Kahve sarayda Türk oldu

Etiyopya, Guatemala, Yemen, Brezilya gibi bir çok ülkede üretimi yapılan kahve 1500’lü yıllarda İstanbul’a geldi. Anayurdu Afrika olan bu bitkinin içeceği bir halkın adını aldı ve kahve Osmanlı sarayında “Türk kahvesi” oldu. Ülkü Menşure Solak 06 Ocak 2019,

Kahve sarayda Türk oldu
12 Ocak 2019 - 18:25

Bir fincanının 40 yıl hatırı olan Türk Kahvesi, 2013’ten bu yana UNESCO Somut Olmayan Kültür Mirası içinde. Peki, hemen herkesin evinde bulunan, bayramdan, misafirlerden ayrı düşünülemeyen kahve nasıl oldu da hayatımıza girdi? Hatta nasıl oldu da anayurdu Afrika olan bu bitkinin içeceği bir halkın adını aldı? Kahvenin Arabica ve Robusta adıyla bilinen iki çeşidi var. Etiyopya, Guatemala, Yemen, Brezilya gibi bir çok ülkede üretimi yapılan kahve 1500’lü yıllarda İstanbul’a geldi. Nasıl geldiği hakkında rivayetler var. Bir kayda göre Yemen’den, bir başka anlatıya göre Şamlı kimseler aracılığıyla geldi. Aslında Araplar kahveyi çok daha farklı şekilde pişiriyor. Çok az kavrulan kahve çekirdekleri bir havanda dövülüp kakule, karanfil ilave edilerek kaynatılıyor ve termoslara doldurulup bir saat demlendikten sonra içiliyor. Şekersiz olduğundan yanında hurma ile servise alınıyor.

DÜNYAYA TANITIYORUZ

Kahve, Osmanlı sarayında “Türk kahvesi” oldu. Biraz daha kavruldu ve cezvelerde pişirildi. Bu haliyle çok sevildi. Daha sonra Avrupa’ya ulaştı. Elbette orada da yeni usullerle demlendi. İçerdiği potasyum sebebiyle günde bir fincanın oldukça sağlıklı olduğunu bütün uzmanlar dile getiriyor. Potasyumun yanı sıra kafein, sodyum, kalsiyum ve az miktarda demir de içeriyor. Bugün Türk Kahvesini sadece içmiyoruz. Dünya mutfak kültürüne kahvemizin tadını yiyeceklerle de taşıyıp daha çok tanıtmak derdindeyiz. Bugün ben de Türk Kahveli birkaç tarif paylaşalım istiyorum. Sağlıklı ve mutlu bir hafta sonu dilerim.

Kaynak:https://www.yenisafak.com/hayat/kahve-sarayda-turk-oldu-3429302

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum