ÇİN MAĞDURU HALKLAR BİR ARADA: VAŞİNGTON'DA DOĞU TÜRKİSTAN EYLEMİ

ÇİN MAĞDURU HALKLAR BİR ARADA: VAŞİNGTON'DA DOĞU TÜRKİSTAN EYLEMİ
03 Ekim 2020 - 18:00 - Güncelleme: 03 Ekim 2020 - 18:03

Uygur Türkleri, Tibet, Hong Kong, Güney Moğolistan ve Tayvan halkı ile birlikte ABD (Amerika Birleşik Devletleri) Kongre Binası önünde baskıcı Çin rejimine karşı protesto gösterisi düzenledi.

Vaşington’da (Washington) 1 Ekim 2020’de düzenlenen protesto eyleminde ABD Kongre Üyeleri
Scott Perry, Tom Suozzi ve Ted Yoho, Uygur Türklerinin STK başkanları ile Çin işgalinde bulunan Tibet, Hong Kong, Tayvan ve İç Moğolistan temsilcileri, ABD Kongre binası önünde Çin’in Doğ Türkistan’daki insanlık dışı uygulamalarını protesto etti.

Eylemde Çin’in Doğu Türkistan’daki toplama kamplarındaki insanların yaşamları canlandırıldı. Toplama kampındaki Uygur Türklerinin mahpus üniformalarının giyildiği gösterilerde, hep bir ağızdan Çin’in işgal ettikleri toprakları terk etmesi ve Doğu Türkistan’daki soykırımı durdurulması istendi.

Ayrıca Kongre Üyeleri, ABD hükumetinden Çin’in Uygurlara karşı zulmünü soykırım olarak tanımasını ve harekete geçmesini talep etti.

“ÇİN, KANLI PARASINI KULLANARAK BM’Yİ SESSİZ KALMASI İÇİN KULLANMAKTADIR”

Protesto gösterisinde konuşma yapan Uygur Hareketi başkanı Ruşen Abbas, şu ifadelere yer verdi:

“İsmimiz (Uygurlar) sadece kulaklarınıza değil aynı zamanda kalbinize de işlesin. Halkımız yok edilmektedir. Bu barbar ve diktatör rejimin işlediği suçların çok sayıda tanıkları vardır. Bu suçlar: Zorla evlilik, toplu tecavüz, anne karnındaki bebeklerin zorla aldırılması, zorla kısırlaştırma, tutuklama, işkence, çocuk kaçırma, kölelik, beyin yıkama, doktrinlerin zorla dikte ettirilmesi, organ kaçaklığı, yakma, yok etme. Kısaca soykırım. Dünya artık bizim çığlıklarımızı daha uzun süre göz ardı edemez ve ötelemeyi göze alamaz. Yine de uluslararası toplum, BM İnsan Hakları Konseyi’nde katilin kendisini yargılamasına izin vermiş görünüyor. Çin, kanlı parasını kullanarak BM’yi sessiz kalması için kullanmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Amerikan Basketbol Ligi (NBA) ve Hollywood’un seslerin, kesmiştir. Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin susturmuştur. Akademik enstitüleri konuşamaz hale getirmiştir. Fakat biz artık daha fazla sessiz kalamayız. Sessizlik sizi kurtaramayacaktır. İşbirliği de asla yardım etmeyecektir.

“DÜNYANIN VİCDANI BUGÜN BİR SINAVDAN GEÇMEKTEDİR”

Milyonlarca Uygur artık özgür olmalıdır. Benim kız kardeşim Dr. Gülşen Abbas artık özgür olmalı. Çin Komünist Partisi bizim acılarımız karşısında sessiz kalmamızı mı istiyor? Çin rejimi, aptalca kendi şeytani yollarına sarılıyor. Kendi kendilerini nasıl savunabiliyorlar? Savunamazlar. Adalet bir gün gelecek ve gerçek her zaman galip olacaktır. Çin ismi harap olmuştur ve bu utanç binlerce nesil boyunca silinmeyecektir. Bizim talebimiz bütün dünyanın zalim Çin rejimi ile aynı safta yer alıp tarhın utanç sayfasında olmamasıdır. Dünyanın vicdanı bugün bir sınavdan geçmektedir.

Zalimleri mahkûm edecek olan sözlerimiz bizim silahlarımızdır. Çin rejimi ve Şi Jinping’in en çok korktukları şey bizi harekete geçiren düşünceler ve kelimelerdir: “Çin’e diren” Burada dünyaya seslenmek istiyorum, harekete geçmezsek bugünkü Uygurların kaderi tüm Dünyanın kaderi olacaktır. İnsanlığın ruhunu korumak için bu zalim canavara karış bir araya gelmemiz lazım.”

Kaynak: 
https://qha.com.tr/haberler/


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum