OSMANLI'DAN GÜNÜMÜZE TÜRKİYE'DE JEOLOJİ ARAŞTIRMALARININ TARİHÇESİ

(Yer Bilimleri Tarihi Ders Notları, 2014’den derlenmiştir) Ferhat Özçep, İstanbul Üniversitesi, Jeofizik Mühendisliği Bölümü

OSMANLI'DAN GÜNÜMÜZE TÜRKİYE'DE JEOLOJİ ARAŞTIRMALARININ TARİHÇESİ
09 Temmuz 2017 - 13:30
Türkiye’de jeolojik araştırmalar 19. yüzyılın ilk yarısında inceleme gezileri ile başlamış, daha sonra bu gezileri bölgesel incelemeler izlemiştir. 1809’da Oliver, 1838-1842 ylları arasında W.J Hamilton, H.E. Strickland, W.F. Ainstworth, T.  Sprat Anadolu’nın batı, kuzey ve iç ve doğu bölgelerinde, A. Boué (1828) ve A. Viquesnel Trakya’da, De Verneuie (1836-1837) İstanbul çevresinde jeolojik ve jeomorfolojik araştırma gezileri yaparak elde ettikleri bilimsel sonuçları yayınlamışlardır (Ketin, 1983).
19. yüzyılın ikinci yarısında H. Abich Doğu Anadolu bölgesinde, P.  De Tschihatscheff ise orta ve  batı Anadolu’da yıllarca süren  sürekli ve sistemli araştırmaları ile Türkiye’nin ilk jeoloji haritalarını düzenlemişlerdir. Bu dönemde, X. Hommaire De Hell (1853-1859) Türkiye ve İran’da yapmış olduğu inceleme gezileri ile her iki ülkenin jeolojisine büyük ölçüde katkıda bulunmuş, F. Pompecki (1897) genel olarak Anadolu’nun o zamanki Paleontolojik ve stratigrafik özelliklerini belirtmiştir. Yine bu sure içinde birçok araştırmacı; Zonguldak kömür havzası  (G. Ralli, 1895-1896), Karadeniz kıyı dağları (J. Stebniski, 1882), İstanbul Boğazı çevreleri (G Washborn, 1873) ve Kula volkan bölgesi çalışmaları (H. Washington, 1894) yapmışlardır (Akyol, 1942; Ketin, 1983).  
 Yirminci yüzyılın başlarında  (1900-1930) Anadolu’daki jeolojik araştırmalar belirli bir safhaya girmiş  doğu bölgesinde F. Oswald, Batı Anadolu’da A. Philippson, Güneydoğu’da Schaffer yıllarca süren saha çalışmaları yapmışlardır.  Yine bu dönemde F. Frech (1916) İstanbul-Bağdat demiryolu boyunca jeolojik ve paleontolojik incelemeler yapmış  ve W. Peck (1917, 1918) ise İstanbul çevresinde Batı Anadolu’da yapmış olduğu çalışmaların sonuçlarını yayınlamıştır. Bu dönemde Marmara çevresi (N. Arabu, 1913-1928); Batı Anadolu (G. Bukowski, 1890-1929); Kocaeli yarımadası (W. Endriss); Kuzey Anadolu’nun batı bölgesi (J. Nowack); Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesi (F. Schafer), Marmara ve Karadeniz Bölgesi (F. Toula, 1896-1902); Trabzon çevresi (F. Kossmat, 1910); Kuzeybatı Anadolu (R. Leonhard, 1915) üzerine jeolojik araştırmalar yapılmıştır (Akyol, 1942; Ketin, 1983). 
Türkiye kökenli bir araştırmacının jeoloji dalında yapmış olduğu bilinen ilk doktora çalışması İstanbul doğumlu Anastase Georgiadès Bey’in 1918 yılında Zürih Üniversitesi’nde yaptığı “Moluk Takımadalarında Halmahera Adasının (Djilolo) Püskürük Kayaçları Üzerinde İncelemeler” adını taşıyan, Prof. U. Grubenmann’ın yönetiminde yapılmış olan tezdir (Şengör, 1988).
Osmanlı’da jeoloji eğitiminin kısa bir gelişimini verecek olursak, ilk jeoloji dersi Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane’nin kuruluşundan (1850) sonra Miralay Dr. Abdullah bey (Macarlı Abdullah bey) tarafından Fransızca olarak başlatılmıştır.  Abdullah bey’in Fransızca yazdığı kitap, daha sonra Dr. İbrahim Lütfü Paşa tarafından “İlm-i Arz ve Meadin”  adıyla Türkçeye çevrilmiş ve 1875’de basılmıştır. Türkiye’de jeoloji konusundaki kitap şeklinde ilk yayın “İlmü Tabakat ül’Arz” adıyla Mehmet Ali Fethi Efendi tarafından yazılmış ve 1852 yılında basılmıştır. Kitabın orijinali Ellie De Beamont tarafından yazılmış ve önce Arapçaya oradan da Türkçeye çevrilmiştir. Abdullah Bey’den sonra jeoloji derslerini Türkçe olarak Dr. İbrahim Lütfü Paşa vermiştir. 1869 senesinde kurulan Darülfünün birkaç defa açılıp kapatıldıktan sonra, 1900 yılında yeniden açılmış ve burada kurulan “Ulumu Tabiye Şubesi”nde Halil Ethem bey tarafından “İlm-i Tabakatül Arz ve’l Meadin” dersi okutulmuş ve İlm-i Meadin ve’l Tabakatül Arz” isimli ders kitabı 1889 yılında yayınlamıştır. Balkan savaşı sırasında kapatılan (1912) İstanbul Darülfünunu 1913 yılında tekrar açılınca Darülfünunu Osmani Ulumu Riyaziye ve Tabiiye Şubesinde “İlmi Arz” dersi Dr. Müştak bey ile Eczacı Mazhar Hüsnü Bey tarafından yürütülmüştür. 1916 Darülfünunun yeni düzenlemesiyle Arziyat kürsüsüne alman hocalardan Walter Peck davete edilmiş ve yardımcılığına Hamit Nazif (Pamir) bey atanmıştır. W. Peck ile Hamit Nazif Bey Anadolu’da aylarca süren uzun inceleme gezisi yapmışlardır. Bu yıllarda Penck’in çabalarıyla zengin bir kütüphane oluşturulmuş çeşitli taş ve malzeme koleksiyonları ile laboratuar aletleri temin edilmiş, Vefa’daki Abdülkerim Paşa Konağında gerçek bir enstitü kurulmuştur. Fakat 1918 Vefa yangınında bu enstitü tamamen yanmış W. Peck ile H.N. Pamir’in notları da bu arada kül olmuştur.  Daha sonra Zeynep hanım Konağına yerleşen “İlmi Arz” Kürsüsünde Dr. Müstak Bey, Ahmet Malik Bey, Damat Kenan bey görev almışlardır.  1923 yılında damat Kenan bey’in yerine Hamit Nazif Bey getirilmiş ve bir yandan Tabiiye Şubesi öğrencilerine  jeoloji ve mineraloji dersleri verilirken , öte yandan da yanmış olan kürsüyü büyük bir çaba ile yeniden canlandırmaya çalışmışlardır (Akartuna, 1982; İshakoğlu, 1998; Erguvanlı, 1952, 1954, 1965a,b; 1978, 1979, 1994).
Jeoloji Konusunda İlk Yayınlar
1773 yılında kurulan ve bügünkü İstanbul Teknik Üniversitesi’nin temeli sayılan “Muhendishane-i Berri Hümayun” ders programı ve yayınları Erguvanlı (1978) tarafından yapılan inceleme yer bilimleri açısından incelenmiş ve değerlendirilmiştir. Bu değerlendirmenin sonuçları aşağıdaki paragraflarda verilecektir.
“Muhendishane-i Berri Hümayun”un baş hocası İshak Efendi yer bilimlerinin bazı konularında, 1835’de basılan “Memua-i Ulumu Riyaziye” adlı yapıtının “Madeniyat” Bölümünde tuzlar, taşlar, kıymetli taşlar, altın, platin, kurşun, demir vb. madenler anlatılmakta ve özellikleri açıklanmaktadır. Bundan sonra yeryüzünde görülen jeolojik olaylar adlı alt bölümünde sıcak maden suları, içlerindeki tuzlar, yanardağlar ve depremler anlatılmaktadır. Erguvanlı (1978)’e göre İshak hoca düşüncelerini o yıllarda çok tartışılan “Plütonist” düşünce ile açıklamakta( örneğin depremleri volkanik aktiviteye bağlamakta)dır. Jeoloji konusundaki ilk kitap daha önce de söylendiği gibi 1852 yılında basılmıştır. Cumhuriyet dönemine kadar ülkemizde jeoloji ve mineraloji ile ilgili Arap harfleriyle yayınlanmış yaklaşık 24 (yirmi dört) adet kitap vardır (Erguvanlı, 1978, 1994). Bu kitapların üniversite, yüksekokul ve liseler için yazılmıştır ve %80’inin Arapça, İngilizce, Fransızca, Almanca çeviri yada derlemedir. Kalan %20 lik kısım ise büyük emek ve katkı ile hazırlanmış ve yurdumuzdan örneklerle süslenmiş ve yararlı bilgiler içerdiği saptanmıştır (Erguvanlı, 1978).
Bu kitaplardan bazıları (Erguvanlı, 1978) baz alınarak aşağıda sunulmuştur:
1) 1852 (1269)- Mehmet Ali Fethi: İlmü Tabakatülarz. Arapçadan çeviri. 158 sayfa. 1 Şekil. Darültıbatüatül Amire.
Kitabın Özellikleri: Kitap mederese sitilinde yazılmıştır. 2 Ana Bölüm (Nazariyat ve Ameliyat). Ülkemizde jeoloji terimi ilk bu kitapta kullanılmıştır.
2) 1875 (1292)- Abdullah Bey (Çeviren Dr. İ. Lütfi). İlmülarz vel Maadin. 584 Sayfa, 129 Şekil, 3 levha.  Mektebi Tıbbiyei Şahane Matbası, İstanbul.
Kitabın Özellikleri: Mekteb-i Tıbbiyeden doktor Abdullah Bey okuttuğu dersin kitabını fransızca olarak yazmış ve muavini Dr. Binbaşı İbrahim Lütfi tarafından Türkçeye çevrilmiştir.  Bu eser ülkemizde yazılan ve yayınlanan  ilk ders kitabıdır. Kitabın öneli yanı 1872-73 yıllarında yapılan çalışmalardan söz etmesi ve depremlerin o yılların açıklama şekli olan volkanizma ile ilgili olduğunu söylemesi ve o yıllarda ünlü Elie de Beaumont ve F. Hochstaetter’in görüşlerini yansıtmasıdır.
3) 1878 (1296) – Hüseyin Remiz (Dr): İlmülarz vel Maadin. 48 Sayfa
Kitabın Özellikleri: Bu kitap “Muhtasar Tarihi Tabii” kitabının I. Kısmıdır. Kitabın diğer bölümleri “Nebatat” ve “Hayvanat”dır. Bu yapıt 1887’de yeniden basılmıştır.
1852 (1269)- Mehmet Ali Fethi: İlmü Tabakatülarz. Arapçadan çeviri. 158 sayfa. 1 Şekil. Darültıbatüatül Amire.
 
Kitabın Özellikleri: Kitap mederese sitilinde yazılmıştır. 2 Ana Bölüm (Nazariyat ve Ameliyat). Ülkemizde jeoloji terimi ilk bu kitapta kullanılmıştır.
4) 1844 (1305)- Mehmet nazım: Kitabi Tabakatül Arz vel Maadin. Mektebi Tıbbiyeyi Şahane Matbası.
5) 1887 (1305)-Hüseyin Remzi: İlmülarz vel Maadin. Çeviri. 48 sayfa.
6) 1887 (1305)- Ali Fuat (Çeviren: Dr. Yüzbaşı). Tabakatülarz. 298 Sayfa. 48 Sekil. 2 Çizelge. Taşbasması. İstanbul. (Kitap A. Geike tarafından yazılmıştır)
Kitabın Özellikleri: Edinburg Üniversitesi Mineraloji ve jeoloji hocası E. Geike tarafından yazılan bu kitap Mühendis Hanri Graver tarafından Fransızcaya ordan da Türkçeye çevrilmiştir. Kitapta minerallerin özellikleri, taşlar, oluşumları, volkanlar, depremler, sular, kaplıcalar, buzullar ve Yer’in oluşumu ile ilgili bilgi vardır.
7) 1887 (1305)- Le Coq (Lökok Paşa, Çeviren: Rusçuklu Şevki): Ameli İlmüarz. Mühendishanei Berri Humayun Matbası, 101 Sayfa. 8 Şekil. İstanbul.
Kitabın Özellikleri:Kitap bugün inşaat jeolojisi derslerinde okutulan konuların bir kısmını kapsar. Taşların bileşimi, taş türleri, tortul, mağmatik ve metamorfik kayaçları açıklamakta, kömürler ve Ereğli kömür havzası hakkında ilginç bilgiler ve öneriler vermektedir.
8) 1889 (1309) – Mahmut Esat: İlmüarz vel Maadin. İzmir.
9) 1889 (1309) – Mahmut Esat. Çeviri. Madeniyat ve Tabakatül Arz.
Kitabın Özellikleri:Langerber’in kitabı temel alınarak yazılan Tarihi Tabii adlı yapıtın 3. Kısmı.
10) 1889 (1309)- Halil Ethem: İlmi Maadin vel Tabakatülarz. 304 Sayfa. 128 şekil. 1 renkli harita. Mihran matbası. İstanbul.
Kitabın Özellikleri: Bu kitap Halil Bey’in çeşitli yüksekokullarda okuttuğu mineraloji ve jeoloji derslerinin kitabıdır. İfadesinin sadeliği, şekil ve resimlerinin güzelliği, deyimlerin açıklanışı, ülkemize ait bilgilerin yer alması özelliklerindendir.
11) 1889(1307)- İbrahim Lütfi.: İlmi Arz. De Lapperent’in “Precise de Géologie” adlı eserin çevirisi. 496 sayfa. 122 şekil. Mahmut Bey Matbaası., İstanbul.
Kitabın Özellikleri: Dr. İbrahim Lütfi’nin Mekteb-i Tıbbiyede okuttuğu derslere temel olarak hazırlanmıştır. Kitabın sonunda minerallere ait bir çizelge vardır.
12) 1896 (1314) Fahri Paşa: İlmülarz vel Maadin. Fransızcadan çeviri.
13) 1898 (1316)- Ali (Dr. Binbaşı) Telhüsü İlmü Maadin.
14) 1898 (1316) – Esat Feyzi: İlmülarz vel Maadin. 272 Sayfa. 170 şekil. Mahmut Bey Matbaası.
Kitabın Özellikleri: Esat Fevzi Bey Tıbbiye’de fizik (Hikmet-i Tabiiye) muallim muavini iken bu kitabı yazmıştır. Esat Fevzi Bey ülkemizde ilk kez fizik deneyleri yapmış ve röntgeni kullanımıştır. Kitap İstanbul kıyılarından, Çitli maden suyundan, Pamukkale den, Ereğli kömürlerinden madenlerden ve 1898 İstanbul depreminden bahsetmektedir.
15) 1899 (1317) – Halil Ethem: Muhtasar İlmi Tabakatülarz. Hochsetter-Bisching’den çeviri. 165 sayfa. 59 şekil. Mahmut Bey Matbaası., İstanbul.
Kitabın Özellikleri: Avusturya’da liselerde okutulan ders kitabının çevirisidir. Ülkemizde o zamanlar liseler için kabul edilen ders kitabıdır. Kitaba ülkemize ait Pamukkale, Gelibolu, Uşak, Harpu’a ait resimler ile Türkiye depremleri, volkanları ve Türkiye jeolojisi hakkında başka kitaplarda bulunmayan en yeni bilgiler eklenmiştir. Kitabın sonuna 152 tane sınav sorusu konulmuştur.
16) 1906 (1324) Dr. Rifat: Tabakatülarz.
17) 1907 (1325) – Hüseyin Remzi: İlmütabakatülarz. 106 sayfa. 50 Şekil. İstanbul.
Kitabın Özellikleri: Bu kitap bir çok lisede hoca olan yazar tarafından bu zamana kadar ayrı ayrı okutulan ve sonradan birleştirilen botanik, zooloji ve jeoloji konularını birleştirip yeni ders programına göre yazılmış şeklidir. Kitapta ülkemize ait tuzlar, kömürler, İstanbul civarı fosilleri örnek olarak verilmiştir. 
18) 1909 (1327)- M. Sadi: İlmi Arz. 196 sayfa. 119 şekil. Matbai Hayriye. İstanbul.
Kitabın Özellikleri: Kitaba Kırşehir, Bursa, Zonguldak, Pamukkale ve Kıbrıs’a ait yazar tarafından çekilmiş ve kuşe kağıda basılmış fotoğraflar eklenmiştir.
19) 1911 (1327)- Ebül Muhsin Kemal: Yeni İlmi Arz. 166 sayfa. 97 Şekil. İstanbul.
20)1912 (1331)- Mazhar Hüsnü: İlmi Arz. İstanbul.
21) 1913 (1331)- Hüseyin remzi: İlmi Arz. 92 sayfa. 75 şekil.İstanbul
22) 1914 (1332)- Hüseyin Remzi: İlmi Arz.84 Sayfa. 45 şekil. İstanbul
23) 1922 (1338) – Ali Kenan: Madeniyat Dersleri. İstanbul.
Kitabın Özellikleri: Mühendis Mekteb-i Alisinde  okuttuğu derslerin notlarıdır.
24) 1923 (1339)- Harun Reşit: Yeni İlmi Tabakatülarz. 270 sayfa. 185 şekil. İstanbul.
Jeoloji Eğitimi ile ilgili İlk Çabalar
İshakoğlu (1998) Osmanlı imparatorluğundaki jeoloji eğitimini üç başlıkta incelemiştir: Darülfünunu Şahane’de jeoloji eğitimi, Darülfünunu Osmani’de jeoloji eğitimi ve İstanbul Darülfünunu’nda jeoloji eğitimi. Bu başlıkların ayrıntıları aşağıdaki bölümlerde verilecektir.
Darülfünunu Şahane’de Jeoloji Eğitimi
1 Eylül 1900 günü açılan Darülfünunu Şahane’nin Ulumu Riyaziye ve Tabiye Şubesinde 1900-1901 ders yılında uygulandığı tahmin edilen ve Darülfünunu Şahane nizamnamesinde  yer alan ders programında  Maadin ve Tabakatül Arz  iki dersin adı geçmektedir. Bu dersler  Halil Edhem bey (1861-1938) tarafından verilmiştir. Halil Edhem bey İsviçre’de Zürich üniversitesinde eğitim görmüş ve doktora yapmıştır. Bu doktora aynı zamanda temel bilimler alanında Avrupa’da yapılan ilk doktora çalışmasıdır (İshakoğlu, 1998).
Darülfünunu Osmani’de Jeoloji Eğitimi
Darülfünunu Şahane, meşrutiyet’in ilk yıllarında “Darülfünunu Osmani” adını almıştır. Ulumu Riyaziye ve Tabiye Şubesinde, 1908-1909 ders yılında birinci ve ikinci sınıfında madeniyat ve dördüncü sınıfta Tabakatül Arz mazhar bey tarafından verilmiştir. 1910-1911 ders yılında İlmi Tabakat muallim muavinliğine Avrupa’da öğrenim görmüş Semoil Siyon atanmıştır (İshakoğlu, 1998). 
İstanbul Darülfünunu’nda Jeoloji Eğitimi.  

 

1912 yılındaki İstanbul Darülfünunu talimatnamesi, Fünun şubesinin Ulumu Tabiye kısmında üç yıl boyunca İlm-i Arz ve Maden dersinin okutulması öngörülmüştür. Birinci dünya savaşının ilk yıllarına kadar bu esas korunmuştur. 1912-1915 yılları arasında Darülfünun’da jeoloji  dersleri İlm-i Arz ve Maden adıyla yine Eczacı Mazhar Hüsnü Bey ve Dr. Müştak bey tarafından yürütülmüştür. Birinci dünya savaşı yıllarında, Darülfünun’a Almanya, Avusturya ve macaristan’dan öğretim üyesi getirme programı çerçevesince Leipzig’den Walter Penck  getirilmiştir. Walter Penck’in bulunduğu yıllarda dersler Arziyat ve Madeniyat adıyla Penck ve yardımcısı H. N. Pamir tarafından verilmiştir (İshakoğlu, 1998). 
Kaynak.http://enerjigrubu.blogspot.com.tr/

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum