HERKES GİDER TERSİNE, HOCA GİDER ERCESİNE - Prof. Dr. Nurullah Çetin

HERKES GİDER TERSİNE, HOCA GİDER ERCESİNE - Prof. Dr. Nurullah Çetin
08 Haziran 2019 - 18:31 - Güncelleme: 08 Haziran 2019 - 18:36

HERKES GİDER TERSİNE, HOCA GİDER ERCESİNE
Nurullah Çetin

*Herkes bir tarafa dönmüş, demek bir bildikleri var, o halde yalnız kalmayayım, ben de oraya döneyim demek şahsiyetsizliktir.

*Herkes bir yöne doğru yürüyor, o halde onlar doğru yoldadır, ben de onlara katılayım demek, sürü olmaktır. Sürü olursan sürüngen olursun. Kişilik sahibi olan insan, tek başına bile kalsa, doğru bildiği hak yolda yürüyendir.

*Herkes kurtuluşu Amerika, Avrupa, Rusya ve Çin’e köle, esir ve maraba olmakta görürken Nasreddin Hocanın tek başına kalma pahasına, kurtuluşu Turan Türk Birliğinde görmesi haklıdır ve doğrudur.

*Herkesin yüzünü maddeye, bedensel hazlara, tensel zevklere, hedonizme, salt bedeni şımartmaya dönük dünyaya döndüğü bir zamanda Nasreddin Hoca’nın yüzünü ve gönlünü Allah’a, Hakk’a, hakikata, İslam’a, maneviyata, ruhî ve kalbî değerlere, imana, soyut kutsal değerlere, insanlığa, merhamete, şefkate, kültüre dönmesi, tek başına kalmış bile olsa haklıdır.

*Herkesin hümanizma, evrensellik, globalizm, enternasyonalizm, kozmopolitizm gibi Türk’ün Türklüğünü ve Müslümanlığını, millî ve manevi kimlik değerlerini eritici, yok edici, silici nitelikteki emperyalist Haçlı Siyonist odakların tezgâhına kapılıp yönlerini tamamen Batıya döndüğü noktada Nasreddin Hocanın “kimliğim onurumdur” diyerek Müslüman Türk kimliği, kişiliği, değerleri, sembolleri, kurumları ve ilkeleri doğrultusunda bir yön tutturması, tek başına kalsa bile doğrudur ve haklıdır.

*Herkesin sadece gâvur müziğini, sinemasını, edebiyatını ve diğer türlerdeki sanatını tek estetik değer olarak gördüğü ve gözünü, kulağını, ruhunu, beynini, kalbini sadece Haçlı Siyonist Batının sanatına döndürdüğü noktada Nasreddin Hocanın tek başına kalsa bile gözünü, kulağını ve bütün organlarını kendi yerli, millî, İslamî nitelikli sanatına, müziğine, edebiyatına ve bütün zarif Türk-İslam sanatlarına yöneltmesi onun haklılığının göstergesidir. 

*Herkesin sırf kişisel menfaatlerini korumak adına kalben inanmadıkları halde bir kalabalık içinde bulunma zilletine karşı Nasreddin Hocanın “doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar” fehvasınca “ben doğru olayım, doğru kalayım da isterse tek başına yalnız kalayım” tavrı, onun haklılığının ve insanlığını koruma haysiyetinin bir yansımasıdır.

*Herkesin uyduruk cemaat ve tarikat peşinde kalabalık kuyruklar oluşturduğu kuyruk yapılanmaları karşısında Nasreddin Hocanın yüzünü sadece Kur’an ve Hz. Muhammed İslam’ına döndürmüş olması, onun tek başına bile olsa yine de haklılığının bir göstergesidir.

*Herkesin yüzünü tanrılaştırdıkları, hiç sorgulamadıkları siyasi liderlerinin yalan yanlış söz ve icraatlarına döndürüp her söyleneni ve yapılanı alkışladığı kalabalıklar arasından Nasreddin Hocanın sıyrılıp yönünü tersine yani doğru siyasi anlayış, değer, ilke ve kurumlara dönmesi onun doğru ve gerçekçi siyasi kişiliğinin bir dışavurumudur.

*Doğrudan doğruya, düz bir şekilde anlatıldığı ve gösterildiği halde anlaşılmayan, anlaşılmak istenmeyen, reddedilen, görmezlikten gelinen yüce ve derin hakikatler, bazen tersinden gösterilir.


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum