Naci YENGİN

Naci YENGİN

Genel Yayın Yönetmeni
[email protected]

OKULLAR VE OBEZ GENÇLİK

24 Eylül 2011 - 21:06

Bir haftadır bir telaş ki sormayın…

         Bir hafta önce başlayan miniklerin telaşına bu hafta ilk ve orta öğrenime devam eden gençler eklendi.

         On altı milyon gencin bir anda hayatın içine girmesi, birçok yönden düşünülmesi gereken bir olgu.

         Bilmem var mıdır dünyanın başka hangi ülkesinde bir anda bu kadar genç aynı anda eğitime başlayan? Olsa bile çok sınırlı sayıda ülkede görülebilecek bu siyasi ve sosyolojik durum karşısında durup düşünmememiz gerek.

         Birçok ülkenin gelecek adına övünç duyacağı genç nüfus önü alınmadığı ve yanlış yönlendirildiğinde ülkenin başını ağrıtabilecek bir tehlikenin de habercisidir!

         Avrupa-ABD başta olmak üzere Avustralya gibi ülkelerde nüfus artış yavaş hatta durma noktasındaysa içinde bulunduğumuz dönemde genç nüfusun gelecek on yıllar içerisinde ülkenin en önemli potansiyel enerji kaynağı olduğunu söylemek hiç de abartılı olmamalıdır.

         Ancak durup düşünmek ve genç nüfusu olumlu yönde yönlendirecek palanlarla hareket etmek gerek.

         Terörün alt yapısını oluşturan insan da bilim alanında ses getirici çalışmalar yapanlar da genç nüfusun çoğunlukta olduğu gruptan geliyor! Bu iki çelişkili durumu çelişkiden kurtarabilecek yapısal köklü reformlara olan ihtiyaç bizim gibi ülkeler için her zaman en elzem konuların başında gelmelidir.

         2011–2012 eğitim öğretim yılının başlıyor olması birçok sıkıntıyı beraberinde getirecektir kuşkusuz. Ancak bu yıl ilk kez devreye girecek olan okullarda obeziteye karşı korunma programı mutlaka uygulanmalı ve bu konuda ödün verilmemelidir.

         ANKA’nın haberine göre ABD'nin en saygın kuruluşlarından Trust for America's Health organizasyonu tarafından açıklanan obezite raporuna göre, ABD  şişmanlamaya devam ediyor. Haberde her ne kadar ABD’nin içinde bulunduğu durum ortaya konuyorsa da “Obezite, Amerika Birleşik Devletleri'nde en ciddi sağlık sorunlarından biri. Kalp rahatsızlığı, felç ve diyabetin aralarında bulunduğu 30'dan fazla hastalığı tetikleyen obeziteden muzdarip olanların sayısı her yıl katlanarak artıyor.” Durum ABD ile sınırlı değil.

Bu rapor son yıllarda ülkemizi de etkilemeye ve bir on yıl sonra obezite konusunda hiç de ABD’den geri kalmayacağımızı hatırlatması bakımından önem arz ediyor!

Bu yıl tüm okullarda uygulamaya başlanacak olan obezite ile mücadele ve sağlıklı genç neslin yetiştirilmesi çalışmalarına uyulup uyulmayacağı, yetkililerin titizliğine ve yasanın arkasında durulup durulmayacağına bağlı.

Ancak bu konuda yine ABD’nin bir uygulamasını hatırlatmak isterim: “ 1980 yılından bu yana obezite üç kat daha arttı. Ülkede obezlerin sayısı arttıkça, sağlık faturaları da kabarıyor. Okul kantininden yiyeceklerini alan çocuklar, bu kameranın karşısına geçip, tepsilerindeki yiyeceklerin kalori miktarlarını bu cihazlar aracılığıyla kaydettiriyor. Yemekler yendikten sonra kalanlar da, aynı kamera tarafından kayıt altına alınıyor.

Akıllı kameraların bağlı olduğu bilgisayarlardaki yazılım programı ise aradaki farka bakarak çocuğun günlük kaç kalori aldığını hesaplıyor. Çocukların yiyecek tercihleri ve yeme alışkanlıkları konusunda bilgi veren bu kayıtlar, ailelerle de paylaşılıyor.”

Türkiye’de yeni uygulamaya konulan obeziteye karşı çalışmanın ilk ayağını okullar oluşturuyor. Ancak okul kantin çalışanlarının bu konuda ne derece bilgilendirildiği-bilinçlendirildiği meçhul…

Okullar açılırken yaşanan tatlı telaşlarımız gelecek nesillerin hayatını karatmadan sağlıktan eğitime bir bütün olarak düşünmenin tam zamanıdır. İnsana yapılan yatırım geleceğe olan en önemli yatırımdır” bilinciyle hareket etmenin tam zamanıdır!...