Naci YENGİN

Naci YENGİN

Genel Yayın Yönetmeni
[email protected]

YUSUF ATILGAN

09 Ekim 2010 - 10:49

Yusuf Atılgan

Çok sevdiğim sözlerden birisidir İsmet Özel’in şu sözleri:

”İnsanlar bir dünyaya kulak kesildi mi öbürüne sağır.”

Öyleyiz elbette.            

Kimsenin bu söze itiraz etmesi mümkün değil. Tabularımız oluveriyor zaman içinde fikir ve ideoloji haline getirilen bazı saplantılarımız. Hâlbuki onlar değimi ki “zihinlerimize giydirilen deli gömlekleridir.” Onlardan kurtulmak yerine tam tersi ideolojilerin kölesi oluveriyor ve ideolojiler uğruna neler yaşanmıyor ki şu dünyada. 

İdeolojilerin kör karanlığından tam olarak kurtulduğumuzu söyleyemeyiz!

12 Eylül 1980 darbesinin topluma yararlı yönlerinden birisi de toplumsal kaynaşma ve ideolojilerin eteğindeki taşları dökerek sağlıklı tartışma zemini sağlamasıdır. Ancak bu durum bazı kesimlerde hala aşılabilmiş değil. Berlin duvarının yıkılması, Sovyet yönetiminin çökmesinin bir anlamı yok böyleleri için…

Tabular ve karşıt görüşlü olduğunu düşündüğümüz insanlar 1940’lı yıllardan günümüze aynı yerde duruyor. İdeolojinin saplantılarından kurtulamayanlar hala mağaralarında yaşamaya devam ediyor! Bu saplantılı durum halk arasında görüldüğü gibi üniversite ve aydın kesimlerde de görülebiliyor!

Tıpkı Yusuf Atılgan’a karşı ötekileştirme kampanyalarında olduğu gibi!

Bu ülkenin yetiştirdiği en özgün yazarların başında gelen Yusuf Atılgan her nedense bağrından çıktığı Manisa toprağında dahi kendini anlatamadı! Bölge insanının en kötü hasleti okumaması araştıramadan birilerinin sözlerinden hareket etmeyi maharet saymasıdır!  Yusuf Atılgan’ın Saruhan İlçesine bağlı Hacırahmanlı Kasabasında Komünist olarak tanındığı doğrudur. Ancak 1989’da ölümüyle bunun sona ermesi ve ideolojilerin dogmalarından sıyrılarak sahiplenilmesi gerekmez miydi?

            Yusuf Atılganın Hacırahmanlıdaki evinin kitapla dolu olduğunu ancak bu evin zaman içinde kitaplardan arındırılıp kiraya verildiğini bizzat evi gören ve evin tüm odalarının kitaplarla dolu olduğunu anlatırlar. Ancak gel gör ki bu kitaplardan eser yoktur artık!

Onu değerlendirme imkânı oldu mu?

Yok, öyle olmadı. Olamadı.

Hiçbir kurum ve kuruluşun aklına gelmedi Manisa ya da Saruhanlı’da Yusuf Atılgan Edebiyat Günleri düzenlemek! Herkes kendi dünyasından bakarak bir yerlere yerleştirdi onu. Hâlbuki artık yaşamıyordu o!

Yönetici ya da her ne konumda bulunuyorsanız Yusuf Atılgan sayesinde şehrinizi, çalışmalarınızı duyurma imkânına sahip olabilirdiniz! Anlamak mümkün değil Yusuf Atılgan gibi değerler adına etkinliklerin yapılmaması nedendir? Göz göre göre bu fırsatı niçin tepiyorsunuz…

Türkiye’nin böylesine önemli değerlerini neden ötekileştirme yoluna gidiyorsunuz?

Yusuf Atılgan Sanat ve Kültür Günleri adı altında birkaç gün devam edecek etkinlikler şehir adına hoş olmaz mıydı?

Metin ve senaryo yarışmaları,  sempozyumlar...yapılsa güzel olmaz mı Manisa’da?  

Yusuf Atılgan 8 Ekim 1989’da öldü. Manisa’nın çocuğuydu. Yazardı. Ödülleri vardı. Kimin umurunda!

İlk romanı Aylak Adam 1958 Yunus Nadi Roman yarışmasında ikici seçilmiş ve roman 1959’da Varlık Yayınları tarafından yayımlandı.

Lise okumak için Manisa’dan Balıkesir’e giden Atılgan burada İngilizce öğretmeni Behice Boran’dan ciddi oranda etkilenmiş ve dönemin toplumcu-sosyalist fikirlerinin tesirinde kalmıştır. Bu etki onun hayatı boyunca taşıyacağı bir unvan hatta köyünde “komünist” olarak anılmasını sağlayacaktır.

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde edebiyat öğretmeni Ahmet Hamdi Tanpınar’ın üç yıl öğrencisi olacak ve ancak fakültede Vedat Türkali’nin de içinde bulunduğu Türkiye Komünist Partisi fikirlerini benimseyecektir. Üniversitede en büyük şansının “üç yıl Tanpınar’ın öğrencisi olmak” olduğunu vurgulayan Atılgan bunun etkisini de roman üslubunun akıcılığında da göstermiş sayılır.

28 yaşında aylak bir adam olan C.yi anlatır Aylak Adam” romanında. C.nin aşkının, İstanbul’un ve ekonomik sıkıntıları olmayan aylak bir insanın anlatılmasıdır kısaca “Aylak Adam” romanı.

Anayurt Oteli ve Canistan adında romanlara da sahip olan Yusuf Atılgan adına Armağan ve araştırma yapılmış ender edebiyatçılar arasında halklı yerinin almıştır.

Yusuf Atılgan söyleyeceği sözleri söylemiş ve aramızdan ayrılmıştır. Bundan böyle Manisa ve Manisalılara düşen Yusuf Atılgan gibi ülkesine ve şehrine değer katan insanları bulup çıkarmak ve var olanların hatıralarını geleceğe taşımak olmalıdır.