitildiğini dile getirmesi ile dünya kamuoyuna sunulmuştur. Sosyal medya üzerinden örgütlenen ve uluslararası sol örgütler, Suriye’de YPG/PKK aracılığıyla askeri eğitim, örgütlenme ve savaş sahasında bulunma fırsatı yakalamış olduğu anlaşılmaktadır. Antifa, Türkiye’ye karşı da savaşmıştır: Zeytin Dalı Harekâtında birçok ülkeden YPG International üyesi TSK tarafından etkisiz hale getirilmiştir. 2016’da Menbiç bölgesinde Fırat Kalkanı Harekatı’na karşı harekete geçen YPG unsurları arasında iki önde gelen Antifa üyesi hava saldırısı ile etkisiz hale getirilmiştir. Türkiye’nin 2018 yılında düzenlediği Zeytin Dalı Harekâtı kapsamında YPG saflarında bulunan birçok Antifa üyesi Afrin bölgesine gelerek Türk Silahlı Kuvvetleri ve Suriye Milli Ordusu’na karşı savaşmıştır. “Şehid Michael İsrail Tugayı” adı ile Antifa yapılanması Afrin’den bildiri yayınlayarak Türkiye’ye karşı savaştıklarını ilan etmiştir.
YPG dünyadaki radikal sol örgütler için bir model olarak kurgulandığı da anlaşılıyor. ABD’deki gösterilerde yer alan Siyahi komünist örgütünün paylaştığı “Rojava Komünleri: Toplumsal Benlik Yönetiminde Bir Model” başlıklı video ile YPG’nin Suriye’de kurmuş olduğu yerel milis güçlerini ABD’deki siyahiler için örnek göstermiştir.
YPG’nin Suriye’de uyguladığı demokratik konfederalizm modeli dünyadaki radikal sol örgütler için eğitim ve toplanma alanı olmuştur. Dünyadaki birçok radikal sol örgüt üyesi Suriye’ye gidip YPG’ye katılmış ve YPG saflarında silah eğitimi almıştır. Eğitimler milis yapı kurma, “gerilla taktikleri” ve bomba düzeneklerini de kapsamaktadır. Dünyanın birçok farklı ülkesinden gelen militanlar YPG ile koruması birleşmiş ve birbirleriyle irtibat kurmuşlardır. Suriye’den vatanlarına geri dönenler hem Suriye’deki yapılar hem de ülkelerine dönen diğer militanlar ile irtibat kurdukları bilinmektedir. YPG’nin eğitiği kişilerin kendi ülkelerindeki radikallere de bilgilerini ve deneyimlerini aktardıkları ve YPG için propaganda faaliyetleri yürüttükleri bilinmektedir.
Sonuç olarak antifa yeni bir örgüt değil ülkemizin de alanında uzun süredir bulunan bir terör örgütüdür.
Mehmet Garip SİPER
FACEBOOK YORUMLAR