MEHMET EMİN AVCI YAZDI: MUHACİR YÜZLÜ AKŞAMLARIM-5
Ey Bey Dağı! Suskunluğunu bırak, benim için bu gece, Emanetim, yemininin kefaretini verecek güçtedir, inan bana,
28 Nisan 2022 - 00:13
MUHACİR YÜZLÜ AKŞAMLARIM-5
Sevilenin, sevildiği gölgenin çukurları derindir, muhacir yüzlü akşamlarım,
Mevsimlerin yağmurlarında örülen duvarları da kalındır,
İçeriden açılan yaranın kabuğu merheme gelemez, deme,
Özlem, dilsiz bir çocukta da olsa, yürekten duaya açılan kapılar vardır.
Ey Bey Dağı! Suskunluğunu bırak, benim için bu gece,
Emanetim, yemininin kefaretini verecek güçtedir, inan bana,
Bak dolunayın bakışı, Yeşilyurt' un son gülünde gülümsemekte,
Her bir yaprağının kokusudur, beni uzaklarda yaşatan.
Dalları bükük bir kayısı ağacında kusur arama, muhacir yüzlü akşamlarım,
Baharın güzelliğini yansıtıp gökkuşağı bekleyen çiçekleri mor ve beyaz,
Biri beni, diğeri seni kıskandıracak kadar asil, imrendirecek kadar rahmani,
İnadı bırak, şafaktaki yolculara bak, yakıcılığı yanmalarından geçer.
Bugün, içimi içten içe kemiren bir endişe var, muhacir yüzlü akşamlarım,
Ciltsiz bir kitabın sarı sayfaları yabana atılmış, gün batımında,
Yanık satırlarında, kanadı kırık kelebeklerin hayat hikâyeleri can çekişmekte,
Uzat ellerini bana Somuncu Baba, diyarındaki derdim dermana gelsin.
Ata eyer vurup dörtnala yola koyulma zamanıdır, muhacir yüzlü akşamlarım,
Yüreğimdeki tüm beyaz sabahlarının acılarını da heybesine katarak,
Hüznünden uyanamamış, yüzü kirlenmiş bulutlar sırtımda ağlasalar da,
Kamçılarım, çifte attırırım, şimşek gibi arkama bakmadan giderim.
Mehmet Emin AVCI (20.04.2022
Sevilenin, sevildiği gölgenin çukurları derindir, muhacir yüzlü akşamlarım,
Mevsimlerin yağmurlarında örülen duvarları da kalındır,
İçeriden açılan yaranın kabuğu merheme gelemez, deme,
Özlem, dilsiz bir çocukta da olsa, yürekten duaya açılan kapılar vardır.
Ey Bey Dağı! Suskunluğunu bırak, benim için bu gece,
Emanetim, yemininin kefaretini verecek güçtedir, inan bana,
Bak dolunayın bakışı, Yeşilyurt' un son gülünde gülümsemekte,
Her bir yaprağının kokusudur, beni uzaklarda yaşatan.
Dalları bükük bir kayısı ağacında kusur arama, muhacir yüzlü akşamlarım,
Baharın güzelliğini yansıtıp gökkuşağı bekleyen çiçekleri mor ve beyaz,
Biri beni, diğeri seni kıskandıracak kadar asil, imrendirecek kadar rahmani,
İnadı bırak, şafaktaki yolculara bak, yakıcılığı yanmalarından geçer.
Bugün, içimi içten içe kemiren bir endişe var, muhacir yüzlü akşamlarım,
Ciltsiz bir kitabın sarı sayfaları yabana atılmış, gün batımında,
Yanık satırlarında, kanadı kırık kelebeklerin hayat hikâyeleri can çekişmekte,
Uzat ellerini bana Somuncu Baba, diyarındaki derdim dermana gelsin.
Ata eyer vurup dörtnala yola koyulma zamanıdır, muhacir yüzlü akşamlarım,
Yüreğimdeki tüm beyaz sabahlarının acılarını da heybesine katarak,
Hüznünden uyanamamış, yüzü kirlenmiş bulutlar sırtımda ağlasalar da,
Kamçılarım, çifte attırırım, şimşek gibi arkama bakmadan giderim.
Mehmet Emin AVCI (20.04.2022
FACEBOOK YORUMLAR