3. Türkiye Türkçesi Diyalektoloji Çalıştayı

3. Türkiye Türkçesi Diyalektoloji Çalıştayı Üniversitemiz Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'nün ev sahipliğinde yapıldı

3. Türkiye Türkçesi Diyalektoloji Çalıştayı
30 Mayıs 2013 - 11:24 - Güncelleme: 30 Mayıs 2013 - 11:25
3. Türkiye Türkçesi Diyalektoloji Çalıştayı, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'nün ev sahipliğinde Manisa Öğretmenevi'nde yapıldı. Orient Enstitüsü ve Türk Dilleri Araştırmaları Dergisi tarafından düzenlenen ve üçüncüsü Manisa'da yapılan Çalıştaya, dünyaca ünlü  Türkologlar katıldı.  Çalıştayın Düzenleme Kurulu'nu Üniversitemiz Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Yeni Türk Dili Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ayşe İlker, Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ferhat Karabulut ve Araştırma Görevlisi Betül Bülbül Oğuz oluşturdu.
İki gün devam eden Çalıştaya, batının en önemli Türkoloğu olarak değerlendirilen Hollandalı Türkolog Prof. Dr. Uwe Blasing katıldı.  Türkiye Türkçesi ağız araştırmalarının ustası olarak kabul edilen Ankara Gazi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Leyla Karahan ile Yıldız Teknik Üniversitesi'nde görevli ve Türk Dil Kurumu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ölmez, Ege Üniversitesi'nde görevli Türk Dil Kurumu Üyesi Prof. Dr. Gürer Gülsevin'in yanı sıra doktora tezini ve lisansüstü çalışmalarını diyalektoloji alanında yapmış genç bilimadamları da çalıştaya katıldılar. Çalıştay için, dünya ve Türkiye genelinden dalında uzman 17 bilimadamı davet edildi. 
Diyalektoloji çalışmaları hakkında bilgi veren Çalıştay Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ayşe İlker, "Batı dillerinde dialect olarak kullanılıyor. Biz Türkiye Türkçe'sinde "ağız" kelimesiyle karşılıyoruz. Ege Bölgesi ağızları, Orta Anadolu ağızları ve Güneydoğu Anadolu ağızları olarak çerçeveliyoruz. Türkiye sınırları içinde ağızlar olduğu gibi, Türkiye Cumhuriyeti dışında da ağızlar var. Diyelim ki Türkmenistan Cumhuriyeti'nde Türkmen Türkçesi ağızları var. Marı ağzı veya Kırgızistan'da  Flu Kırgızcası gibi. Bütün bunlar diyalektoloji alanına giriyor. Bu dil bilim çalışmalarının çok önemli bir alt alanı. Sovyetler Birliği döneminden önce eski Rusya İmparatorluğu'ndan itibaren diyalektoloji çalışmaları başlamış. Bizde de 1800'lü yılların sonundan itibaren başladı. Ama son dönemlerde hem Türk Dil Kurumu'nun hem de üniversitelerin bu konuda pek çok çalışma yaptığını görüyoruz" diye konuştu. 
Rektörümüz Prof. Dr. Mehmet Pakdermirli ise, "Böyle bir toplantının Üniversitemiz ev sahipliğinde yapılmasından memnuniyet duyuyoruz. Üniversite olarak bilimsel toplantılara önem veriyoruz ve sayısını artırmak istiyoruz. Yeni fikirlerin ve yeni araştırma alanlarının ortaya çıkması açısından konferanslar, seminerler ve çalıştaylar çok önemli. Karşılıklı görüşmelerden sonra bağlantılar kurulup ortak çalışmalar çıkabiliyor. Üniversite olarak yaptığımız bilimsel toplantı sayıları son yıllarda oldukça arttı. Daha sistematik olalım istiyoruz. Bilimsel araştırma proje fonlarımızın da iyileşmesinden dolayı, artık bilimsel araştırma projelerinin bir alt birimi olarak toplantılara da destek verelim dedik.  Benim bildiğim kadarıyla Türkiye üniversitelerinde bir ilki gerçekleştiriyoruz.  Diğer üniversitelerden yönetmeliğimizi isteyenler oluyor. Ulusal bilimsel toplantılar için 20 bin, uluslar arası bilimsel toplantılar için de 30 bin TL'ye kadar destek veriyoruz" diye konuştu. 
Prof. Dr. Uwe Blasing rahatsızlığına rağmen çalıştayın tüm oturumlarına katılarak destek verdi.  Kas erimesi rahatsızlığı olan Hollandalı Türkolog Prof. Dr. Uwe Blasing, "Bu etkinliğin yapılmasından çok memnun kaldım. Güzel bir bilgi alışverişi oldu ve çok verimli geçti. Durumumu görüyorsunuz, gücüm artık yetmiyor. Umarım, Manisa'nın havası şifa olur.  Bu tür toplantılar daha önce İstanbul'da yapıldı. Şimdiye kadar hepsine katıldım. Seneye belki katılamam  ama lütfen bu toplantılara devam edin" dedi.
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum