'Kurtuluş Savaşı'nda Batı Cephesi'nin İki Yanı'

‘Kurtuluş Savaşı’nda Batı Cephesi’nin İki Yanı’ kitabı eş zamanlı gerçekleri gözler önüne seriyor

'Kurtuluş Savaşı'nda Batı Cephesi'nin İki Yanı'
16 Nisan 2016 - 11:53

KİTAP
ERKUT TEZERDİ

Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından derlenen ‘Kurtuluş Savaşı’nda Batı Cephesi’nin İki Yanı’, Cevdet Çaldağ ile İbrahim Ethem Tuncel’in elyazması notlarından ve anılarından yola çıkılarak hazırlandı. Ailelerinden gerekli izinler alınarak kitap haline getirildi. Kurtuluş Savaşı yıllarında biri muharip gazi, diğeri mülki idareci. Bu benzersiz tanıklığın anlatıldığı kitap, Milli Mücadele yıllarında yaşanan sert, acımasız ama dokunaklı yaşanmışlıklara odaklanıyor. Okuyucuya yalın, acıtan gerçekler sunuluyor. Saldırılar tumturaktan uzak ve ani gelişiyor. Siyasi yaptırımlar da tamamen ele geçirmeye yönelik. Burada birinci anahtar kelimemiz baskı. İkincisi de asimile.

BASKININ BİNBİR TÜRLÜSÜ

Cevdet Çaldağ ve İbrahim Ethem Tuncel işte bu zaruri tenkitler, tehditler ve tecritleri anlatıyor. Neticede her iki ismin de anılarından o yıllarda düşman kuvvetlerince baskı ve zorbalığın binbir türlüsünün yapıldığı aktarılıyor. Yalnızca Batı Cephesi’nde değil, Milli Mücadele’nin genelinde bir kez daha bu toprakları kanlı bir hüznün çarşaf gibi sardığına tanık oluyoruz. Acı, memleketin genel atmosferine hakim olurken hegemonya arzusunun sınır tanımadığına şahit oluyoruz: “Terk etmiş olduğumuz mevzilere vardığımda şöyle bir manzarayla karşılaştım: Mensup bulunduğum taburun emir zabiti ile on erin orada gözlerinden süngülenmek suretiyle şehit edilmeleri bizleri son derece üzdü. Bunlar esir edildikten sonra süngülenmişler…” s-31

CEPHEDE VE GERİSİNDE

Birbirinden habersiz anılarını kaleme alan iki ismin yazdıkları Afyon’un Yunanlar tarafından işgal edildiği dönemden itibaren yan yana ilerliyor. Biri cephede çarpışarak yaşanan kasvetli ve tahripkar savaşı özetlerken diğeri bürokrasinin baskı altında hangi yollardan geçtiğini ve ‘kimlerin nelere’ zorlandığını anlatıyor. 1921’deki II. İnönü Muharebesi’nde Afyon’un Yunan işgaline uğradığı dönemden, Yunanlıların geri çekilişine dek ayrıntısıyla ele alıyor: “Düşman muharebede bulunduğum 32. Alay cephesinde küçük saldırılarla deneme yaptıysa da şiddetli mukabelemiz altında hiçbir ilerleme kaydedemedi. 10 Ocak 1921 günü akşamı zaferi ordumuz kazandı. Bu suretle sona eren Birinci İnönü Muharebesi, ilk askeri zaferi olarak memleketimizin kaderini tayin etmiş oldu.” s-27

16-04/16/1-1460761287.jpg

ELBİSELER İNGİLİZ KUMAŞINDAN

Kitabın ilerleyen sayfalarında Batı Cephesi’ndeki savaşların yalnızca Yunanlılarla değil birçok ülkeyle yapıldığının bilgisi paylaşılıyor. İbrahim Ethem Tuncel, şöyle diyor: “Top çekiş aksamının yüksek boylu İngiliz katarları olduğunu anladık. Yunan askerlerinin iki alayında da Efzunlar teşkil ediyordu... Askerin elbisesi tamamen İngiliz kumaşından yapılmıştı. Zabitler de Fransız cephesinde yeni ve İngiliz mamulatı elbise giymekteydiler. Silahları son sistem Fransız silahlarıydı. Sıhhıye teşkilatı da fena değilmiş. Fırka tabipleri de memleket hastanesinde bulunurlardı.” s-92

16-04/16/untitled-4.jpg

karar gaz

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum