ARAP HARFLERİ / Peyami Safa

ARAP HARFLERİ / Peyami Safa
02 Nisan 2020 - 19:29

ARAP HARFLERİ

Bir okuyucum soruyor:

“Küçük oğlum 11 yaşında. Arab harflerini bilmiyor. Kendisine bunu hususî olarak öğretmek istiyorum. Ne der­siniz? Görüyorum ki bugün ticarethanelerde, hattâ devlet müesseselerinde Lâtin harflerinden başka Arab harflerini de iyi okuyup yazanları tercih ediyorlar. Ne düşündüğünüzü öğrenebilir miyim?”

Evet, Arab harfini bilmek devlet işlerinde de, hususî müesseselerde de kuvvetli bir tercih sebebi olmağa de­vam ediyor, çünkü eski evrakı, dosyaları ve muhabereleri okuyabilmek için Arab harfi bilmek şart. Bunun daha ne kadar süreceği de kestirilemez. Kanun Arab harfleriyle okumayı değil, sadece yazmayı yasak etmiş olduğu için,çocuğunu iyi teçhiz etmek isteyen her baba ona eski harf­leri öğretebilir.

Bu, işin sade ve amelî cephesi.

Bir de kültür cephesi var. Arab harfi bilmeyen bir genç için Türk tarihinde ve Türk edebiyatında orta sevi­yeyi bulacak kadar derinleşmek imkânsız. Bu genç, Naima’yı, Peçevî’yi, Cevdet Paşa’yı okuyamaz. Bunun gibi el yazması, taş basması veya matbu 45 bin eserden hiçbirini okuyamaz. Koca Divan Edebiyatı, onun için, bir mekteb kitabına veya bir antolojiye alınmış mostralık birkaç manzumeden başka bir şey değildir. Tanzimatın bütün kitapları da, beyaz kâğıt üstünde askerî ve muntazam adımlarla yürümüş bir pirenin tersi gibi incecik lekeler­den ibaret görünür: Ziya Paşa’dan, Abdülhak Hâmid’e kadar muasır edebiyatın hiç bir şahsiyeti ve eseri üstünde fazla duramayacak. Edebiyat-ı Cedîde için de öyle. Rübâb-ı Şikeste’nin de, Halûk’un Defteri’nin de, Eylûl’ün de, şunun da, bunun da yeni harflerle basılmış nüshaları yok. Hattâ Yakup Kadri’nin, Falih Rıfkı’nın, Halide Edib’in, hattâ biz yaştaki muharrirlerin bütün eserleri yeni harf­lerle basılmış değildir. Tarih ve edebiyat kadrosu dışına çıkarsak, orta bir kültür için okunması zarurî ne eserler sayabiliriz ki, yeni harflerle neşredilmemiştir. Arab harf­lerini bilmeyen bir genç, bu kitapların hiç birini okuma­mış olduğu için gündelik gazete veya haftalık mecmua okuyucusunun tam seviyesine de çıkamaz. Oralarda yazı yazanları anlamak için de onları yetiştiren kültür an’anesinden gelmiş olmak lâzım.

Neşriyat kongresi toplanalı dokuz, on ay var. Yeni harflere çevrilmesi şart olan asgarî 50 bin kitapdan ellisi değil, belki on tanesi bile çıkarılmadı. Cevab alamıyacağımızdan emin, sorabildiğiniz kadar sorunuz: Arab harfi bilmeyen gençlik ne okuyacak?

Benim cevabım şu: Kaç yaşında olursa olsun, Lâtin harflerinden başka, bir de, hususî olarak Arab harfleri­nin elifbesini okuyacak. Tek çâre bundan ibaret. İsteyen, deminden beri yazdıklarımın tek kelimesini anlamadan bana “muhafazakâr desin. Kabul ediyorum. Muhafazakâr, tarihinden ve edebiyatından haberi olmayan bir cahilden çok daha ileri bir adamdır. Çünkü taassub ve irtica, bilginin değil, cehaletin öz kardeşidir ve irticaların en kötüsü bunun tersine inanmaktır.

(Cumhuriyet, 24 Ocak 1940)

Peyami Safa, Osmanlıca, Türkçe, Uydurmaca; Ötüken Yay. İst. 1999, s. 53)

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum