Selahaddin Eyyubi'nin Azerbaycanlı olduğu kanıtlandı

Dinle

02 Aralık 2023 - 10:03 - Güncelleme: 02 Aralık 2023 - 10:27

Selahaddin Eyyubi'nin Azerbaycanlı olduğunun kanıtı
Yazan: Zamin HACI

Tarihin Haçlı Seferlerini engelleyen ünlü komutanlarından Selahaddin Eyyubi'nin Türk, hatta daha doğrusu Azerbaycanlı olduğu konusunda son dönemde bir tartışma yaşandı. Biliyorsunuz Ebülfez Elçibey 1970'li yıllarda Mısır'da SSCB çizgisinde tercümanlık yaparken yanına bir Arap yaklaşıp "Efendim Selahaddin hocanız kesinlikle sizin yerinizdir" dedi. ("Beyefendiye söyledim, bir beyefendi" teması o zamandan beri var). Ebulfaz bey bunu söyleyemezdi. Arap gidip bir kitap getirdi ve ona gösterdi. Bu konu İbn Halilgan adlı eski tarihçinin eserinde anlatılmıştır.

Ebulfaz Bey'e güvenilebilir mi? Elbette. Bey bu tür konulara aşinaydı, yoksa Sovyetler onu Mısır gibi önemli bir bölgeye göndermezdi. Üstelik Abulfaz Bey'in adayının tarih tezinin konusu, bin yıl önce Mısır'ın aynı bölgesinde bir yerde var olan Tulun hanedanı ve devletini konu alıyor. O hanedan da Türk kökenlidir.
Ancak ben başka bir açıdan Sayın Salahaddin'in Azerbaycanlı olduğuna inanıyorum. Yani İbn Halilgan yazmamış olsa bile. Neden? Düşünün Eyyubi, İslam uğruna o dini yaratan Araplardan daha çok savaştı ve öldü. Böyle bir şey tamamen Azerbaycan ve Türk psikolojisidir. Tarih boyunca dünyadaki en çeşitli İslam mezheplerini yaratan, sürdüren ve yayan Türklerdi. Bunlardan Osmanlıları, Teymurları, Hindistan'daki Moğolları anmak yeterli, söyleyeyim Şah İsmail. Babek isyanını bastıran general Afşin bile Türk'tü.
Mesela İsrail'e karşı en yüksek sesle bağıranlar Türkiye'de yaşıyor. Günde bin litre kola döküyorlar. Bizim Bakü'de çok sayıda Filistin sevdalısı var, eğer hükümet izin verirse belki kola satışında daha da ileriye gidebilirler.
Mesela IŞİD-Mişid bağlantısı uzun süredir kapalı ama hükümetimiz hâlâ eşlerimizi, çocuklarımızı Suriye çöllerinden topluyor. Oraya kaç fanatik gitti...
Ya da belki Putin'in kendisi de bir gün Rus dilinden sıkılacak ama topluluğumuzun çocuklarını göndermek için Rus okuluna gidecek.
Sonuç olarak biz Katolik olmayı Papa'dan daha çok seviyoruz. Aksi takdirde, Amerikan casuslarının yıllık toplantısını Bakü'de yapma planlarını açıkladı mı? Hayal etmek. Berbattı. Saçlarım karışıktı. Sadece bir veya iki casusun olduğunu, 4-5 tanesinin uzakta olduğunu, 10 kişinin istenmeyen adam ilan edildiğini gördük. Azerbaycan'da binlerce ABD casusu var, yalan söylemeyelim. Amerika'nın kendisi için Amerika için çalışan çok fazla insan yok. Orada herkes McDonald's yemekleriyle karnını doyurmanın bilincinde.
İşte ünlü komünist şair Nazım'ın bir dizesi:
"Elleri ve kolları zincirli,
Vatan çıplak bir şekilde ortaya çıkıyor.
Teksaslı bir çavuş oturur pozisyonda,
Beyler, bu ülkeye nasıl geldiniz?”
Çok şükür o casus toplantısı zamanında ortaya çıktı, olay ertelendi. Sanırım yakında Amerika Birleşik Devletleri'ne okumaya giden tüm çocukları geri çağıracaklar ve onları Narkhoz, API-Akhundov, AsXI ve diğer dereceli okullara yerleştirecekler. Yurt dışında okuyan kimse diplomasını çıkarıp yaksın. Aksi takdirde onun vatanseverliğine inanmayız. Bu tür insanların çoğu bakanlıklarda çalışıyor.
Bu arada değerli bir milletvekilimiz fahri ABD vatandaşlığından vazgeçti. Bunu memnuniyetle karşılıyoruz. Ancak şu soru ortaya çıkıyor: neden şimdi ve neden bunu şimdiye kadar bilmiyorduk? Sonuçta ABD'nin ülkemize karşı önyargılı faaliyeti 30 yıldır sürüyor. Bölüm 907, Jackson-Venick değişikliği, Ermeni lobisi vb. Milletvekilimiz 90'lı yıllarda kendisine verilen fahri vatandaşlık unvanını korudu. Bu ilginç bir ihtimal. Amaç ne? İlgili makamlara sorulması gerektiğini düşünüyorum.
Ayrıca bazen birinin tutuklandığını, kabinesinden tonlarca dolar çıktığını görüyoruz. Bu da olumsuzdur. Gerçek bir vatansever manatla rüşvet almakla yükümlüdür.
Son olarak şairin bir dizesiyle yazıyı sonlandırıyorum:
"Gün gelir çark döner,
Gelir hesabınız o gün görünür.
Size şu soru soruluyor:
Beyler, bu ülkeye nasıl geldiniz?”