PROF. DR. ÖZMEN: KORONAVİRÜSLE MÜCADELE EDEN SAĞLIK ÇALIŞANLARI PSİKOLOJİK RİSK ALTINDA

PROF. DR. ÖZMEN: KORONAVİRÜSLE MÜCADELE EDEN SAĞLIK ÇALIŞANLARI PSİKOLOJİK RİSK ALTINDA
20 Ağustos 2020 - 13:36

Koronavirüs salgınının başlamasıyla birlikte sağlık çalışanları çok yoğun bir tempo ile çalışmak zorunda kaldı. Salgın döneminin uzun sürmesi sonucu sağlık çalışanlarının psikolojisi de olumsuz etkilendi.

“SAĞLIK ÇALIŞANLARINDA TÜKENME VE RUHSAL HASTALIKLAR GELİŞİYOR”

Normalleşmeyle birlikte çok sayıda insanın önlemlere dikkat etmemesi ve vaka sayısının tekrar artması nedeniyle tekrar gece gündüz çalışmak zorunda kalan sağlık çalışanları üzerinde psikolojik baskı tekrar arttı. Prof. Dr. Erol Özmen ise sağlık çalışanlarının bu durumu ile ilgili, “Uzun süren ciddi stres belirtileri sağlık çalışanlarında tükenmeye ve ruhsal hastalıkların gelişimine yol açmaktadır” dedi.

Manisa Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özmen, koronavirüs salgını döneminde sağlık çalışanlarında ortaya çıkan psikolojik etkiler üzerine Kırım Haber Ajansı’na (QHA) açıklamalarda bulundu.

Koronavirüs salgınının uzun süre boyunca devam etmesi, koronavirüsle mücadele eden sağlık çalışanlarında ne gibi bir psikolojik durum ortaya çıkarabilir?

Salgın döneminde ya da sonrasında hastalara hizmet veren altı sağlık çalışanından birinde ciddi stres belirtileri görüldüğü bildirilmektedir. Uzun süren ciddi stres belirtileri sağlık çalışanlarında tükenmeye ve ruhsal hastalıkların gelişimine yol açmaktadır. Sağlık çalışanlarının verimli bir şekilde çalışabilmesi onların beden ve ruh sağlığının yerinde olması ile ilişkili olduğu düşünülürse çok önemli sorunla karşı karşıya olduğumuz açık bir biçimde görülmektedir.

Diğer yandan bir tükenme ya da ruhsal hastalık gelişmese de gözlenenler, yaşananlar ve olup bitenler sağlık çalışanlarının çalışma istekliliğini yok etmektedir. Nitekim toplum içinde salgını yaygınlaştıran duyarsız davranışların gözlenmesi; birçok insanın maske, mesafe ve temizlik gibi önlemlere uymaması sağlık çalışanlarında ciddi bir moral bozukluğu, ‘boşuna mı uğraşıyorum’ düşünceleri ve emeklerinin önemsizleştirildiği hisleri yaratmaktadır. Bunlara yöneticilerden ve yetkililerden gerekli desteği alamadıkları düşünceleri de eklenince sağlık çalışanlarının psikolojisi daha da bozulmaktadır.

Arkadaşlarının ve onların anne, baba ve çocuklarının bulaş sonucunda hastalandığını ve bazılarının öldüğünü gördükçe sağlık çalışanlarında moral bozukluğu daha da artmaktadır.

Gelecekte daha da artabileceği izlenimi yaratacak şekilde son günlerde sağlık çalışanlarının istifa ettikleri, emeklilik dilekçeleri verdikleri ve düşük motivasyonla çalıştıkları görülmektedir. Toplumun ve devletin sorun daha da büyümeden önlem alması gerekmektedir.

Salgının şiddetli olduğu dönemlerde, evlerinden ve ailelerinden uzak kalmak zorunda olan sağlık çalışanlarında psikolojik baskının en az seviyede yaşanması için ne yapılmalıdır?

Evlerinden ve ailelerinden ayrı kalmak zorunda olan sağlık çalışanları çok yönlü psikolojik baskı yaşarlar. İş yüklerinin azaltılması yanında sağlık çalışanlarına psikolojik destek verilmesi, ayrı kaldıkları yakınlarının her türlü gereksiniminin karşılanacağı güvencesi verilmelidir. Bu tür durumlarda ailenin yaşayacağı psikolojik baskı da ayrıca dikkate alınmalıdır.

Sağlık çalışanlarının uzun süren bu mücadele döneminde psikolojik destek alması gerekir mi?

Sağlık çalışanlarının tümünün psikolojik destek almasının gerekli olduğu söylenemez. Ancak psikolojik destek alması gerekenlerin erken tanınması ve gerekli önlemlerin alınması önemli bir konudur. Bu nedenle sağlık çalışanlarının ruh sağlığı hizmeti almaları kolaylaştırılmalı, ruh sağlığı hizmetinin yalnız ciddi ruhsal belirtiler ortaya çıktığında alınacak bir hizmet gibi görülmemesi için çaba harcanmalıdır.

Fakat asıl unutulmaması gereken psikolojik desteğin yalnız bir ruh sağlığı uzmanına baş vurularak alınmayacağıdır. Sağlık çalışanları için en büyük psikolojik destek tek tek insanlar, toplum, yöneticiler, yetkililer ve devlet tarafından verilen manevi destektir. Tam tersi çabalarının umursanmadığı, ölümü göze alarak çalıştıklarının unutulduğu, hak ettiği değeri görmedikleri hisleri sağlık çalışanlarını olumsuz etkilemektedir.

Sağlık çalışanlarında koronavirüs nedeniyle travmalar oluşabilir mi? Travma oluştuysa ne yapılmalıdır?

Bir yaşantının travma etkisi oluşturması için travmanın mutlaka o kişi tarafından yaşanmış olması gerekmiyor. Travmaya şahit olmak da insanlarda psikolojik travma etkisi oluşturabilmektedir. Kovid-19 ile mücadelede en ön saflarda mücadele veren sağlık çalışanları bu açıdan risk altındadırlar. Salgın travma etkisi yarattıysa bir ruh sağlığı uzmanından yardım alınması gerekir. Fakat travma etkisinin oluşmaması için yöneticiler ve yetkililerin de gerekli önlemleri alması gerekmektedir.

Salgın nedeni ile tükenmişlik sendromu yaşayan sağlık çalışanlarının dikkat etmesi gereken konular nelerdir?

Sağlık çalışanlarının tükenmişlik sendromu yaşaması onların bireysel sorunu gibi görülmemelidir. Sağlık çalışanların tükenmişlik yaşamasında çevresel etmenlerin rolü daha büyüktür. Örneğin iş yükü azaltılmayan, hak ettiği psikolojik desteği alamayan bir sağlık çalışanı ne kadar profesyonel psikolojik yardım alırsa alsın tükenmişliği aşması çok zordur. Sağlık çalışanlarında tükenmişlik sendromunun gelişmemesi ya da geliştiyse çabuk atlatılması sağlık çalışanlarının toplumun onlara verdiği değeri hissetmeleri ile mümkündür.

Kaynak: Ozan Barış ERİM/ QHA Ankara
Kırım Haber Ajansı - QHA


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum