Türkiye ve Azerbaycan ittifakının yeni hedefleri
Azerbaycan Parlemento Üyesi Cavansir Feyziyev Türkiye- Azerbaycan ilişkileri ve iki ülkenin ortak hedefleri hakkında yazdı.
24 Şubat 2024 - 11:50
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in seçimlerden sonra Ankara'ya yaptığı ilk resmi ziyaret her iki ülke medyasında da geniş yer buldu. Bu da doğaldır. Çünkü ülkelerimizde yaşanan tüm sosyal ve siyasi olaylara Türkiye ve Azerbaycan kamuoyunda büyük bir ilgi var ve bu ilgi sürekli artıyor. Ankara toplantısında ele alınan tüm konular ve imzalanan belgeler, iki ülke arasındaki ilişkilerin düzenlenmesini ve eğitim, tarım ve vergi politikası alanlarında işbirliğinin daha da geliştirilmesini öngörüyor. Devlet başkanları tarafından yapılan açıklamalarda, mevcut uluslararası durumda Türkiye ve Azerbaycan'ın bölgesel güvenlik konularına ortak bakması, enerji ile ulaştırma ve lojistik alanlarında işbirliği, ticaret cirosunun artırılması, enerji alanında ortak üretim gibi önemli projelere yer verildi. savunma sanayii ve Türkiye-Azerbaycan ortak Üniversitesi'nin açılışı yansıtıldı. Görüşmelerde Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinin 2020 Vatanseverlik Savaşı bağlamında önemi de değerlendirildi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ise Türkiye'nin desteğine övgüde bulunarak, "Türkiye 44 gün yanımızdaydı. Türkiye'nin savaşın ilk saatlerinden itibaren verdiği destek ve kararlı açıklamaları birçokları için ciddi bir mesajdı ve birçoklarını bu davaya müdahale etmekten uzak tuttu... Azerbaycan halkı, Türkiye'nin kardeşçe desteğini hiçbir zaman unutmayacaktır. İkinci Karabağ savaşından sonra bize verilen destek bu ilişkileri yeni bir zirveye taşıdı." Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da geçen yıl kardeş ülkede meydana gelen depremde Azerbaycan'ın verdiği desteği hatırlatarak şükranlarını sundu.
Ülke başkanlarının yaptığı açıklamalarda Türk Devletleri Teşkilatı'nın geleceği ve Türk devletleri arasındaki ilişkilerin perspektifi de anlatıldı. Konuşmalarda, Türk dünyasının birleşmesi, ortak kökene sahip halkların varlığının, Türk Devletleri Teşkilatı'nın her bir üyesini güçlendireceği ve bundan tüm Türk dünyasının yararlanacağı vurgulandı. Bu yılın temmuz ayında Türk Devletleri Teşkilatı'nın gayri resmi zirve toplantısının Şuşa'da yapılacağı ve bu toplantıya Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nın da katılacağı bildirildi. Bütün bunlar Türk birliğinin kalitesinin yeni bir seviyeye yükselmesini teşvik edecektir.
Ülke başkanlarının yaptığı açıklamalarda Türk Devletleri Teşkilatı'nın geleceği ve Türk devletleri arasındaki ilişkilerin perspektifi de anlatıldı. Konuşmalarda, Türk dünyasının birleşmesi, ortak kökene sahip halkların varlığının, Türk Devletleri Teşkilatı'nın her bir üyesini güçlendireceği ve bundan tüm Türk dünyasının yararlanacağı vurgulandı. Bu yılın temmuz ayında Türk Devletleri Teşkilatı'nın gayri resmi zirve toplantısının Şuşa'da yapılacağı ve bu toplantıya Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'nın da katılacağı bildirildi. Bütün bunlar Türk birliğinin kalitesinin yeni bir seviyeye yükselmesini teşvik edecektir.
Günümüzde Türkiye-Azerbaycan ilişkileri, iki ülke ilişkileri çerçevesinin ötesine geçerek, tüm Türk cumhuriyetleri arasındaki ilişkilerin gelişimini etkileyen önemli bir faktördür. Türkiye-Azerbaycan ittifakı, Türk devletleri arasındaki yakın işbirliğinin ve koordineli bir politikanın her Türk devletini uluslararası politika düzeyinde nasıl güçlendirdiğinin açık bir örneğidir. Bu bakımdan Azerbaycan-Türkiye ittifakı, diğer Türk cumhuriyetlerinin Türk birliği fikri etrafında daha yakın birleşmesine büyük ivme kazandıracaktır.
Türkiye ve Azerbaycan cumhurbaşkanlarının görüşmesi ikili ilişkilerin analizi ve tartışılmasıyla sınırlı kalmadı. Küresel ölçekteki siyasi, ekonomik ve askeri süreçler, uluslararası sistemin çağın zorlukları karşısında gerekli çalışma mekanizmalarına sahip olmaması gibi konular da tartışma konusu oldu. Cumhurbaşkanlarının konuşmalarında, İkinci Karabağ Savaşı'nın ardından bölgemizde ortaya çıkan yeni gerçeklerden hareketle, Ermenistan'ın barış müzakerelerine ciddi yaklaşması, barış için yaratılan tarihi fırsattan yararlanması ve kendi çözümünü gerçekleştirmesi çağrısında bulunuldu. Bölgede barış ve güvenliğin sağlanmasına katkı sağlamak.
Türkiye ve Azerbaycan cumhurbaşkanlarının görüşmesi ikili ilişkilerin analizi ve tartışılmasıyla sınırlı kalmadı. Küresel ölçekteki siyasi, ekonomik ve askeri süreçler, uluslararası sistemin çağın zorlukları karşısında gerekli çalışma mekanizmalarına sahip olmaması gibi konular da tartışma konusu oldu. Cumhurbaşkanlarının konuşmalarında, İkinci Karabağ Savaşı'nın ardından bölgemizde ortaya çıkan yeni gerçeklerden hareketle, Ermenistan'ın barış müzakerelerine ciddi yaklaşması, barış için yaratılan tarihi fırsattan yararlanması ve kendi çözümünü gerçekleştirmesi çağrısında bulunuldu. Bölgede barış ve güvenliğin sağlanmasına katkı sağlamak.
Bu tarihi ziyaret sonucunda, 7 Şubat Zafar seçimleri sonrasında girdiğimiz yeni gelişme aşamasında Azerbaycan-Türkiye ilişkilerinde niteliksel olarak yeni bir aşamaya geçilmiştir. Bu aşamada belirlenen hedefler daha geniş bir coğrafyayı yani tüm Türkiye coğrafyasını kapsayacaktır.
Cavansir Feyziyev
Parlemento üyesi
Cavansir Feyziyev
Parlemento üyesi
FACEBOOK YORUMLAR